22
2012
Galatasaray sezonun en kötü futbolunu oynamış olabilir. Galibiyeti hak edecek hiç bir hamlede bulunmamış da olabilir. 1 puan bu maç için başarı da sayılabilir. Ama bunların hiçbiri, "düşene bir tekme de ben vurayım" mantığıyla hakemlerin zorlu fiziksel şartlarla beraber Galatasaray'a köstek olmasına sebep değil.
Cüneyt Çakır tartışmasız bu ülkenin en iyi hakemi. Hatta 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda maç yönetmeye layık görülecek kadar iyi. Peki bugün yönettiği maç, kendi kalitesine hiç yakıştı mı?
Hakemlerin ve oyuncuların maç öncesinde ısınmaya çıktığı esnada, Eskişehir tribünleri hakem Cüneyt Çakır'ı, "Türkiye seninle gurur duyuyor" tezahüratıyla pohpohladı. Böyle uluslararası arenalarda defalarca maç yönetmiş bir hakemin bu iltifatlardan etkilenerek maç yöneteciğini aklıma hiç getirmemiştim doğrusu.
Maç boyunca Cüneyt Çakır, tüm karar haklarını Eskişehirspor lehine kullandı. Galatasaraylı oyunculara, Galatasaray yarı sahasında yapılan faullere sesini çıkartmadı ve bu atakların hepsi Galatasaray kalesinde tehlike yarattı.Hele ikinci yarıda Melo'nun sol bekte, iki kişi tarafında "Künde"ye yatırılıp faul çalınmayan bir pozisyon var ki evlere şenlik.
Sorarım size Alper Potuk'un bu maçı sarı kartla bitirmesi normal şartlarda mümkün müydü? Selçuk'a yaptığı faul zaten direkt kırmızı kartı gerektiren bir pozisyondu. Ayrıca Kazım sağ bekteyken, Kazım'a yaptığı bir faul var ki, hakemin lütfedip faul çalmasına utanmadan "Hocam topa ya, ne faulü" diyebilmesi gerçekten çok manidar.
Aykut Kocaman "Ne ekersen onu biçersin" atasözünü kendine düstur edinmiş bir teknik direktör. Geçen sene ligin ilk yarısında, Trabzonspor'un penaltılarını hedef göstererek hakemler üstünde hegomonya kuran Kocaman, bu sene 17 haftalık turnenin ilk perdesini " İnce ince Yasemince" oyunuyla açtı ve görülüyor ki oyun kapalı gişe oynuyor. Tüm hakemler sezonluk kombine almışlar.
Lütfen kimse Mazlum'un yanında olmaya çalışmasın, Aykut Kocaman'ın dediği gibi artık güç dengesi değişti...