Yönetimimiz vizyonsuz yetersiz ve son derece futbol cahilliğini gözler önüne sergilendiği bir kulübüz hem fikiriz sanırım. Yetersizliklerini saymaya kalksak sayfalara sığmaması bir yana bildiğimiz hususları kapsadığından gereksiz olacaktır.

Kulüp olarak aşırı borçlanma mali tablo malumunuz. Şu anda en azından bir dengeye oturtulmaya çalışılıyor. O yüzden harcamalarımız kısıtlı gelirlerimiz ise artmak zorunda. Peki nasıl?

En yüksek gelir kaleminiz futbol ise ve harcamalarınız kısıtlı ise bu şu anlama gelir kötü futbolcu alıp kötü oynamak değil aksine sadece hata payınızın minumuma indirmek söz konusudur. Ucuz mal alacak kadar zengin değilim felsefesi zaten malumunuz.

Başarılı olmak zorundasınız ve hata payınızı düşürmek zorundasınız. Kısa vadede Futbolda başarılı olmanın ilk kuralı iyi bir teknik ekiptir bütün kadro yapılanmasını planlamayı oyuncu seçimini oyuncu gelişimini antrenman ve maç performansını bu ekip belirler. Milyonlarca dolar euro verdiğiniz gereksiz futbolcular değil.

Peki bu husus kilit rol oynarken hata payınızın çok düşük olması gerekirken bu teknik ekibin başında oyunu okuyamayan oyuncu diyaloğu performansı konularında sıfır olan hiçbir başarısı görülmemiş geldiğinden bu yana takımda en ufak iyiye giden bir emare göstermeyen tudor var. Şaka gibi. Ligin en çok koşan takımını kurmuş atletizmin başına verin o zaman çünkü o takım ligde son sıralarda.

Takım olmak önemlidir iyi oyuncuya sahip olmak değil. Bu çerçevede bütün bu takımı yaratacak olansa hocadır. Bu takımı planlayacak kuracak geliştirecek hazırlayacak ve sunacak hocadır. Bu hocanın tudor olabileceği ihtimali ne kadar gerçekçi?

Tuchel lucescu vs. gibi kendilerini kanıtlamış en azından tudordan daha fazla riske girilmeye değecek hocalar varken ve imkanlar bu kadar kısıtlıyken nasıl bir zihniyet tudorla devam edebilir?

Kötü bir aşçının eline dünyanın en iyi malzemelerini de verseniz o yemek kötü olacaktır. İyi bir aşçının elinde sıradan malzemeler bile enfes bir yemek halini alabilir. İyi bir aşçı bulmak gerek çok geç olmadan.