Uzun zaman sonra ruhumuzu okşayan, bize “ne mutlu ki Galatasaraylıyım” dedirten kararı alabilen ve “ligden çekilirim, havuzdan çıkarım, paf takımla çıkarım…” gibi geçmişte tutamayacakları boş söylemlerde bulunup, daha bildirilerinin mürekkebi kurumadan dansöz karılar gibi kıvırıveren birilerine bir kararın nasıl alınacağı ve nasıl uygulanabileceğinin uygulamalı dersini veren yönetimimizi candan kutluyorum…

Ben oldum olası bu tarz “sahaya çıkmıyorum, ligden çekiliyorum….. vs.” tehdit içeren söylemlere hem karşıyımdır hem de nefret ederim, ancaaaaakkkk, burada durum o kadar farklı ki; düşünün ki basketbol play off finali oynuyorsunuz, ilk 2 maç deplasmanda, ilk maçı kötü oynayarak kaybetmişsiniz, ama 2. maçta oldukça iyi oynayıp kazanacağınız sırada bir hakem müsveddesi çıkıyor aldığınız maçı rakibe hediye ediyor. “Ne var bunda, hakem hatası her maç oluyor” diyenler için; böyle serilerde şampiyon olmak istiyorsan seriyi kırmak zorundasın, bu da her zaman olabilecek bir şey değil, bu şansı yakalamışsın, iyi de oynuyorsun, ama tak diye gelip elinden o maçı alıyorlar, neyse derken 3. maçı kendi sahanda alıyorsun, sonra diğer maçı da alıp seriyi 2-2 ye getiriyorsun, senden beklemedikleri bir durum olduğu için bazılarının hesabı şaşıyor ve tedirginlik duymaya başlıyorlar, öyle ya, “tarihinin en büyük bütçesi ile ÜLKER gibi bir kurumu da yanına alarak yatırım yapmışsın, ama avrupada rezil olmuşsun, kupada zaten olmamışsın, elinde kala kala lig kalmış, üstelik o yıl senin 1/5 bütçenle Avrupada top 8 e kalmış, ligde de seriyi 2-2’ye getirmiş rakibin seride kontrolü eline almış” gerçeğiyle 4. maç biteli 24 saat geçmeden hooop 2 maç seyircisiz cezası, ki cezanın detayları da başlı başına tartışma konusu zaten.

Burada anlaşılmayan şey  bize neden ceza verildiği değil; olabilir, küfür edilmiştir, sahaya yabancı madde atılmıştır, zaten seyircisiz cezası verilecek eylemler oluştuysa saha kapanır, gayet doğal bir netice. Ancak burada sıkıntı şu ki; seriyi tekrar fb lehine 3-2 ye getiren 5. Maçta yaşanan ve kesinlikle seyircisiz oynama cezası alınması gereken saha olaylarının cezasının verilmesi için bilinçli olarak 3 gün sonra seyircisiz oynanacak olan 6. maçın bitişi beklendi. Hesap şuydu; nasılsa seyircisiz oynanacak maçta fb maçı alır, şampiyon olur, biz de 5. Maç olayları için 1-2 maç ceza veririz, fb zaten zafer sarhoşu anlamaz, GS nin de gazını alırız “bakın onlara da verdik” diyerek. Ama hesap tutmadı, hesabı bozan yine GS li oyuncular oldu, yüksek bütçeli rakibini “rahat” bir oyunla devirip seriyi 3-3’e getirerek yağlı çubuğa TBF yi oturttular. Ve merakla beklemeye başladı GS camiası TBF’nin fb ye seyircisiz oynama cezası  vermeye bir yerleri yiyecek mi yemeyecek mi diye, ama çoğunluğun beklediği gibi yemedi. Ve haklı olarak olaylar üst üste gelince sahaya çıkmama kararı alınması elzem oldu.

Özetle;

· 4. Maçtan sonra GS için seyircisiz cezasının 24 saat geçmeden alınması, ancak 5. Maçtan sonra fb nin cezası için 6. Maçın neticesinin beklenmesi

· 6. Maçta 12.000 kişilik ipekçiye 5.000 taraftar alınacağının söylenmesi, çocuksuz kadın taraftarın maça giremeyeceği, otopark kullanımının yasak olması (toplu taşıma zorunluluğu)…. (adeta kimsenin gel(e)memesi için manidar yasakların konması

· 5. Maçta edilen ana-avrat küfürler, taraftarın hakeme değecek kadar iç içe olması, maç sonu Ataman a tükürmeler, yedek benchinin muhafazasının kırılması, sahaya atılan birçok yabancı maddeler,

· 4. Maçtan sonra ortalığı yangın yerine çeviren şikeciliği tescilli olup ne hikmetse halen elini kolunu sallaya sallaya ortalıkta cirit attığı yetmiyormuş gibi bir de sağa sola gider yapmaya devam eden Aziz Yıldırım ve yancısı MUsluya  ağzını açamayan TBF nin GS nin sahaya çıkmama kararından hemen sonra, adeta yemeyip-içmeyip resmi sitesinden , adeta fb’nin avukatıymışcasına açıklama yayınlaması,

· GS camiasını geçtim, senin seçtiğin milli takım hocana o kıt akıllarıyla ironi yaparak bilinçli şekilde “engin ataman” denmesi (zaten errrrrrrrrrrrgin demekten de aciz ya, o da ayrı konu)

· Başka hakem yokmuş gibi son maça tapelerde adı geçen “Ankaralı” bir hakemin maça atanması……

………….vs gibi birçok sebepten mütevellit GS yönetiminin aldığı kararı sonuna kadar haklı buluyorum. Kimse GS dan bu çirkin oyunun figüranı olmasını bekleyemez. Bu kokuşmuş düzen değişmedikçe bu tür kararların alınması kaçınılmazdır. Özür dilenmesi gereken tek mercii tüm sene boyunca emek verip şampiyonluğu sonuna kadar hak eden oyunculardır. Ancak onlar da bu konuda yönetime hak vereceklerdir.

Adaleti sağlayamayan ve korkudan karar almaktan aciz bu idareci zihniyetin sonu elbet gelecektir. 17 Haziran da alınan karar bu sürecin başlangıcıdır. Artık yeni bir dönem başlamıştır. Camianın kendi içinde birbirini yemesine artık bir dur denmeli, içeride-dışarıda bütün düşmanlara karşı birlik içinde hareket edilmelidir. Bu camianın ne denli güçlü olduğu artık dosta düşmana gösterilmelidir. Ayrıca yönetimden son ricam; lütfen şu şike süreci unutturulmasın, ısrarla üzerine gidilsin. Belli ki içeride herhangi bir tasarrufta bulunulmayacak, yine ne gelirse UEFA ve FIFA kanalıyla olacak, lütfen sayın yönetim, bu işin peşi bırakılmasın, bu şikecilere aman verilmesin bundan sonra…