23
2012
Sevgili Galatasaray’lılar maç sonunda Fatih Hoca’nında dediği gibi yenemiyorsan yenilmemenin güzel sayılabileceği bir maçı geride bıraktık.Eskişehir deplasmanından hele de böylesine kötü bir futbolla berabere ayrılmak 2 puan kaybetmekten ziyade 1 puan kazanmaktır.
Eğer maçın Galatasaray açısından özeti neydi diye sorulsa Baros ve Eboue’nin takım için ne kadar önemli ve mevcut kadroda ne denli yeri doldurulamaz oyuncular olduğunun açık seçik göründüğü bir maçtı derim.
Es-Es deplasmanında ortaya koyduğumuz kötü futbolun değerlendirilmesine geçecek olursak;
Son 4 lig maçında 17 gol atan Galatasaray geçtiğimiz hafta hücum hattından önemli bir oyuncusunu kaybetmiş te olsa, bu maç için yerine oynayacak birini bulamayıp maç boyu doğru dürüst bir atak geliştirememiştir ve bence sorgulanması gereken budur. Bunda sahaya dizilişimizin(4-5-1) yanlışlığının yanı sıra golcü oyuncumuz Milan Baros’un eksikliğinin de büyük rolü olduğunu düşünmeme rağmen oynayan oyuncularımızın bireysel performanslarının son derece kötü olmasının da maçın skoruna doğrudan etki ettiği kanaatindeyim.
Biri Emre'ye aman dikkat et buzlu zeminde riske girme demişti sanki. Sahada varlığı-yokluğu belli bile değildi.Tek bir olumlu hareketi bile olmadan maçı tamamladı. Eğer gerçekleşirse Shaqiri’nin transferi çok yerinde olacak.
Melo çok çalıştı ve ikili mücadelelerde gözü pek mücadelesiyle dağ bi olduğunu hissettirdi.Ama öyle kritik anlarda öylesine pas hataları yapıyor ki başımıza iş açabilir.
Eskişehir maç boyunca Sabri ve Kazım’ın kanadından ataklar geliştirdi.Bu maçta gol yemediysek Ujfalisi-Semih ve özellikle Muslera’nın üst düzey konsantrasyonları sayesindedir diye düşünüyorum. Özellikle son yarım saatte Sabri-Yiğit değişikliğiyle Kazım’ın sağ bekte denenmesi ve bunda ısrar edilmesi bence hiç doğru değildi. Eskişehir Kazım’ın olduğu bölgeyi çok etkili kullandı. Baros’un yokluğu kadar Eboue’nin Afrika Uluslar Kupası’nda oluşuda çok büyük bir handikaptı bizim için.
Elmander ilk yarı boyunca ileride top tutmaya çalıştıysada yanında Baros’un yerine oynayacak bir oyuncu bulunmadığından bol pas hatası ile kötü bir görüntü çizdi. Bunda Elmander’in kusuru yoktu bana kalırsa. 4-5-1 sisteminde hem yaratıcı kanat oyuncuları vehemde bitirici santraforunuz olmalıdır akis takdirde başarısızlık kaçınılmazdır. Sağ açıkta senede 1-2 maçta iyi performans gösteren Kazım, sol açıkta fizik kapasitesi (özellikle bu maçta görüldü ki) soru işareti olan Emre Çolak ile oynuyorken forvette Drogba gibi bir forvet olsada sonuç değişir miydi bilemiyorum .
Bundan sonraki süreçte ligin sonuna doğru sakatlıkların artmasınında etkisi ile kadro derinliği olan takımların yarışta bir adım öne geçeceği muhakkaktır. Bir an önce hücüm bölgesinde üretkenlik yaratacak ve skora katkı yapabilecek oyuncu ya da oyuncular transfer etmemiz ve yarışa dolu dizgin devam edebilmemiz umuduyla, tüm Webaslan üyelerine saygılarımı sunarım.
Yoldaş MUTLU