Makale Yaz
Bu haberi yazdır
MEDYA KİME VE NEDEN DAYAK ATAR
 Kas
15
 2017

Merhabalar olsun sarıya ve kırmızıya,

      Bizim ülkemizde bir spor medyası var ki… Yaptıkları eyyamcılık, sahtecilik, yalancılık; kendi kabuklarını bile çatlatır oldu. Yalanlarını nereye sığdıracaklarını bilemez oldular. Kendilerinin de mideleri bulanıyor da kendi kusmuklarında boğulmak var diye kusamıyorlar… Teknik direktörlerle yöneticiler arasında geçeni, hocalarla futbolcular arasında yaşananları hatta futbolcuların ve hocaların akıllarından geçeni dahi bilecek(!) seviyeye geldiler. Medyumluğu dahi aştılar. Öyle haberler yapıyorlar ki okuyunca ve inanacak olsam, bu bilgilere ulaştılarsa eğer başta Cenk Ergün ve tüm teknik kadro ve bazı yöneticilerin, derhal işi bırakması lazım diyesim geliyor. (Diğer takımlara da yapıyorlar) Ama o kadar fırıldak yazıyorlar ki ses çıkaramıyorsunuz maalesef.  İfadelere bakarsanız: “ Söylediği bildirildi, bazı yöneticilerden duyuldu, böyle düşündüğü dile getiriliyor…….” Çakallığa bak… Kim söyledi, ne zaman, hangi yönetici, kime söylemiş…söylesinler ya hu. Aaaaaa, haber kaynaklarını söyleyemezler. Aşk olsun bize… Bu kısmı zaten siz de biliyorsunuz ve eminim ki bana “malumun ilanını yapma be kardeşim” diyorsunuz. Fakat işin başka bir boyutu var. O da: Medya kimi, neden döver?

      Medyanın asıl amacı üzüm yemek değil kesinlikle. Güçlüye “ben de varım” ya da güçsüze “fazla palazlanma” demek de değil medyanın amacı. Maksat birilerini düzeltmek falan da değil. Ülke sporuna katkı yapmak zaten işlerine gelmez. Çünkü bu, günümüz medyasının mantığına ters. Sorunun olmadığı yerde medya ne işe yarar ki. Bunlar, azaptan, kaostan, trajedilerden beslenirler. Bu saydıklarım olmasa yazacak haber bulamazlar. 16 sayfalık bir gazetenin 10 sayfasına nasıl reklam alabilecekler ki. Ya da televizyondaki o kadar sponsoru nereden bulacaklar.

      Birçok oyuncuya ve teknik adama “bu kadar parayı hak etmiyorlar” derken kendileri acaba o koltuğu hak ediyorlar mı diye düşünmezler. Bakmayın, onlar da iyi para kazanıyorlar. Her ay bir spor araba alamasalar da her yıl bir tane alırlar dert etmeyin. Fakat hiç düşünmezler: Acaba benim spor yazarı veya eleştirmeni olabilecek bilgim var mı, diye. Birkaçı dışında teknik analiz yapabilen yok. Maçtan önce öngörülerde bulunmayı bırak maçlardan sonra dişe dokunur iki kelam edebilen yok. Klişe laflar: “Takım boyu uzun, bloklar açık, takım yalancı pres yapıyor, adam markajı yok, futbolcular çalışmıyor, bunların götü kalmış, bunların ruhu yok, formanın hakkını vereceksin ulan…bla bla bla..” Desek ki “bunları biz de görüyoruz da neden böyle?” diyecekleri de hazır: “O da yöneticilerin ve teknik direktörün işi” Eeeee, hani siz adamların akıllarından geçeni dahi biliyordunuz, ne oldu? Vallahi yok, Allah çarpsın yok, içerinde zerre kalite yok. Bırakın sorunları ballandıra ballandıra anlatsınlar. Diyeceksiniz ki “ Mesela bu aralar – Allah nazardan korusun- cimbomuz iyi ve adamlar övmeyi de biliyor… “ Değil güzel kardeşim, değil… Öbür tarafta ellerinde malzeme var, şimdilik bizi malzeme yapmaya ihtiyaçları yok da ondan… Yani hadi beceremiyorlarsa bile futbolcular sahada antrenmanda iyi kötü formalarını terletiyor da EEEEYYYY BÜYÜK(!) SPOR YAZARIM… PEKİ SEN OTURDUĞUN O KOLTUKTA NERENİ TERLETİYORSUN?

      Tamam da o zaman medya kime, neden dayak atar? Medya, kim haber değeri taşıyorsa ona dayak atar. Kime dayak attığında milyonlar onu izleyecekse ona dayak atar. Kim, kendilerine karşılık verebilecekse ona dayak atar. Onlarla kavga etmeye cüret edebileceklere dayak atar. Çünkü karşılık veren olmazsa olay büyümez, kaos oluşmaz, malzeme çabuk tükenir. Bakmayın efendi edebiyatı yaptıklarına.. “Yok efendim, şu çocuk çok efendiymiş, ona sesleri çıkıyor muymuş” Hadi oradan.  Haber değeri taşımıyor da ondan sesinizi ziyan etmiyorsunuz. Medya bir programında vururken diğer programında sırtını sıvazlayacağı adama dayak atar. Bu ikiyüzlülüğünü bilen ve iyice kuduran sonrasında karşılık veren adamlara dayak atar. Bir ara Fransız basını “Paris Hilton haberleri” yapmama kararı almıştı, az kalsın dergiler batıyordu, uygulama 1 hafta sürebildi.” Bizim basının da koca tarafları yiyorsa ….. adlı oyuncunun ya da hocanın haberini yapmama kararı alsalar ya. Bir insana asıl ceza budur. Umursamamak, hiçe saymak… Bundan büyük ceza mı olur. Ama yemez… Sonra ne yazacaklar… Yani arkadaşlar bakmayın medyanın birilerine sopa gösterdiğine, o sopaların hepsi ısırgan otundan. Tek amaç kaşındırmak….

      Peki bu yazının amacı ne: Lütfen bizim spor medyasının yalanlarına kanmayın. Doğruyu kendiniz bulmaya çalışın. Emin olun dövdükleri adamlar %90 suçsuz. Evet ciddi paralar kazanıyorlar ve hakkını veremiyorlar ama bu onların suçu değil. Kapitalist düzenin genel sorunu bu. Pablo Escobarlar, Karaparacılar, Rus, Arap ve Çinli milyarderler bu işin suyunu çıkardı. En iyi topçunun bile yaptığı iş, milyon dolar etmez, fakat bu onların suçu değil. Para dünyası bunu böyle istiyor.  Bizim futbolumuza gelirsek sorun oyuncu sorunu değil. Biz tarihin hiçbir döneminde Avrupayı futbol olarak yakalayamadık. Ne zaman ki adamlar bocalama evresinde oldular, şansımız yaver giderse yaklaşır olduk. Tek başarımız bu. Sorun sistem ve medya sorunu.( Yazı uzadı yoksa bu sorunu açardım.) Hülasa, Ben, bu medyanın %10 hata için dövdüğü adamlara hem de bu medyanın ne kadar samimiyetsiz ve yalancı olduğunu bildiğim halde destek veremem. Onlarla beraber bu adamlara sövemem.

Saygılarımla, Yasin





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...