19
2017
Dünkü derbi Galatasaray’ın Beşiktaş maçından sonra çıktığı en önemli sınavıydı. Geçen hafta, rakibin Trabzonspor gibi rakiplerden zayıf olması Tudor’un sistemini daha rahat uygulaması için bir fırsattı. Geçen haftaya göre sistemde değişiklik yoktu fakat defanstaki oyuncuların değişmesi oyun kurmayı zorlaştırdı Galatasaray için. Gençlerbirliği maçında topu hücuma taşıyabilecek kişiler, Hakan(sakatlanınca Carole) ve Chedjou oynarken bu sefer onların yerinde Semih ve Carole oynadı. Semih topu oyuna sokabilecek bir oyuncu değilken Chedjou ileriye isabetli paslar atabilen, orta sahada boş alana çıkan arkadaşlarını topla buluşturabilen biri. Bu yüzden Carole yalnız kaldı. Sneijder kendini gerilere kadar gelip top almak zorunda hissetti. Geçen hafta Josue bu kadar geriye gelmeyip orta sahaya yardım ederek rakipten kapılan topların verimli kullanımında rol almıştı. Sneijder’ın bu role soyunması hücumdaki hızlı ve olumlu pas varyasyonlarını etkiledi. Bunda Trabzon’un yaptığı baskının da etkisi vardı. Bunun üzerine Bruma da gününde olmayınca Galatasaray için mağlubiyet kaçınılmaz oldu. İlk golde Castillo’yu boş bırakmanın cezasını gol ile ödedi Galatasaray. Castillo gibi tehlikeli bir oyuncu neden boş bırakılır? Galatasaray kalesinde (Yusuf’un direkten dönen topu hariç) önemli bir pozisyon yakalayamayan Trabzonspor bu hatayı affetmedi. Üst düzey maçlarda gol pozisyonları az bulunur ve bu pozisyonların, duran topların verimli kullanılması gerekir. Napoli-Real Madrid maçını hatırlayalım. Real Madrid maçın ilk yarısında pozisyon bulamazken ikinci yarıda iki kornerini golle sonuçlandırıp maçı çevirmişti. Trabzonspor diğer kornerler ve duran toplarda tehlike oluşmazken bu kornerde boşa çıkan oyuncusunu top ile buluşturmayı akıl etti ve maçın seyrini değiştirdi. İkinci yarıdan Galatasaray adına umutluydum. Genelde takımda hareketlenmeler gol yedikten sonra başlıyor. Fakat hataları değerlendirmesini iyi bildi Trabzonspor. Sağ kanatta Olcay’ın topu kapması ve boştaki Yusuf’u görmesiyle durum 2-0’a geldi. Yusuf’a boş alan bırakılmasının nedenleri sorgulanmalı. Defanstaki oyuncuların sürekli değişmesi iletişim bozukluğuna, birbirlerini anlamamalarına ve bu da kademe hatalarına sebep oluyor. Mecburen geri üçlünün sağında oynatılan, gerçekte sağ bek olan Cavanda adapte olamadı verilen göreve. Sneijder’in yerine oyuna giren Josue, Sneijder kadar gerilere gelmedi. Podolski orta sahaya gelip top almaya başladı. Ve Trabzonspor on kişi kalınca takımda kıpırdanmalar başladı. Galatasaray’ın oyunun sonuna kadar savaşacağını geçen haftaki galibiyetlerden dolayı biliyorduk. Takım pozisyon da buldu ama oyuncu bencillikleri ve Sinan’ın şansızlığıyla golü bulamadılar. Defanstaki sakatlıkların iyileşmesiyle daha iyi oynayacaktır Galatasaray. Şimdiden gelecek sezon için transfer çalışmaları, oyuncu arayışları başlamalı ve defanstan topu oyuna sokabilecek kişiler kadroya katılmalıdır. Sezon başı çalışmalarla Tudor ‘un sistemi pekişecek ve oyuncuların kondisyonlarında artış görülecektir.
Not: Sneijder’in Inter Şampiyonlar Ligi’ni kazandığı sezondaki performansını hatırlıyorum. Aynı rolde, Diego Milito’yu besliyordu Eto’o ile birlikte. Çok koşuyor, önde baskı yapıyor ve hiç durmuyordu. Tudor ile eski günlerine dönmesini umuyorum.