31
2012
Yayına başladığında çok sevinmiştim. Türkiye'nin böyle bir kanala ihtiyacı vardı. 24 saat sporla ilgili yayın yapması, gerçekleşen transferleri anında öğrenebilmemiz, saat başı haberleriyle takımlarımızla ilgili gelişmeleri takip edebilmemiz açısından bu alandaki önemli bir açlığı gidermiş oluyordu. Ama artık bu kanaldan soğumaya başladım. Nedenini açıklayayım.
Ntvspor tarafsızlığını kaybetmeye başlamıştır. Kanalın bu yöndeki değişimi şike sürecinden bu yana bariz şekilde ortaya çıkmaya başlamıştır. Hiçbir programında şikenin doğru dürüst tartışıldığını görmedim. Kadrolu elemanları Rıdvan Dilmen'in her fırsatta etrafındakilere “şike konuşmaktan bıkmadınız mı?” sorusunu yöneltmesi hem kendisinin hem de Fenerli patronu Ferit Şahenk'in bir projesi olduğu gayet açık.
Boşuna kendisine “şeytan” dememişler. Şeytanlığının gereğini mükemmel bir şekilde yerine getiriyor. Bu adamın artık yüzünü dahi görmeye dayanamıyorum. En son Beşiktaş derbisindeki takımımızla ilgili yorumlarını izleyince iyice çileden çıktım. Mücadele etmeden 1 puan aldı diyor. Herhalde maçın ilk yarısını izlemedi. Sözüm ona etmediğimiz mücadeleyle Beşiktaş deplasmanında 3 defa geriye düşüp 3 defa beraberliği yakalayabilen bir takımız biz sevgili Rıdvan. Galatasarayı eleştirmek için fırsat kolluyorsun. Bir de dikkat edin Fener'in puan kaybettiği maçlardan sonraki programlarda inanılmaz sinirli oluyor. Hani nerde tarafsız yorumculuk, nerde objektif bakış açısı?
Dikkatimi çeken konulardan birisi de bu ntvspordaki yorumcuların çoğu Fenerbahçeli.
Rıdvan Dilmen (yoruma gerek yok)
Mehmet Demirkol (hayatımda tanıdığım en tarafsız fenerli yorumcu,hakkını yemeyeyim),
Ntvspora yeni katılan Önder Özen (Fenerbahçe'de 5-6 yıl çalışmış antrenördür kendisi),
İbrahim Kutluay (basketbolla ilgili programlarda),
Daha önceki yıllarda Mustafa Doğan vardı eski Fenerbahçeli futbolcu,
Metin Tekin, Güntekin Onay ve hatta Ercan Taner Beşiktaş cephesinden,
Yine daha önce geceleri spor servisini sunan Ersin Düzen de Fenerbahçeli...
Galatasaraylı kimse gelmiyor aklıma. Sadece 2-3 yıl önce birkaç defa Hakan Ünsal'ı gördüm o kadar. Ligin son maçlarına doğru misafir olarak katılmıştı yanlış hatırlamıyorsam. Bunun dışında aklına gelen arkadaşlar varsa yorumlara yazsınlar. Sonuç itibariyle baktığımızda Galatasaraylı kimseyi göremiyorum bu kanalda.
Aziz Yıldırım'ı davet edip program da yaptılar. Ama bir Galatasaray başkanını davet ettiklerini hatırlamıyorum. Yine söylüyorum hatırlayan varsa yoruma yazsın. Ben yanlış biliyor da olabilirim ama sanmıyorum.
Bu yazıyı yazmamdaki bardağı taşıran sebepse dünkü şampiyonlar ligi çekiliş programıydı. Dünkü programa kadar Galatasarayımızı hiç konuşmadılar. Fenerin Moskova maçını konuşmak için saatlerce program yaptılar. Sanırsınız Galatasaray Avrupa'ya gitmiyor.
Şampiyonlar ligi çekilişi saat 19.00'da yapılırken malum kanal yayınına 18.45'te başlıyor. Ama bugün Uefa çekilişi saat 14.00'dayken yayına 13.15'te başlıyorlar. Neden? Çünkü Fenerbahçe'nin çekilişi de ondan. Farkı görebildiniz mi sevgili dostlar? Herhalde Uefa maçları daha önemli olsa gerek. Galatasaray için 15 dk, Fener için 45 dk daha önce yayına başlıyorlar.
Beni rahatsız eden bir ayrıntı da çekiliş esnasında Ujfalusi'nin ciddi şekilde sakatlandığı haberini vermeleri. Böylesine önemli bir çekilişte hangi gruba düşeceğini merak eden takımın taraftarlarına tam heyecanlı yerinde defansı için çok önemli bir futbolcusunun çok ciddi sakatlandığı haberini vererek onları üzmeye hakkı var mı bu spor kanalının? Çekilişten sonra verseydi olmaz mıydı? Gruplar oluştuktan sonra verse ne olacaktı üzülmeyecek miydik diyecek arkadaşlarımız olabilir, doğrudur yine üzülecektik ama her şeyin bir yeri ve zamanı var. Millet “acaba hangi devin bulunduğu gruba düşeceğiz” diye beklerken böylesine kötü bir haberi hemen araya sıkıştırmalarını ben art niyetli olarak görüyorum. “Alın size şampiyonlar ligi” der gibi bu sakatlık haberini vermeleri çok düşündürücü. Bu haberi duyan taraftar hangi gruba düştüğümüze mi baksın, defansın bel kemiğinin kırıldığına mı yansın? Bu haberle beraber çok “moralli” izledik kuraları. Acaba aynı şey şikebahçenin başına gelse yine yaparlar mıydı?
Çok mu duygusal davranıyorum bilmiyorum ama bence tarafsız değiller. Bu konuyu burada kapatırken bir iki cümle de şampiyonlar ligindeki rakiplerimiz için edelim.
Manchester United eski gücünde değil, Braga'yı Beşiktaş bile eledi. Rumen takımı sadece kendi evinde zorlayıcı olabilir. Mütevazi olmaya gerek yok. Manchester United hariç diğer iki takım bizim dengimiz değil. Biz daha iyi takımız. Bu gruptan 1. ya da 2. olarak gruptan çıkacağız. Bu hem taraftar gözüyle yaptığım yorum hem de objektif olarak bakıldığında yapılabilecek bir yorum. Umarım imparatorla yine bir tarih yazarız.
Bu arada Fenerbahçe'nin kalıplı kalecisi Volkan Demirel Uefa kupasına talip olduklarını söyledi. Bunlar Uefa kupasını almayı basit bir şey sanıyorlar herhalde. Aziz başkanınız gücü yetiyorsa aldırsın size. Ha aldıramadı mı o zaman bizim müzemizi gezmenizi tavsiye ederim. Aç tavuk kendini darı ambarında sanırmış. Üzgünüm(!) ama çeyrek finali bile göremeyeceksiniz.