14
2012
Bir takım düşünün:2 sene öncesinde "ruhsuzluğun" kol gezdiği,galibiyet aldığında bile tatmin etmeyen,Anadolu kulüplerinin bile korkmadığı...Her maçta taraftarınca ıslıklanan,"Sami Yen hakkını size helal etmiyor" tezahuratlarına maruz kalan (ki sanırım bir futbolcu için küfürden beterdir) oyunculara sahip olan...106 yıllık tarihinde ilk kez başkanı ibraz edilmiş...Bir de geçen seneyi düşünün...10 tane yeni transfer,takımın yarısından çoğu gönderilmiş...Takım için olağanüstü hal ilan edilmiş...Galatasaray camiasının en zor günündeki kurtarıcısı İmparator Fatih Terim takımın başında.İlk kez sezonun tamamını yeni mabedimizde 52.000 kişiyle oynayacak olan.Rakiplerimiz "şike" davasından büyük yara almış,ancak Galatasaray adına yakışır bir şekilde hiçbir davada adı dahil geçmeden alnının akıyla bu süreci yara almadan geçirmiş...
Galatasaray,sezonun ilk haftasında İBB'ye karşı yenilmiş,ancak sonrasında Fatih Terim stili takım ruhunu kazanmış,devamını da sezon boyunca ezeli rakiplerinin hepsini üstün bir futbolla hem normal sezonda hem de Play-Off adı verilen 3.sınıf lig uygulamasını"ŞAMPİYON" olarak bitirmiştir.
Asıl süreç,bundan sonra başlayacaktır.Çünkü şampiyon olmaktan öte artık Galatasaray camiası Avrupa'da kükremek istemektedir.Beklentiler yüksek olunca,haliyle takıma katılacak oyuncuların da camiayı heyecanlandırması gerekmektedir.Nitekim Başkan Ünal Aysal tarafından verilen "25 Haziran" sözü yerine getirilmeyince,taraftar olarak hüsrana uğrasak da yönetim geçen sene olduğu gibi,takıma kilit,çok yönlü ve bizi oldukça heyecanlandıracak kadroyu kurmuştur...
Galatasaray'ı seven bütün herkesin heyecanla beklediği Avrupa macerasında 2000'de gelen başarının tekrarının yaşanacağı düşüncesi herkesin gönlünde ve dilinde...Şu anki süreç bizi 1996'dan 2000'e kadar uzanan başarı öyküsünün tekrarı gibi hissettiriyor.
Çünkü;2000'den sonra Galatasaray,
Hiçbir zaman takıma bu kadar güvenmedi...(Kadro yapımız ve teknik direktör değişikliği sebepleri başarının devamının gelmemesini doğuran etkenlerdi)
Başkanıyla,masörüyle camia olarak bu kadar büyük bir ruhla kenetlenmedi...
Takımda oynayan oyuncular bu kadar planlı ve düşünülerek transfer edilmedi...(Birçoğu tamamen sezonu kurtarmak amacıyla idi)
Avrupa'ya Ali Sami Yen cehennemini 25.000 kişiyle yaşatırken,şimdi 52.000 kişilik son derece modern bir mabedimiz var.
Fatih Terim,artık çok daha tecrübeli...
İlk defa bir başkanımız son derece kararlı,planlı ve programlı...
Kazanma alışkanlığını kazandık!
Kulüp adına yapılan hamlelerin hepsi,düşünülmüş,ölçülmüş,biçilmiş günü kurtarma hesabından çok yarını düşünme adına yapılmıştır.Borçlarımızın büyük kısmı eritildi...
Avrupa'da süksemiz devam ediyor.2000'li yıllardaki gibi,milli takımımızın iskelet takımını Galatasaray oluşturuyor!
Oyuncular arasında birlik beraberlik var.Hepsi son derece karakterli insanlar...Tıpkı 2000'deki gibi!
Bam bam bam!
Belki bu sene elde ettiğimiz başarı çok büyük olmayabilir.Yine de tatmin edici bir başarı elde edeceğimiizi düşünüyorum...Ancak bu takım 3-4 sene içerisinde Şampiyonlar Ligi Kupası'nı da kaldıracaktır.Çünkü müzemizdeki tek eksik o!Bundan hiç şüphem yok...Avrupa bizi özledi...
Deprem mi oluyor diye korkma Avrupa!
Bunlar sadece Aslan'ın ayak sesleri...