Öncelikle Galatasaray'ı ezeli rakibimiz Fenerbahçe karşısında muhteşem zaferden dolayı kutluyorum.Oyun her ne kadar kısır bir döngü içerisinde geçse de pas akışı,oyun hakimiyeti açısından 90 dakikanın çok büyük bir kısmını üstün bir şekilde oynadık.Selçuk İnan'ın free-kick'leri artık penaltı gibi...

Uzun yıllardır duran toplardaki hasretimizi geçen yıl itibariyle dindirdiği için Selçuk İnan'a ne kadar teşekkür etsek azdır.Semih Kaya her geçen gün yüreğiyle oynamaya,çok önemli müdahaleler yapmaya devam ediyor.Bülent Korkmaz'dan sonra Galatasaray ailesinden yetişmiş,yüreğiyle canıyla dişiyle oynayan bir defans oyuncusu eksikliğini gideriyoruz.90 dakika boyunca canını dişine takıp takımımızı tebrik ediyorum.Kareografi açısından 1 numara olan ultrAslan grubunu da pas geçemem.Maçları stattan izleyemeyen biz Galatasaraylıların tercümanı olduğunuz için ne kadar teşekkür etsek azdır.

Benim asıl konum ise çok farklı...Maç boyunca gayet centilmence,gerginliğin önemsenmeyecek kadar az olduğu bir maç izledik.Galatasaraylılık ve misafirperverlik budur.Birçok takıma örnek olmamız ile gurur duyuyorum.Şu an ise televizyonu hayretle izliyorum.Bağdat Caddesi'nde GS Store'u yakan,yıkan çapulcuları ve bu çapulculara müdahale etmeyen Kadıköy Emniyet Müdürlüğü mensuplarını kınıyorum.Muhabirlere yumruk atıyorlar,bir tane polisi tartaklıyorlar,TV'lerde bas bas olay bağrılıyor ancak hiçbir müdahale yok...Asla Fenerbahçe camiasını mal etmem.Ara sıra her takımdan çıkan çapulcular bunlar...Futbolun güzelliklerini görmek yerine formalarıyla (ne renk olursa olsun) takımlarını kirletmeye kimsenin hakkı yoktur.Daha cuma günü açılan GS Store'un maddi kaybını kim ödeyecek?Belki kredi çekilerek,binbir zorlukla alınan bir bayinin maddi kaybını,dükkan sahibinin maddi-manevi kaybını kim karşılayacak?Bu insan demeye utanılacak mahlukatlar ifadesi alınıp serbest mi bırakılacak?Türkiye'de kanunların eksikliğini gidermeyi düşünmüyor musunuz?Çok yazık...

Saygılar...