01
2014
Ah şu İtalyanlar!
Takımı ne hale getirdiler bir yılda? Sorumluluk almayan, topa vurmaktan çekinen korkaklar dizisi yarattılar!
Tek suçlu onlar mı? Belki de değil... Ama ortada bir gerçek var:
" Oynanan oyun yensek de yenilsek de iki sezondur bizi tatmin etmiyor! "
Kanının son damlasına kadar "savaş veren" futbolculardan ürkek, korkak futbolcular yarattılar...
Kendine güvenmeyen, çekingen, sorumluluk dahi almayan ..
Hepsi de "90 dakika" bitse de evimize gitsek havasındalar...
Birlik, beraberlik bile sahte... Hepsi ayrı telden çalıyor!
"Ruhumuzu kaybettik arkadaşlar!"
Yabancılar ayrı telden, Türkler ayrı telden çalıyor... Birlik beraberlik yoksa onun adı "takım" olmaz. Siz koyun adını, 11 futbolcu mu dersiniz, futbolcu birliği mi dersiniz ne der derseniz artık...
Takım olmak 2-0'dan maç çevirmek, 3-0'ın rovanşında Real Madrid'e korku salmaktır!
Deplasmanda bile kendi evindeymiş gibi baskın oynamaktır!
Sürekli önde pres, baskıdır takım olmak!
Yenilsen de taraftarına alkışlatmaktır kendini!
Elmander'in kanı, 2-0 yenerken 3. gol için 90+3'te baskı yapmaktır takım olmak!
Yedeklerin her an oyuna girebileceğini bilmesi, ümidini kesmemesidir. Adalettir Galatasaray'da teknik direktörlük!
Bırakın Sayın Yöneticiler bu işleri...
Yetmedi mi İtalyan'ın, Rumen'in, Alman'ın yedirdiğimiz paralar?
Bize Türk patron gerek!
Gerisi hikaye...
Dip Not: Galatasaray dün Kasımpaşaspor'u 90+'da attığı golle 2-1 yendi. Hayatımın en çaresiz futbolunu izledim. Galibiyete bir gram sevinemedim. Taraftar zaten takıma küsmüş... Prandelli'nin dönüş bileti uzadı resmen!
E başımıza da 77'lık başkan geldi... Birilerinin dedemizin kulağına fısıldaması lazım! "Bu iş Prandelli ile olmaz!"
Henüz çok geç değil!
Sabri Sarıoğlu'nun affedilmesine çok sevindim. Kendisinin futbolunu beğenmem ve eleştiririm, ancak kadro dışı kalacak o kadar insan varken Sabri'nin kadro dışı bırakılmasını anlamak mümkün değil!
Efendi adam, Galatasaraylı adam, adam gibi adam...
Ama yine de kurtarıcı olarak ilk 11'e alınıyorsa vay bizim halimize...