Makale Yaz
Bu haberi yazdır
Analiz ve ihtiyaç
 Oca
12
 2017

2013 yılının eylül ayında GS takır takır futbol oynarken ve kadromuz tarihimizin en iyi kadrolarından biriyken. Fatih Terim’in görevine Ünal Aysal tarafından son verildi. Bu ayrılığın sorumlusu kimilerine göre Ünal Aysal kimilerine göre Fatih Terim’di.

Kim haklı kim haksız ben karar veremiyorum ancak bu ayrılığın sorumlusu kimse bir GS’lı olarak hakkımı ona helal etmiyorum. Çünkü o tarihten itibaren şampiyonluklar gelse de hep aşağı doğru giden bir grafiğimiz var.

O sezon başında yabancı sınırlamasına getirilen ilave kısıtlama getirilmişti (6+2 den 6+0+4 e düşürüldü daha sonra bu 5 e kadar düşecekti). Haliyle şimdi olduğu gibi Türkiye’de kaliteli yerli oyuncu bulunmuyordu ve GS misyonu gereği şampiyonlar liginde iddialı bir takım olma niyetindeydi. Ya tutarsa hesabı bir sürü gereksiz yerli ve yabancı futbolcu transferi yapıldı. Göreve getirilen Mancini devre arasında takıma bir ton para harcattı, İtalyan mantığıyla oynattığı futbol iç saha maçları hariç takıma yaramamıştı, taraftarın bir kısmı Terim’i haksız görse de bence oynattığı futbolu herkes özlüyordu.

Ünal Aysal’ın mottosu “sportif başarı ekonomik başarıyı getirir” di. Terim’i gönderdikten sonra sportif başarı gelmediği gibi ekonomik başarı da tabi ki gelmedi.

Yıllardır mali sıkıntı çeken GS için asıl zor günler başlamıştı. Ünal Aysal başarısız olduğu gerekçesiyle görevinden ayrıldı. Yerine seçilen Duygun Yarsuvat ve yaveri Dursun Özbek klübü batırdılar demogojisine başladı şak şakçılar alkışladı.

Şimdi Ünal Aysal ve Fatih Terim döneminde yapılan transferlere kısaca bir bakalım (€ olarak yazan rakamlar bonservis bedelleridir):

FAYDALI OLANLAR:

Johan Elmander: Bonservissiz / Çok faydalı oldu / bonservissiz ayrıldı

Selçuk inan: Bonservissiz / şu an kaptan 3 şampiyonluk yaşadı / hala oynuyor

Tomas ujfalusi: 2 € / çok faydalı oldu / bonservissiz ayrıldı

Muslera: 6.75 € + Cana / konuşmaya gerek yok dünyanın en iyilerinden

Felipe melo: kiralık ve daha sonra 3€ / gs efsanelerinden oldu 3,5 € intere gitti

Eboue: 3,5 € / çok faydalı oldu / yabancı kısıtlaması kurbanı oldu bonservissiz gitti

Engin baytar: 1 € / çok faydalı oldu / yaşı geldi bonservissiz gitti

Wesley sneijder: 7,5 € / konuşmaya gerek yok dünya starı

Drogba: bonservissiz / konuşmaya gerek yok dünya starı

Necati Ateş: 0,25 € / şampiyonlukta önemli rol oynadı / yaşı sebebiyle ertesi yıl gönderildi

Dany Nounkeu: 3,3 € / bir şampiyonlukta önemli rol oynadı, şamp ligi çeyrek finale kadar çıkıldı /bonservissiz gitti

Umut Bulut: 2,7 € / son yıllarında saç baş yoldursa da zaman zaman faydalı oldu 110 maç 32 gol / bonservissiz gitti

Aurelien chedjou: 6,3 € / çoğu zaman faydalı oynadı, riekerinkin beceriksizliği sonucu değeri düştü

Bruma: 10 € / ilk alındığında herkes laf etti ama şimdi en çok para eden yıldızımız

Albert riera: 3 € / çok faydalı oldu / bonservissiz ayrıldı

Amrabat: 8,3 € /  yabancı kısıtlaması sebebiyle fazla forma şansı bulamadı faydalı olduğu maçlar oldu takımın 12. Oyuncusuydu / hamza vizyonsuzu sebebiyle değerinin çok altına gitti, 3,5 € ya sezon başı satıldı 6 ay sonra 8 € ya watford aldı (ÖZBEK VİZYONSUZLUĞU SEBEBİYLE BU TRANSFERDEN ZARAR EDİLDİ O SEBEPLE BU KATEGORİDE)

Burak Yılmaz: 5 € / çok faydalı oldu / 7 milyon € ya satıldı 

ZARAR ZİYAN OLAN TRANSFERLER:

Hamit altıntop: 3,5 € / çoğu zaman insanı çıldırttı sadece ilk geldiği sezon iyi top oynadı, yabancı sınırlaması sebebiyle kaliteli yerli oyuncu ihtiyacı ile alındı / bonservissiz gitti

Cris: bonservissiz / hiç fayda sağlamadı ve 6 ay sonra ayrıldı

Furkan özçal: bonservissiz / hiç fayda sağlamadı

Sercan yıldırım: 3 € + musa çağıran / fayda sağlamadı / serdar alınırken takasla gitti

Yiğit Gökoğlan: 2,5 € / fayda sağlamadı / bonservissiz gitti

Oğuzhan kayar: 1 € /fayda vermedi /

Erman Kılıç: bonservissiz / fayda vermedi

Bu analizden gördüğümüz kadarıyla vizyonu genişlettiğimiz fatih terim + ünal aysal döneminde ayağımıza vurulan yabancı kısıtlaması prangasına rağmen. Fatih terim’in onayı ile Ünal Aysal tarafından yapılan 24 transferden 17 sinde başarı sağlanmıştır. Hatta bazı oyuncular daha sonraki dönemdeki şampiyonluklarda önemli rol oynamıştır ve hala takımdaki yerini almaktadır. Sadece bu 2 yıllık birliktelik bize üst üste 2 türkiye şampiyonluğu, 2 türkiye süper kupası ve bir şampiyonları ligi çeyrek finali getirdi. Çok paralar harcandı ama dünya gözüyle gs formasıyla sneijder, drogba, melo, muslera, eboue izledik bunu kimse zikretmiyor.

Daha sonraki mancini prandelli dönemlerinde oynadığımız futbol tat vermedi, o dönem Ünal Aysal’ın yaptığı transferlerin alex telles hariç hepsi hüsran oldu. Pandev, dzemaili, hajrovic, tarık çamdal, Veysel sarı, burdisso, ontivero vs vs…

Uzun lafın kısası real Madridli juventuslu gruptan nası çıkarız hesabı yaptığımız, tüm derbilerde ezici oyun üstünlüğü gösterdiğimiz tablodan sonra, gereksiz ego savaşları yüzünden hem Fatih Terim hem Ünal Aysal kendi ayaklarına sıktılar.

Gelen yönetim külliyen başarısızlık ve vizyonsuzluk abidesi. Riekerink’in teknik direktörlük kariyeri yok çünkü kendisi bir altyapı hocası. Koskoca gs’ı altyapı hocası idare ediyor. Transferleri bu adam onaylıyor. Oynadığımız oyuna bakın Anadolu takımlarına karşı bile oyun/atak üstünlüğü kuramıyoruz. Takımın kondisyonu ve fizik durumu yerlerde eski maçların özetlerini izledikçe içim cızlıyor. Emre Çolak bile kalçasını koyduğu gibi top çalabilen bir adamken şimdi ikili mücadelelerde ayakta kalan adamımız yok. Bu oyunculara riekerink’in iyi idman yaptırabileceğine inanmıyorum, otoritesi 0 her oyundan çıkan el kol yapıyor. Kondisyon olmadığı için dönen topların hiçbirini alamıyoruz atak sürekliliği hiç yok. Tenis maçları gibi gitli gelli maçlar oynuyoruz. Tuzlaspor bile birçok pozisyon buluyor top yapıyor, mağlup olmak içimi yakmıyor oynanan oyuna bakınca.

Şimdi yapılan transferlere bakın hepsi iç pazardan; forvetimiz Eren, stoperimiz Serdar Ahmet, sağ bek cavanda (hala sabri oynuyor), josue bir tek de jong ve tolga dışardan geldi ve onların da kapasitesi belli. Şampiyonlar liginde bu teknik kadro ve futbolcularla başarı tamamiyle hayal.

Mali açıdan iyi işler yaptıklarını iddia ediyorlar ama hala gözle görünür bir değişiklik yok. Riva ve floryanın satışı onaylandı ama bu vizyon ile bu yönetim o gelecek olan paraları da vasat oyunculara harcayarak çarçur edecek ve tek umut ışığımız olan bu gayrimenkul satışından açığa çıkan umut ışığını da söndürecek.

Vizyon sahibi bir başkan ve iyi bir teknik direktörün birleşiminden sadece 2 yılda neler elde ettik, bu dönem 5-6 sene daha devam etseydi neler olurdu sizce? Nerelerden nerelere geldik, saçma bir ego savaşı nelere mal oldu. Tekrar söylüyorum TERİM – AYSAL ayrılığının sebebi kimse HAKKIMI HELAL ETMİYORUM.

Galatasarayımızın ihtiyacı olanlar; öncelikli olarak vizyonu geniş aynı zamanda ayağını yorganına göre uzatabilen bir yönetim kadrosu. Vizyon sahibi bir yönetimin akabinde zaten getirilecek olan, disiplinli ve sağlam taktisyen bir teknik direktör. Bu iki öğenin birleşimi sonucu zaten yapılacak olan, yeniden yapılanma süreci ve avrupada ses getirebilecek bir futbol kadrosu.

Dinazorlardan oluşan gs üyeleri böyle bir şey başarabilirler mi?

Bence imkansız….





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2019
  2018
  2017
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...