30
2017
10. haftayı da geride bıraktık. Sert ve zorlu periyotta ikinci maçımızı oynadık ve 2 maçta 5 puan kaybettik! Bundan sonra oynayacağımız Başakşehir ve Beşiktaş deplasmanları çok daha zorlu maçlar ve ben bu 2 maçtan 1 puan dahi alabileceğimizi sanmıyorum. Neden mi? Nedeni Tudor.
Geçen seneden beri buradan Tudor’a eleştirel yazılar yazdığımda Tudor sevicileri bana buradan yorum yağdırdılar. Bu sezon iyi maçlar çıkardığımız oldu. İlk 8 maçı hakkını vererek kazandık ve buradan Tudor’un hakkını teslim ettim. Takımı kondisyon olarak iyi hazırlamış, iyi oyuncular transfer edilmiş ve iyi bir takım kurulmuş. Ta ki Tudor geçen hafta bu takımı çomaklayana kadar…
Özlediğimiz gibi önde baskı yapan, akan oyunda çokça pozisyon üreten, sert ve güçlü bir takım izlettirdi bize Tudor ilk 8 maçta. Dokuzuncu Hafta gelip çattığında aklı sıra rakibi şaşırtacağım diye sistemi değiştirdi kendi takımını şaşırttı, sonuçta feneri evimizde yenemedik. Bu hafta bunun telafisini yapmalıydık, sallantıda olan trabzonu deplasmanda yenmeli ve aykut kocaman’ı haksız çıkartmalıydık. Büyük takım gibi reaksiyon göstermeliydik. Biz çok iyi bir takımız üst üste 2 hafta hata yapmayız, biz şampiyonluğun en büyük favorisiyiz demeliydik.
Ama olmadı. Adam maalesef haklı çıktı fark suniymiş. Aslında bu fark suni değildi. Farkı suni hale getiren büyük takımın küçük hocası TUDOR! Hatırlıyorum ki, süper finalde fenerle ilk maçımız arenadaydı ve iyi oynamamıza rağmen 2-1 mağlup olmuştuk daha sonraki hafta trabzona gidip 4-2 galip gelmiştik. Çünkü başımızda gerçek bir hoca vardı, büyük takım nasıl olunur, nasıl karakter ortaya konur futbolcularına aşılamıştı.
Şu an maalesef takımda böyle bir reaksiyon göremiyorum. Aksine beni ürküten bir tablo var. Takımımız çözülüyor arkadaşlar. Beşiktaşla 5 puan fark var ve ben adım gibi biliyorum. Sezonun ilk yarısı bittiğinde lider olamayacağız. Sezon sonu da şampiyon olamayacağız Tudor’la devam edersek.
Bu maçta aleyhimize hakem hataları oldu. Bence feghouli’nin itmesi sarı kartla geçiştirilebilirdi, Bero’nun fernando’ya girişi kırmızı karttı. Ndiaye’nin ikinci sarısı yanlıştı. Bu kararlar doğru verilseydi büyük ihtimalle kazanırdık eyvallah ama burada mağlubiyetin aslan payı Tudor’a aittir. Maç içinde 2 şutumuz var sadece biri gol, diğeri dışarı giden bir şut.
Bana skor taraftarlığı yapma demeyin beyler. Tudor’un hatalarını anlatayım. Takımın psikolojisi üzerinde olumlu bir etkisi zaten yok. İyi bir teknik direktör en azından teknik olarak hata yapmaz.
1) Tudor Tolga’ya çok forma şansı tanıyor. Tamam, bir nebze hak veriyorum. Tolga idmanlarda çok çalışıyor olabilir. Sahada savaşıyor da olabilir. İlk 8 haftanın en etkili kanat oyuncusu rodrigues, her rakibin sağ kanadını Mariano ile beraber çökertiyordu. Bu ikiliyi niye bozdun Tudor. Feghouli’yi oynatayım diye rodrigues’i neden kestin? Samet Aybaba’nın gs maçı sonrası yorumlarını dinleyin: “GS’ın iyi yaptığı şeyler var önde basıyorlar ve sağ tarafı çok iyi kullanıyorlar.”. Tudor en iyi yaptığımız 2 şeyi de bozdu.
2) Belhanda cezalı durumda. Tudor’un Burayı selçuk’la doldurma kararı doğruydu. Ama Ndiaye’yi ben daha önde kullanır 10 numara gibi oynatır diye düşünüyordum. Böyle de olması gerekiyordu Ancak oyun içinde Ndiaye yine ön liberoda rakibe basan oyuncu konumundaydı. Gomis’in arkasını hiç dolduramadı. Gomis tek başına kaldı. Bu kesinlikle trabzondan çekinen Tudor’un tercihiydi. Oysa ki Ndiaye’de dribling var, iyi pasları var, şutları da çok sert ve geçen sene 11 tane golü var ligde, ama kementle liberoya bağlanmış canavar gibi adam. Bu yüzden yaratıcılıktan uzak bir oyun oynadık. Kaldı ki Gomis’in arkasında oynayan adamlara bakar mısınız; Tolga, Selçuk, Ndiaye, Fernando, Feghouli. Feghouli ve kementle bağlanmış Ndiaye hariç kimse Gomis’e top taşıyabilecek özelliklere sahip değil. 4 tane orta saha 1 tane kanat oyuncusu var. Senin orta sahan zaten yeterli defansif katkıyı verebilecek güçte, sağ kanada rodrigues’i sol kanada feghouli’yi koy bırak orta sahan kapatsın onların açığını.
3) Takım her maç duran toptan gol yemeye devam ediyor. Buna hala önlem nasıl alamaz bir teknik direktör. Üstelik geçen yıla göre boy ortalaması yüksek bir takım var. Fernando, Maicon, Gomis, Denayer uzun oyuncular. Linnes hariç hava toplarında zayıf oyuncumuz yok gibi bir şey. Neden hala rakip oyuncular bütün duran toplara vuruyor. Hala çözemedi bu işi.
4) İlk 8 haftada oynadığımız eforlu ve önde baskılı oyun nereye kayboldu? Neden artık böyle oynamıyoruz. Bu performansı sadece diş geçirebileceğimiz Anadolu takımlarına karşı içeride oynadığımız maçlarda göstereceksek bu iş olmaz.
5) 10. Haftaya geldik hücum aksiyonlarında oyuncularımız hala ne yapacağını bilmiyor. Üçüncü bölgede devamlı pas hatası yapıyoruz. Bu da demek oluyor ki taktik olarak yeterli seviyede değiliz, düzgün çalışmamışız. Çizgileri iyi kullanamıyoruz. Ceza sahasında oyuncularımızı topla buluşturamıyoruz büyük maçlarda.
6) Feghouli oyundan atıldıktan sonra en önde Gomis ve arkasında kalan 4’lüye bakar mısınız: Tolga-Selçuk-Fernando-Ndiaye. Tudor sen şaka mısın? Bizi kanser etmek için mi yapıyorsun? Kim topu ileri taşıyacak? Kim hücumda gol/asist katkısı yapacak? Ndiaye kanatta oynar mı? Sol taraf Tolga Linnes / sağ taraf Mariano Ndiaye. Bu takım nası gol atar? Devre arasında hemen Rodrigues’i oyuna alıp Selçuğu dışarı almalıydın. Hiç tehdit edemediğimiz TS atak sürekliliği yakaladı ve golü yiyene kadar Tudor maçı izledi.
7) Golü yedin. Yaptığı değişiklik tamamen skandal. Rodrigues-Selçuk değişikliği doğru ama Gomis-Eren değişikliği skandal. Gomis en kötü maçını oynuyordu eyvallah. Ama Eren kimdir ya? Ne iş yapar Galatasaray’da? Oyunda olup olmadığı bile belli değil rezil oynuyor. Sadece yürüyor ve kafaya çıkmaya çalışıyor ama sadece bu kadar. Gomis’in ölüsü Eren’den daha verimli oynar. Maalesef bu böyle. Bunu biz Eren oyuna girdikten sonra görebiliriz bu normal ama senin takımı tanıyor olman lazım Tudor! Bu Gomis tek bacakla oynasa Eren’den faydalı oynar. Eren'i oyuna sokacaksan da Gomis’in yanına ikinci santrafor olarak alırsın. 2 forvetle ceza sahasında daha kalabalık oynarsın. Rodrigues’in sağdan kestiği toplara Gomis vuramazsa Eren vurur kesin gol pozisyonu üretirdik.
EY TUDOR AŞIKLARI! Bu Tudor’un hatalarına açıklama getirin, Tudor’u savunsunlar bakalım ne diyecekler. YORUMLARINIZI BEKLİYORUM BEYLER. Aynı zamanda buna da cevap versinler: TUDOR BEŞİKTAŞ VE BAŞAKŞEHİR DEPLASMANLARINDAN KAÇ PUAN ALIR?
Büyük teknik direktörler büyük maçlarda farkını ortaya koyar. Maçı çevirecek hamleler yaparlar. Aman ben zorlu bir takımla oynuyorum, bu hafta taktik değişikliğine gideyim, dizilişi değiştireyim falan yapmaz büyük takımların büyük teknik direktörleri. Mesela Real Madrid, Barcelona’yla oynayacağı zaman ben bu maç 3’lü savunmayla oynayayım, Barcelona’ya sürpriz yapayım falan diyor mu? Hayır! Tudor’un derbi karnesine bakın zaten gerçekleri göreceksiniz. 5 maçta 1 gol atabilmişiz o da sadece dün.
Galatasaray’ın teknik direktörü: oynadığı her rakibe oyununu kabul ettiren, her maçı ve ligi domine eden, agresif, önde presle oynayan, her zaman hücumu düşünen ve pozisyon zenginliği yaratan bir takım oluşturmak zorundadır.
AMA TUDOR TEKNİK DİREKTÖR BİLE DEĞİL SADECE KONDİSYONER! Yönetim bu adamla yola devam edecek, bunca transfer boşa yapılmış olacak ve bir senemiz daha boşuna geçmiş olacak.