Galatasaray Kadıköy'de galip gelememenin üstadı oldu yıllardır. Ben durumu 2000 sonrası içine düştüğümüz mali tabloya bağlayanlardanım. Bu periyotta Galatasaray'ın fenerden iyi kadro yapabildiği sezon sayısı bir elin parmağını geçmez. Nitekim yıllar yılı yetersiz kadro, kötü stat, fenerin güçlü kadroları ve yeni stadı gibi etkenler bizim bu yarışta böylesine geri kalışımızda etkili oldu.

Bırakın Kadıköy'de yenmeyi Ali Sami Yen'de bile yenemeden bitirdiğimiz sezonlar gördük. Ancak özellikle Arena'nın açılması ve Aysal döneminde kurulan güçlü kadro bu tabloyu değiştirdi. Fener de bizim sahamızda galibiyet alamaz hale geldi gitgide... 2011-2012 sezonunda kurduğumuz kadro çok net şekilde üstündü. Kadıköy'e yansıması ise bir kupa ve son anda kaçan bir Galatasaray galibiyeti şeklinde oldu. Tribünde dualar okuyan fenerliler hala gözümün önüne geliyor.Fenerin hem kadro hem de atmosfer üstünlüğü gitgide azaldı. Son 5-6 senedir çok daha eşit şartlarda dövüşüyoruz. Özellikle 2011-2012 sezonundan itibaren Kadıköy'de oynanan 6 maçın 3ünü kazanamayan bir fener var. Bu da onların işinin eskisi kadar kolay olmadığını ortaya koyuyor. Bugün gelinen noktada; "Lens ve Topal yok, bu bize avantaj sağlar." "Ozan oynayabilir mi?" gibi mevzuları düşünmek bile yersiz. Sonuçta kazanma konusunda eski rakamlarının çok gerisinde olsalar da kaybetmeme konusunda hiçbir şey değişmedi fener için... Galatasaray oraya şampiyon gittiğinde bile icab-ı hale uygun bir oyun ortaya koymayı başaramadı.

Başlıkta da belirttiğim gibi 17 yıldır kazanılamayan bir yere gitmek Galatasaray için fırsat olarak yorumlanmalı. Zira burada alınacak galibiyet hocasından oyuncusuna herkesi yukarı çekecek, bu kesin. Beraberlik hocanın ömrünü Bursa maçına kadar uzatır. Ancak kazanmak takımda iklimi değiştirip, kalan haftalarda çok daha iyi bir Galatasaray izlememizi sağlayabilir. Hatırlayacağınız gibi 2011-2012 sezonunda da derbiye kadar tat vermeyen Galatasaray feneri 3-1 yenerek kendini bulmuştu adeta. Ayrıca takımımız Emre ve Semih'i kazanmıştı. Büyük maçlar değişim getirir düşüncesindeyim. Galatasaray o sahada bir felakete uğrarsa yöneticisinden hocasına herkesin başı ağrır. Ancak orada 17 yıllık geyiği bitirirlerse uzun süre başları dinç olur ve elleri güçlenir. İşte bu kadar net.

Riekerink milyonlarca tarafın ve tribünün desteğini kazanan bir hoca, eksikleriyle değerlendirilmesi çok doğal, çünkü çok yüksekte bir yerde çalışıyor. Galatasaray'ı bu maça doğru bir strateji ve psikolojiyle hazırlamak ve galibiyeti koparıp getirmek Riekerink'in kendini ispat etmesine yeter de artar bile. Bana göre Riekerink çok daha iyi işler başaracak kumaşa sahip bir hoca. Bu süreci başarıyla atlatırsa çok daha uzun vadeli başarılara da kapıyı aralayabilir. Ancak başarısız olursa koltuğunda oturmasına imkan yok. Bu maç hoca için ve takımdaki formsuzlar için diriliş maçı olma potansiyeli taşıyor özetle. Bu fırsatı değerlendirmek onlara düşüyor.Sonuç ne olursa olsun, bizler her zaman olduğu gibi takımımızı yürekten destekleyip, iyi günde de kötü günde de Galatasaraylı olmaktan gurur duymaya devam edeceğiz.

Sarı-kırmızıya gönül vermiş şanlı taraftarımıza selam ve saygılarımla...

Yücel Uğur Uçar