21
2013
Büyük transfer yapmak zor iştir.
Önce futbolcunun bonservisi için bağlı olduğu kulüple uğraşırsınız. 1 i 5 e satmaya çalışırlar.
Sonra futbolcuyla boğuşmaya… Pardon… Pazarlığa başlarsınız ama ‘’Yıldızlar’’ ışıltılı olduğu kadar da kaprislidir ve bitmek bilmeyen taleplerle karşılaşırsınız…
Sonra Şehir ve Ülke için ikna turları başlar, her ikisinin de tarihi ve turistik özelliklerinden bahsedersiniz, İstanbul’un fethi, Kıtaları birleştiren Şehir, ilk Türk Arabası Devrim, Boğaz’da balık, Sarıyer’de börek, Kanlıca’da yoğurt, Florya’da kebap derken sıra oturulacak villanın metrekaresine, hizmetlilerin kaç düzine olduğuna, kiralanacak arabanın ‘’prototip’’ aşamasında olma şartına (başka kimsede olmamalı!) gelir.
Diyelim ki bu konularda da ikna ettiniz…
Sıra (varsa) eşine, daha sonra babasının gönlünü yapmaya, Teyzesinden olur almaya ve hatta adamın futbolcu kardeşine kulüp bulmaya kadar gelir.
Bu aşamaya kadar yılmadıysanız ve Menajer ordusuna verdiğiniz sandık dolusu Euro sonrasında cebinizde hala para kalırsa, kulübün tapusunu da banka teminatı için kullandığınızdan dolayı hayırsever iş adamlarından finansal kaynak yaratmaya, yani sponsor desteği sağlama etabına geçersiniz.
O da tamamsa formanızı giydirir, Yıldızınızın yedi göbek sülalesine yetecek para karşılığında, ‘’Bireysel Emeklilik Sistemi’’nden maaş alıncaya kadar geçecek zaman dilimi için, hukuken futbolcuyu ‘’Arnold Schwarzenegger’’ gücüne kavuşturacak bir mukavele hazırlar, stadyum töreni ile imzayı attırırsınız…
Şaka bir yana, yukarıda yazdığım örneklerden bazıları gerçekten yaşandı (bakınız Abdürrahim Albayrak’ın Melo’nun futbolcu kardeşine kulüp aramak durumunda kalmasıyla ilgili verdiği demeçler).
Gelelim asıl konumuza…
Evet beklenen oldu, Dünyaca ünlü Wesley Sneijder Galatasaray’da…
Dedim ya, büyük transfer yapmak zor iştir. Ve Medya kazanı başlar kaynamaya…
-Çilek için para yetmeyince Portakal almışlar.
-Etmez o kadar.
-Kesin başarısız olur.
-Karısı filmde oynamış.
-Inter niye sattı iyi topçuysa?
-Galatasaray’ın sistemine uymaz!
-Sinema kapatmış mı?
-"Madigudi’"si de vardır, futbola vakit kalmaz.
-Anelka, Ortega, Guiza, Lincoln, Elano da geldi, peki akıbetleri ne oldu?
Vesaire, vesaire…
Bakınız… Yukarıda yaptığım hicivler, medyada yazılanlar ve söylenenler, dedikodular, riskler, faktörler, olasılıklar ve ‘’Kuantum’’ teknik analizlerinin hepsinin doğru olduğunu düşünelim…
Peki… "Ya tutarsa?’’
Bırakın Şeytan’ın Avukatlığını, ‘"Çilek’’’i, pastayı da lütfen ters açıdan bakın…
Kariyerinde Ajax, Real Madrid ve Inter yazıyor, her gittiği takımda Kupa kaldırdı, içerde ve/ya dışarda Şampiyonluklar (ve bunlardan biri Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu) yaşadı ve Hollanda Milli Takım Kaptanı.
Kusura bakmayın ama bardağın dolu kısmı çok daha ağır basıyor, ve bana Hagi, Popescu ve Taffarel’i hatırlatıyor.
Bir farkla, Sneijder daha 28 yaşında!
Son birkaç bilgi daha…
Sneijder, 2010 yılında Şampiyonlar Ligi Finalinde, Bayern Munih’te oynayan Hamit Altıntop’a rakipti.
2010 yılında Inter’de, diğer bir İtalyan devi Juventus’ta oynayan Melo’ya karşı mücadele etti.
2011’de, hazırlık maçında Selçuk İnan’la kapıştı.
Artık Hamit, Melo, Selçuk ve Snejder aynı takımda.
Şimdi tekrar soruyorum…
"Ya tutarsa?’’
Sevgi ve saygıyla…