06
2012
İki arkadaş, sabah soluğu aldıkları kahvede, gazetenin arka sayfasını
okuyarak güne başlar.
-Galatasaray’da son dakika transferi!
-Kimi almışlar abi Kaka’yı mı?
- Yok ya, Kıris mi Kıriz miymiş neymiş…
-Tanıyor musun abi?
-Cık…
-Nereden gelmiş?
-Liyon’dan.
-Nereliymiş peki?
-Berezilya.
-Ha iyi o zaman!
-Peki kaç yaşındaymış?
-35, bilemedin 36…
-Yok artık!
-Hoca’nın askerlik arkadaşı mıymış?
-Valla başkanın bile olabilir diyolar…
-Abi ne yapacaklar o yaşta adamı?
-Yine yaptı bu yönetim yapacağını.
-Kesin paraları bitti bunların.
-Amrabat’a vermeyeceklerdi, o kadar para…
-Ben dedim o zaman da; almayın Hamit’i yaramaz bu saatten sonra demedim mi?
-Bak görüyor musun, kaldık ‘’dede’’lere yine…
-Kıris de nedir yahu?
-Hehe, yoksa Alex’in akrabası mı?
-Kıriz de Souza???
-Hani onlarda da bir nevi kriz yarattı ya!
- ...
-Yok, yok!
-Tutmaz bu transfer, yaşlı o, ben biliyorum…
-Yine boşa gitti paralar…
***
Yukarıda aktarılan diyalog, Galatasaray’ın ‘’Cris’’ transferi
hakkında;
özü itibariyle, son iki gün içinde yaşanan,
‘’ekmek arası formatındaki’’, ‘’arkadaş arası’’ diyalogların
özetidir.
Aslında medyada da durum pek farklı değildir.
Ne de olsa ‘’best of’’larımızdan,
Vazgeçilmezimiz,
Trafikte makas yapmak kadar müptelası olduğumuz,
Ancak kötü alışkanlık olduğunun bile farkında olmadığımız, biricik
huyumuz…
Ön yargının,
Ayhan Sicimoğlu’nun deyimiyle,
‘’Hastasıyız’’ …
***
Konumuza dönelim…
Cris'e işe yaramaz diyen arkadaş;
hem haksızsın, hem de ön yargılısın…
***
Şöyle izah edeyim;
İnsanda omurga 33-34 adetse,
Galatasaray futbol takımında taş çatlasa 7-8 tanedir.
İnsanda 1. ve 2. omurlar, “atlas” ve “aksis” isimlerini alıyorlarsa,
Galatasaray’da ‘’Muslera’’ ve ‘’Ujfalusi’’ adını alırlar.
Ancak Galatasaray’ın 2 numaralı omuru ‘’Ufa’’ maalesef,
'’Ufalanmıştır''…
Yani 6 aylığına ‘’uf’’ olmuştur.
Bu yüzden,
Böyle durumlarda,
omuru ‘’acil’’ tedavi etmek gerekir.
Ve en yetkili merci Fatih Terim,
uygun tedaviyi,
‘’Cris’’ yöntemi olarak belirlemiştir.
Nokta.
***
Buraya kadar ikna olmayanlar için,
Ekseriyetle ''balık hafızalı'' olmamız hasebiyle,
aşağıdaki bilgileri iftiharla sunarım;
Hakan Şükür,
Galatasaray’a 3.kez geldiğinde tam 32 yaşındaydı.
Beş senede 146 maç oynadı,55 gol attı.
Hagi,
Galatasaray ile ‘’35 yaşında’’ UEFA Kupası’nı kaldırdı.
Bu isimler efsane miydi?
Kesinlikle haklısınız…
Peki,
Falco Götz,
Reinhard Stumpf,
Dean Saunders,
Torsten Gütschow gibi tecrübeli isimlerden hangisi
Galatasaray’a geldiğinde 30 yaşın altındaydı?
Hemen söyleyeyim,
Doğru yanıt,
E şıkkı...
Yani,
Hiçbiri...
Emrah Yolaç