Galatasaray; geçtiğimiz sezonki çalkantılar, transfer döneminde Wesley Sneijder depremi ve Östersunds yenilgisinden sonra böylesine bir toparlanmayı aynı yönetim ve aynı hoca döneminde yaşayarak pek de alışık olmadığımız bir tablo çizdi. Elbette mevkiinde adeta aradığımız kan olan topçuların katılımı ve ortaya koydukları takımdaşlık bu üç maçlık müthiş başlangıçta ana etken.

***

Tudor'un değişim ve transfer ısrarı haklıydı. Eldeki malzeme iyi olmalı bir hocanın kafasındakileri yapabilmesi için... Galatasaray yönetimi Lucescu'yu getirme planında etik olmayan bir çalım yedi, lakin Tudor'u getiriş biçimimizi hatırlayınca, "çalma kapımı, çalarlar kapını" sözü geliyor aklıma...

***

Geçmiş geçmişte kaldı diyelim ve gelelim bugüne; Galatasaray taraftara tat veren bir hücum futbolu oynuyor mu? -Oynuyor. Defansif zaafiyetlerimiz gollü galibiyetlerle perdelense de, ciddi meseledir. Aman dikkat. Derbilerde, yolumuza taş koyabilecek çapta takımlarla oynanacak maçlarda canımız yanar, tadımız kaçar. Defansif performansımızı yukarı çekmemiz şart.

***

Östersunds'a elendiğimizde Tudor kalsın diyen kaç kişi vardı acaba? Gönderilmedi. Peki şimdi gitsin diyen kaç kişi vardır? Demek istediğim şu ki isimlere düşman olmamak lazım. Eğer bir yerde bir şeyler doğru yapılıyor ve iyi sonuç alınıyorsa husumet fuzuli olur. Üstelik Tudor'un bunca transferden sonra hata yapma lüksü yok ve elinde birden fazla oyun mantalitesine hizmet edebilecek bir grup var. Tudor bu işi artık ya yapacak ya da yapacak! Yoksa böyle bir kadronun başına geçmek isteyecek hoca çok olur!

***

Milli aradan sonra, Allah'ın izniyle takımın daha da iyi döneceğine inanıyorum. Geç katılanların eksiklerini kapatacaklarını düşünüyorum. Antalya sınavını da kayıpsız geçmek ve en önemlisi de oynumuzun üstüne bir şey koyduğumuzu görmek hepimizi ferahlatır.

***

Galatasaray'da defans dışında pek de tartışılacak bir şey yok. Hoşuma giden bir tweette dediği gibi, "Galatasaray'da biri top kaptırınca, diğerleri, arkadaşları dayak yiyen otopark görevlileri gibi koşturup geliyor". Ortasahada üstünlüğü almak noktasında ve oyunumuzu her türlü rakibe kabul ettirmek noktasında sıkıntı çekeceğe benzemiyoruz. Hücumda yalnızca Belhanda şu an için beklentilerin altında kaldı diyebiliriz.

***

Bir parantez de Tolga'ya açmak lazım, nam-ı diğer son ciğer bükücü. Çalışkanlığın, uyumun ve zekanın doğurduğu altın çocuk Tolga! Tolga'yı şu anki Tolga yapan kendi azmi ve yanındakilerin desteğidir. Tolga örneğinde olduğu gibi doğru parçalar bir araya gelince her şey tamam oluyor. Geçtiğimiz sezonlardan beri kıyasıya eleştirdiğim Selçuk için de bu takım ciddi bir fırsat sunuyor. Hadi Selçuk, bu roket gibi ortasahada kap formayı, kapabiliyorsan!

***

Umarım Galatasaray hepimizi sevindirmeye devam eder ve özlenen günlerde buluşmaya devam ederiz, sarı-kırmızı yürekler olarak...

Bize düşüncelerimizi renktaşlarımızla paylaşma hakkı tanıyan Webaslan.com'a teşekkür eder, tüm vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı ve yakında idrak edecek olduğumuz mübarek kurban bayramını en içten dileklerimle kutlarım.

Yüreği sarı-kırmızıyla çarpan yüce taraftarımıza selam olsun!

Yücel Uğur Uçar