19
2016
Haklı çıktık. Mustafa Denizli hoca değil derken, aslında bir fikri değil bir ispatı söylemiştik. Yıllar önce amigo Orhan adlı tribün liderlerinden bir şahıs, Denizli’ye kafa atmıştı. Orhan abiye helal olsun diyorum şimdi… Yıllar önce görmüş Denizli’den hoca olmadığını…
Bitkin, yorgun, heyecansız, çaresiz, tek başına yapayalnız bir adam var Galatasaray kulübesinde… 4.5 milyon doları, bu çaresiz günlerde cebine koymuş, parayı kaptırmamak için istifa etmeyi değil kovulmayı bekleyen aşağılık bir adam var.
Galatasaray taraftarı da bileklik almak için canını dişine takmış. En fakiri bile GSstore’lere koşmuş. Yazıklar olsun.
Çözüm ağlayıp zırlamak değil, çözüm Denizli’den sonrasını planlamak. Denenmişi denemek anlamsız olur. O yüzde eksi bir yüzün gelmesi gereksiz olacaktır. Gerçekleri yazmak için, Terim’i geri getirelim de demeyeceğim. Çünkü hayal olur. 71 yaşında ki Lucescu’yu da emekli eden biz olmayalım. Hocalığı bıraktım diyen Gerets’e geri gitmeyelim. 48 yaşında ki Bülent Korkmaz’ı bir daha hoca yapmak için çalışmayalım. Hagi’yi getirip, Hagi’den tamamen soğumayalım. Hasan Şaş’a böyle bir zamanda sorumluluk verip, şimdiden geleceğini yok etmeyelim. Urfa’nın hocası Tugay’ı getirip, ufacık yerde yanmayalım.
Mantıklı olan boşta ki Ersun Yanal’ı getirmek diye düşünüyorum. Ersun hoca zaten ekibini çok doğru kurar. Çok deneyimli ve çok iyi futbol oynatan bir hoca. Türkiye de en iyi takım çalıştıran hoca diyor onu tanıyan herkes.. Milli takım geçmişinden, Fener şampiyonluğuna kadar biliyoruz ama daha önemli olan öldü denilen takımları alıp iddialı konumlara taşıması. Selçuk başta olmak üzere, bir çok Galatasaraylı futbolcu Hamza gidince o gelsin istedi. Ersun Yanal’ın gelmesi, moralleri de beraberinde getirecektir. Galatasaray dirilecektir. Adam çok profesyonel birisi. Denizli gibi ben fenerliyim, Beşiktaşlıyım, Galatasaraylıyım diye sayıklayacak kadar aşağılık biri değil. Çıkıp ben profesyonelim işimi yaparım diyecek kadar dürüst.
Hiç beklenmedik birkaç futbolcuyu sıkıntılı dönemlerde takıma adapte ederek, adeta bir transfer yapıyor. Bu yüzden mevcut tablo, Ersun Yanal’ı en doğru tercih olarak önümüze koyuyor. Ersun Yanal’ın çalıştırdığı takımlarda, futbolcuların %99’u hayatının en üst performansını ortaya koymuştur. Ersun Yanal’ın çalıştırdığı takımlar, ligin en çok koşan, en fazla pres yapan, en fazla top çalan, çok pozisyona giren, fazla pozisyon vermeyen takımıdır.
İngiltere koşu mesafeleri ile, Ersun Yanal’ın çalıştırdığı takımlarda ki koşu mesafeleri aşağı yukarı aynıdır. Cesur yürek lakabını almış, hücum ve önde futbol oynamayı oyun felsefesi haline getirmiş Ersun Yanal, Galatasaray’ı bu sıkıntılı günlerinde küllerinden tekrar doğuracak en makbul isimdir.
Ersun Yanal gibi boşta bir isim varken, boşu boşuna gidip yabancı hoca getirip, tazminat ödemeye çalışmak ise, aptallıktan başka bir şey değildir.
Ersun Yanal gelirse önümüzde ki sezon için hocanın adına, Galatasaray taraftarı olarak konuşabilir ve şu mesajı herkese verebiliriz; ‘‘Biz şampiyon olacağız. Diğer takımlar sıralamayı belirlesin.’’