Merhaba renktaşlarım..

  Öncelikle herkes Fatih Terim'in geleceği yönünde bir beklenti içerisinde. Euro 2016 sonrası Galatasaray'a gelecekmiş sözde. Söz konusu Galatasaray olunca gerisi teferruat olsa da bu yönetim olduğu sürece ben geleceğini düşünmüyorum. Kaldı ki Euro 2016 bittiğinde gelse bile piyasadaki sözleşmesi bitmiş ve kaliteli oyuncular çoktan başka takımlara imza atmış olacak, dolayısıyla istenilen kadro oluşturulamayacak, takım hakkında yeterli bilgi sahibi olunamayacak, oyuncuların gidecekler mi kalacaklar mı derken kafası karışacak. Yani o iş yaş. Hem de 2 yıl önce Fatih Hocanın Galatasaray'dan koparılışı ve sonrasındaki başarısızlıklar gibi şimdi de milli takım için böyle kaliteli ve genç bir jenerasyon oluşturulmuşken Fatih Hocanın oradan ayrılması bizi yine Andorra, Liechteinstein seviyelerine düşürür.

  Ben yerli hocaların hiçbirinin Galatasaray'ı sürekliliği olan başarıya ulaştırabileceğini düşünmüyorum, bunu yapabilecek 2 adam var biri milli takımda diğeri beşiktaşta. Dolayısıyla yabancı gelecekse bu Flores gibi hiçbir başarısı olmayan, iyi futbol aynatamayan gereksiz biri olmamalı. Oynattığı oyun, gençlere verdiği önem ve disiplini Sampaoli'yi bir adım öne çıkarıyor. Aylar önce Sampaoli hakkında ve oynattığı oyun hakkında detaylı bir analizi burada yazmıştım önceki yazılarımdan takip edebilirsiniz. Oynattığı aşırı tempolu oyun ve disiplini sayesinde gevşek Türk oyuncular tarafından sevilmeyebilir ama Şili milli takımına oynattığı oyunla herkesin takdirini kazanmış birini getirmek akıllıca olacaktır. Tuchel gibi bir hoca daha iyi uyum sağlayacak olsa da boşta öyle bir teknik adam yok şu an için.

  Ülkemizde gençlere verilmeyen değer nedeniyle her yıl potansiyeli olan onlarca genç 2. ligde, 3. ligde sürünmeye mahkum ediliyor. Orada kötü performans gösterince de iş bilmez yönetici bozuntuları ve yetersiz, beceriksiz teknik direktörler 'Bak ne kadar haklıyız iyi ki gönderdik' triplerine giriyorlar ama bu andavalların 'İyi futbol iyi oyuncuyla oynanır' sözünden haberleri olmadığı için kendilerini çok akıllı zannederek hala yöneticilik, hocalık yapmaya çalışıyorlar.

  Atletico Madrid'de 20 yaşındaki stoper Lucas Hernandes şampiyonlar liginde çeyrek finalde Barcelona'ya karşı 2 tane 90 dakika oynadı. Bu adam ne kadar iyi olursa olsun Barcelona'ya karşı Atletico değil de Deportivo ile oynasa bu kadar başarılı olabilir miydi? Sonuçta bu adam daha yeni yeni kendini göstermeye başlamış bir genç. Bu adam Türk olsa ve Galatasaray'da oynasa sizce Atletico maçında Hamzaoğlu bu çocuğu ilk 18'e alır mıydı? Sizce..

  Halilovic 16 yaşında şampiyonlar ligi maçı oynadı ama bizim ülkemizde 23 yaşındaki adam hala altyapıda oynuyor. Neden? Kimse ona güvenip de forma veremiyor, yemiyor çünkü. O çocuklar da forma bulabilmek için 3. lige gidiyor, oradaki beceriksizlerle de birşey yapamayınca unutulup gidiyor. Mertan Caner Öztürk'ü hatırlayanınız var mı? Benfica ile oynanan hazırlık maçında Capdevilla'yı madara etmişti. Hani nerde o çocuk? Niye daha fazla şans verilmedi? Niye 3. ligde sürünüyor. Mancini'nin kupa maçlarında sık sık oynattığı Emre Tosun ve Emre Can Coşkun'a Mancini sonrasında niye şans verilmedi? Podolski sakatlanmasa Sinan Gümüş diye bir değerimiz olur muydu? Servet ve Gökhan sakatlanmasa Semih Kaya diye bi oyuncunun varlığından haberimiz olacak mıydı? Sinan ve Semih şanslı olanlar. Niye bu şansları sadece sakatlıklar olduğunda verip sonra unutuyorlar.

  Altyapımızda ve kiralık verilen, bizi yıllarca taşıyacak kapasitede olan bir yığın genç var;

Emre Can Çoşkun, Emre Tosun, Burak Yılmaz, İbrahim Demirbağ, Doğancan Davas, Muhammet Yeşilyurt, Kerem Çalışkan ve daha sayamayacağım bir sürü genç.

  Volkan Pala'yı kadroya aldılar toplam 1 saat oynatmadılar, sonra da kendini geliştiremedi deyip gönderecekler. Hadi Volkan bir kaç kere kadroya bari girdi, Volkan'dan daha yetenekli ve daha golcü olan Kerem'e niye şans verilmedi, Yaşı 18 diye mi? Muhammet'e niye şans verilmedi, yaşı 17. İlla 22-23 yaşına mı gelmeli şans verilmesi için.

  'İyi futbol iyi oyuncuyla oynanır', 'Büyük maçları büyük oyuncular kazandırır'.. vs. Galatasaray'a ne kadar boş adam varsa doldurdular, siz bir iki maç dışında iyi futbol görebildiniz mi sezon başından beri. Küçülerek borç kapatamazsın, küçülürsen giderlerin gibi gelirlerin de küçülür, küçüldüğün yanına kar kalır. Fair Play'e uyabilmek için oyunculara ödenen paraları 65 milyon euroya çektin, ona rağmen sahada 65 milyon euroluk oyun ya da başarı görebildiniz mi sayın yönetici bozuntuları??.. Bu kadar zor durumdayken sen yine de oyunculara önceden taahhüt edilen rızıklarında indirime gitmeleri gerektiğini söyleyemiyorsan o koltukta ne işin var. Adam 4 senede 12 milyon euro rızık kazanmış ama karşılığında ne katkı vermiş? 3-5 kuruş..

  Herkes borç bıraktı diye Ünal başkanı suçluyor, yönetici bozuntuları o dönem harcanan paraları araştırmak için şirketlerle anlaşıyor ama hiçbiri kendi dönemlerindeki sportif başarısızlığı dillendirmiyor. Adama sormazlar mı geçen hafta kazandığın kupayı bile Ünal Aysal'ın aldığı oyuncularla oynayarak kazandın. Ünal Aysal başkanlığa gelirken borçları öderim, otel yaparım diyerek gelmedi ki. Tek bir mottosu vardı;

'Başarı, başarı, başarı!!'.

Adam sözünde durdu mu? Durdu.. Sen bugüne kadar hangi verdiğin sözü tuttun? Ünal başkanın tek hatası Fatih hocayı oynanan oyunlara inanarak, yönetimdeki hainlere inanarak göndermesiydi. Mali yönden de bir başarısızlık yok. Bütün borçlar döviz üzerinden ve adam başkanlığa geldiğinde kur farkı neydi, gittiğinde neydi iyi araştırılmalı, bu adam bu günleri önceden görerek borçları yeniden yapılandırdı ve büyük bir kısmını Türk lirasına çevirdi yoksa şimdi 2 milyar TL borçla uğraşıyordun Dursun Efendi. Ünal Aysal gibi bir başkanı bir daha zor buluruz benden söylemesi..

  Takımda büyük çaplı bir değişim şart, hepsi bir sezonda olmasa da 2 sene içinde takımdaki gereksizler ve birkaç abi dışındaki yaşlılardan kurtulmamız lazım. Tecrübe önemli ama dinamik bir takım olmak bence daha önemli, tecrübe nasıl olsa kazanılıyor. Eray, Tarık, Jose, Endoğan, Berk İsmail, Oğuzhan Kayar kiralık verilip Chedjou, Donk, Yasin, Olcan, Furkan, Sercan, satılmalı, Salih, Jem, Umut Gündoğan ve Umut Bulut'un sözleşmesi feshedilmeli. Emre ve Hamit zaten gitti. Sabri'yle ücretinde indirim yapılarak 1 yıl daha anlaşılabilir.

  Melo'nun geri dönmesi konusunda eskisi kadar istekli değilim, 33 yaşında ve eski temposundan uzak, çok iyi oyuncu olsa da takımdakiler de onun gelmesini istemiyorlar. Onun yerine 25-26 yaşında tempolu, yaratıcı, savaşçı birini alsak daha iyi. Öyle oyuncular da pahalı oluyorlar malesef.

 Teknik direktörle bir an önce anlaşıp bonservissiz oyuncuları kaçırmamak lazım.