Sevgili Galatasaray’lılar,

Tebrikler Terim ve onun Aslanları…

Benim 60 larda yeni yetme yıllarımda GS-FB arasındaki maç dengesini hiç unutmam, 79-69 bizim lehimize idi. Oysa bugün 20 puan gerideyiz.

Yani benim yaşam dönemimde Fener bizi 30 defa fazla yenmiş!

Bakın size aynı dönemin kupalarına ait ait bazı rakamlar derledim:

                           Av.kup.       Şamp.           T.Kupası         C.Başk.       Toplam

 Galatasaray            2               17                  14                 10                  43

 Fenerbahçe             -               17                    4                   6                  27

Görüldüğü gibi GS’ımız bu dönemde neresinden baksanız Fenerin üzerinde. Ama aynı dönemde 30 kez fazla yenilmiş. Bu normal mi? Tabii ki anormal. Bu dönemde kaybettiğimiz 2 Fener maçının birinde bir hakem rezilliği vardır. Bu oran Kadıköy maçlarında % 80 lere varmıştır. GS çok yıpratılmıştır hakem müessesesince. Bu saptamam ne yazık ki gerçektir.  Hiç unutmam galiba 80 lerde idi, bizim takım rakip ceza alanında sağ taraftan gole giderken çalınan bir düdükle aleyhimize penaltı verilmişti! Bu olayı geçtiğimiz yıllarda bir yazısında anlatmıştı Çilli Mehmet… Neler gördük biz…Her şey bir yana;

İki takımın gerçek ve 2011 itibariyle asla değişmeyecek, itiraz edilemeyecek  karşılaştırması yukarıdaki tablodur.

                                                       ………….

Malumunuz, “şike yasası” ilgili komisyondan, ardından da dün Genel Kurulda  virgülüne bile dokunmadan kabul edildi. Tabii ki, C.Başkanının yapabileceği bir şey yok bu aşamadan sonra.

Ben şahsen son dakikaya kadar AK parti grubunun kendi köklerinden gelen ve kendi seçtikleri; bugüne kadar her istedikleri yasayı harfiyen onaylıyan bir Cumhurbaşkanına  daha saygılı olacaklarını, onu böylesine çiğnemeyeceklerini ve bir orta yol arayışında olacaklarını sanmıştım ama yanıldığımı hayretle gördüm. Köşk-yürütme arası meğer sandığımız gibi değilmiş. Gerçi bu beni zerre ilgilendirmiyor.

Çok hazin ki, bu yeni ve şahsa özel düzenlemeye, tüm partiler balıklama atladılar. Tamamı bir oldu ve şikeciliğe ve şikecibaşına arka çıktılar. Tekil konuşuyorum, zira bu yasa değişikliği tamamen ve bir tek “Aziz Yıldırım” için yapılmıştır. Tüm partilerdeki Fenerbahçeli üyeler bir araya gelmiş ve takım kardeşliği sergilemişlerdir. Aylardır ağızlarda sakız gibi çiğnenen  yeni anayasa ile ilgili olarak bir araya gelip 2 satır konuşamamış vekillerimiz,  konu Aziz ve Şikebahçe olunca nasıl yekvücut olabildiklerini göstermişlerdir. Bu vekillerimiz Türkiye’nin değil, sanki Şikebahçe’nin milletvekili gibi bir duruş sergilemişlerdir.

Ben iddia ediyorum, Aziz değil de geri kalan 17 kulübün başkanlarının tamamı tutuklu olsaydı öyle bir ortak irade oluşturulamazdı. Sen ne büyükmüşsün be  Aziz…

Birkaç gün içinde “azizi kurtarma yasası” yürürlüğe girecek, aziz de  Cumhuriyet Tarihimizin bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdaki “özel yasa ile kurtarılmış” birkaç mümtaz kişisinden birisi olma şerefine nail olacak! 

Bu işler olurken iddianame de mahkemece beklenildiği gibi kabul edildi. İzlemeye başladık çarşaf çarşaf kimler neler yapmış…

Kulüpler Birliği toplandı, Feneri ve şikecileri nasıl kurtarırız toplantısı yaptı. MAA çıktı kürsüye, karşısındakileri “eşek” yerine koyan ünlü açıklamalarından bir demet daha sundu. Belgeler eline gelince etik kurulu çalıştıracakmış! Daha önce gelenler, kozmik odaya alınanlar,etik kurulca incelenenler ve bir rapor tanzim edilenler sanki belge değil de aşk romanı idi.

Siz UEFA; FİFA olsanız ne yaparsınız? Bir ülkede şakır şakır şike yapılıyor, dolarlar havalarda uçuşuyor, konuşmalar, görüntüler saptanmış,  ülkenin meclisi, futbol federasyonu suçluları koruma, kollama, cezalarını affetme, öteleme derdinde kıyasıya mücadele veriyor. Bir avuç polis ve adli merci uğraşıp didiniyor ki kanun hakimiyeti ve bir nizam kursunlar.

Söyleyin siz olsanız ne düşünür, ne yapardınız?

Bunlar futbolumuzun başına çuvalı geçirtmek üzereler ne yazık ki… Sonra da kına mı yakarlar, zil takıp oynarlar mı bilemem. 

Benim asıl merak ettiğim, eğer Aziz bu yasa ile tahliye olabilirse insan içine nasıl çıkacak? insanların yüzüne nasıl bakacak? O bir şike sanığı… İnsanları ve özellikle spor dünyasını dolandırmakla suçlanıyor. Saptanmış deliller, kayıtlar var.

Acaba yine hiçbirşey olmamış gibi muteber insan statüsünde mi dolaşacak, yoksa köyüne çekilip inziva mı yapacak. En merak ettiğim konu şahsen bu.

Yeni yasa bile ona artık kulüp ve yöneticilik kapılarını kapatıyor ama, belli mi olur ki belki onun da bir formülünü bulur. Yasa bir daha elden geçirilir gerekirse. Aziz derler ona!

Ben adil yargılamanın bir an önce başlamasını bekliyorum.

Şike varsa en ağır şekilde cezalandırılması, yoksa da kimsenin günahının

alınmaması dileğimdir.  Hayırlısı ne ise o olsun ülkemiz futbolu için.

                                                           …………..

Şikesiz konuşamaz, yazamaz oldum. Galiba benim de kimyam bozuldu. Üstelik zaferle geçen bir maçın haftasında.

Önceki  geceki damaklarda tad bırakan lezzetteki maçın “yeniden doğuş”un habercisi olmasını, bunu Trabzon zaferinin izlemesini diliyorum. İnşallah takımımız bundan böyle artan bir ivmeyle başarı ufuklarına yeniden yelken açacak.

Tanrı futbolumuzu ve Galatasaray’ımızı şikeden ve şikecilerden korusun.

Hepinize saygı ve sevgilerimi iletiyorum.