14
2016
Dün bu senenin kötü gidişatına ekleyeceğimiz bir halka daha oluştu. Tam 9 haftadır deplasman galibiyeti alamayan bir takımdan bahsediyoruz maalesef. Bunun değişmesi için hiçkimsenin gayret göstermemesi de cabası tabi.
Neredeyse İstiklal Marşı okunurken gol yiyoruz ve maça 1-0 geride başlıyoruz. Rakiplerimiz biraz akıllı olup daha fazlasını arasalar eminim ki bu oyuncu güruhuna karşı çok farklı skorlar elde ederler ama takımın ismi ve formasını ağırlığı buna engel oluyor sanırım.
Orhan Hoca iyi niyetli temiz bir Gslı belli ama sanırım teknik direktör olamayacak çünkü 3 maçta yaptığı değişiklikler ile bu işi kıvıramayacağını çok belli ediyor. Dün Bilal’i çıkarması, geçen maçta Tarık’ı kurtarıcı diye oyuna alması vs derken kendi geleceğine dair bir ümit de vermedi maalesef. Orta saha üstünlüğü bal yapmayan arı misali de olsa bizdeyken Bilal’i alıp Chedjou’yu oyuna sokması çok garip. Chedjou sakat değilse neden canlı bomba Semih ve istikrarsız Denayer’in yerine oynamıyor. Ayrıca şu oyuncuların kendi mevkileri dışında oynaması mevzusu Gsda çok abartılıyor. Chedjou’nun hangi istatistiği bu değişimin tekrar edilmesine vesile oluyor anlayamıyorum. Donk’u da herkesin liberoda düşünüp asıl mevkisi olan stoperde hiç denememesi de yine gariplik silsilesi.
Gol atmasını bekledeğimiz oyuncular kaleye bir şut dahi çekemediler. Umut’u anlıyoruz beceriksiz ama Podolski’nin de bu kadar kayıp olması, bir şut dahi çekememesini bırakın kaptırdığı toplarla yaşanan tehlikeleri geçen maçlarda da yaşamıştık. Her an gol atma potansiyeline sahip diye aslında 1 kişi eksik oynuyoruz, ha bir de Umut kadroda olunca zaten 10 kişi başlamış olduğumuzu da bir kenara koyalım.
Taraftar kaybetse de hırslı futbolcular, tekmeye kafa atılan fedakarlıklar, gol atmak için çabalamalar görmek ister. Bu izlenemi verirseniz ıslıktan da kurtulursunuz fakat GS takımı bırakın bu tepki çekmeyi kendilerine prim getirecek galibiyetlerden bile vazgeçmiş durumda. Mart ayında henüz galibiyetimiz yok. Şubat’ta kupayı saymazsak 7 kişi kalmış bir Trabzon galibiyeti dışında yine galibiyetimiz yok. Koskoca 1,5 ay boyunca 1 tane galibiyet alan takımın oyuncuları büyük takım oyuncusu değildir. Maalesef içlerinde potansiyel olduğu halde oynamayan, gruplaşma dedikodularına, birbirlerine selam bile vermiyorlar ithamlarına sesleri bile çıkmıyor.
Bu takımın büyük bir değişime ihtiyacı var ama mevcut yönetim bu değişikliği yapacağı için içimiz ferahlamıyor. Takımın 10 tane ilk 11 oyuncusuna ihtiyacı var çünkü. Gidip yine saçma sapan transferler yapılacağı beklentisi karamsarlığa meyilli kalplerimizi biraz daha ümitsizleştiriyor. Yaprak dökümü mü olacak budama mı bilmiyorum ama bu işi ehil insanlar yapmalı. Geçmiş yönetimlerden hiçbirini istemiyoruz, 1-2 senelik değil 10 senelik bir planlamaya ihtiyaç var. Takım bu halde olmasın biz katlanırız şampiyon olmamaya, Avrupa’ya gitmemeye 1-2 sene ama düzelme ümidi versin hiç olmazsa.
Selamlar...