13
2017
GS’da teknik adam olmak her futbolu bitirip de bu işi yapanın hayali iken, bu zirveyi ucuz bir şekilde hiçbir tecrübesi olmayan bir adama emanet etmek zaten intihar ile eşdeğerdi. GS’ın adıyla aldığı kupalar bir anda ellerine tutuşturuldu ve altın tepside ikramlar yapıldı. Tüm oyuncuların sevdiği bir adam oldu çünkü oyuncular ellerine alabildikleri teknik adamları severler. Dünyada hoca kalmamış gibi altyapı için getirilen adam bir anda 25 milyon taraftarın hayallerini süsleyen şampiyonluk, Avrupa kupalarında başarı gibi çetin yolların şoförlüğü verildi. GS 1. Ligde oynuyor olsaydı tamam derdik ama Allah’ın hiçbir kulunun takımının başına getirmeyeceği bir insana takım emanet etmek ne demek.
Anlamıyorum zaten çoğu şeyi. Avrupa’da şampiyonlar liginde başarı hedeflenir ama gidip olabilecek en tecrübesiz adam takımın başına getirildiği gibi bilmem hangi kulübün oynatmadığı oyunculara talip olunur alınamaz ve TR liglerinde hak etmeyen oyunculara milyonlar dökülür saçılır. Ligimizde daha iyi oyuncular daha az para alırken sırf Gsda oynuyor diye hasbelkader futbolcu olmuş insanlar bile milyonluk arabalara biner, evlerde oturur ve asgari ücretine rağmen bilet alıp maça gelmiş insanları üzer, hayallarini yıkar, kalplerini kırar.
Yanlış yönetimler nedeniyle günübirlik başarılar ile kandırılmış insanlar gerçeği gördüklerinde ellerinde yapabilecekleri çok az şey kalmıştır. Kime ve neye isyan edeceğiz ki? Riekerink gitsin diyoruz doğal olarak gitsin ama bu yönetim gidip de gerçekten layık olan bir adam getirebilecek mi takımın başına. Cevap, hayır. Bir çok insan belki bu adamdan kurtulalım da ne olursa olsun düşüncesinde ama ben mevcut yönetimin yine doğru karar veremeyeceğini düşünüyorum. Misa, gelecek kişilerde adı geçen Hasan Şaş’ın da Raşit Çetiner’in de hangi başarıları onları GS teknik adamı yapmaya yetiyor. Yerli bir teknik adamla başarı sağlayıp istikrar yakalamak için ya hocanın kendini zaten ispat etmiş olması gerekir ki o bile yeterli olmadı (Denizli) ya da kadrodaki oyunculardan futbolculuğu döneminde çok daha iyi bir seviyede futbol oynamış olması gerekir.
Düşündükçe kahroluyorum. Tüm takımlar puan kaybetmişken sen nasıl olur da evinde Kayseri’ye yenilirsin. Büyükler kendi stadlarını diğer takımlara dar ederken biz maşallah gelen gideni 2 gol hediye ederek gönderiyoruz. Gol atmakta bile zorlandığı bir dönemde Trabzon yenilgisi, şampiyonluk yolundaki rakibimiz Başakşahir’e yenilmek ve 80. Dakikaya kadar gol pozisyonumuzun bile olmadığı bir Kayseri yenilgisi. Demiştim zaten hafif iyi oynayan takımlara karşı galip gelme şansımız yok. Hele Sneijder yokken hiç yok. Bu takımın yıllardır belli başlı zaafları var ve her hoca 1 tanesine odaklanıp çözse şimdi Şampiyonlar ligindeki rakibimiz analiz ediyor olurduk ama biz önümüzdeki hafta Çaykur Rize’yi nasıl yeneceğiz endişesi taşıyoruz.
Sol beke milyonlar döküldü, oraya harcanan paralarla 2. Boğaz tüp geçidi yapılırdı ama gel gör ki halen Sabri oynuyor ve koridor gibi kullanılıyor.
Defansa müzmin sakat Serdar alınıyor, yetmiyor Ahmet alınıyor ama oynadığı her maçta gol yeme garantili Semih oynuyor hem de Chedjou da ilk 18de iken. Adam tutma yeteneği de, topa vuruş becerisi de eksik Semih canlı bomba gibi. Verilen paralarla 1 tane Ujfalusi, bir tane Popescu çok rahat alınır kalan para ile de stadın üstü kapanırdı.
Orta saha da alıp götüren, topu oyuna sokan oyuncu eksikken; biz sadece koştuğu için Tolga’ya, yan ve geri pas versin diye Selçuk’a milyonlar döktüğümüz gibi gittiğinde takımının neredeyse lokum dağıttığı De Jong’u da alıyoruz, para saçıyoruz para. 65 milyon euro bütçe sınırı koymuş Uefa ve hiç haketmeyen oyunculara vermek zorunda kalıyoruz.
İyi izleyin lütfen sonraki maçları biz taç atışı kullanmayı bile bilmiyoruz ve yeni değil, yıllardır öyle. Kornerden gol yemek alışkanlık oldu zaten, yemeden duramıyoruz. Bizimkiler korner atıldığında sabit kalıp top beklerken, rakip hareket ederek sadece topa dokunuyor ve aval aval izliyoruz. Hadi bir tane yediniz 2.ciyi yemeyin bari. Vallahi millet dalga geçer, geçiyor da.
Oyunculara “Sneijder yokken bu takım galip gelemiyor” diyorlar diyen adam olmadığı gibi bu lafı duyup da yüzü kızaran bir oyuncu da yok. Sneijder canı istediğinde oynuyor olsa da maalesef o yokken takım 1 kişi değil 3 kişi eksik oynuyor.
Sol kanatta Bruma var, Yasin var ama gidip bir de Rodriges alıyoruz. Tamam iyi oyuncu eywallah da sağ kanatta adam gibi oynayan bir oyuncu yok. Yine sağ kanatta en iyi oynayan Yasin ama Riekerink defans da alsa, hücumcu da alsa ilk Yasin’i çıkarıyor çünkü bilmiyor. Yasin’i çıkarınca taraftar tepki vermiyor ayrıca.
Yazık oluyor bu takıma. Türkiye liglerindeki takımlar karşısında aciz olmayacak bir kadromuz var ama gel gör ki bunu lezzetli bir karışım yapıp önümüze sürecek adam yok.
Allah bize sabır, yöneticilerimize de idrak versin.
Selamlar...