08
2019
NEYİNE BÜYÜKLÜK?
Sözlük anlamıyla ‘yalaka’ ‘dalkavuk, arsız, sırnaşık’ demek. Böylelerinin yaptığına da ‘yalakalık’ deniyor.
Yalaka ile bu eylemi yerine getiren yalakalar sanırım en çok siyaset ile futbol sahnesinde göze çarpıyor.
Siyasette de olsa sporda da olsa bir yalakanın temel amacı, kişisel çıkarları doğrultusunda hareket etmesidir. Bunu yaparken de insanlıktan çıkar, her türlü soytarılık için yüzlerce, binlerce takla atarlar. Bunun spordaki, daha doğrusu futboldaki son örneği Evkur Yeni Malatyaspor'dan Fenerbahçe'ye transfer olan Sadık Çiftpınar oldu. Geçen yıllarda eski takımında oynarken alt yapısının Galatasaray olduğunu öğrenmiştim. Şimdi bakın haliyle yeni kulübüne kendini ezilmeden, geçmişine dolaylı olarak atıfta bulunulmasının hemen önüne geçebilmek, zor da olsa bir şekilde kendini yeni kulübüne kabul ettirmek zorunda. Yoksa başarısız olduğu anda bunun gibiler çok iyi bilirler ki geçmişi ortaya konur ve dışlanmaya uygun duruma gelir. Peki ne diyor Sadık bakalım:
Serdar Aziz’e cuma günü yapılan sözde imza töreninde soruyor:
“Bursaspor ve Galatasaray gibi büyük camialarda mücadele ettin. Şimdi çok daha büyük bir camiadasın, Fenerbahçe’desin? Serdar da bunun kadar yalakalığa girmeden “Tabi ki burası başka bir kulüp, İlk günden beri hissediyorsun. Fenerbahçe’nin büyüklüğü tartışılmaz. Sahaya çıkınca daha iyi göreceğim.”
Bunlar, yalakalığın beslediği, fanatik taraftarlarının tam da ağızlarına layık, tüm başarısızlıklarını başarıymış gibi kabullenen ruhlarına hitap eden sözler.
Şöyle bir düşündüm ve merak ettim. Taraftar sayısı başta olmak üzere, başlarının üstünde kesin bir kılıç gibi duran UEFA KUPASI ve SÜPER KUPA başta olmak üzere, dört (****) yıldız başta olmak üzere, en fazla Türkiye Kupası şampiyonluğu başta olmak üzere, kısacası hemen her konuda GALATASARAY'dan ileride hiçbir başarısı olmayan Fenerbahçe için yalakalığa soyunmuşlara ne demeli?
En iyisi mi sürekli büyüklük bizde kalsın, susmalı...
Ancak böylelerine yine de bir çift son sözüm olacak:
“Öyle ben büyüğüm demekle büyük olunmuyor beyler, bunu aklınıza iyi sokun!”