04
2013
Galatasarayımız birkaç yıllık beklemenin ardından ait olduğu yere, yani Şampiyonlar Ligi’ne ayak basmanın haklı gururunu hem yaşadı hem de bu büyük camiasına yaşattı. Binlerce kez teşekkürler. Önceki akşamki maçın ardından tur şansımız kâğıt üzerinde oransal olarak çok düşük olsa da bu oranı iki takımın (Real Madrid-Galatasaray) oyuncu kapasitesi ve buna ek olarak son oynanan maçtaki masabaşı, isimsiz hakem faciasından sonra neredeyse yok denecek bir oran olduğunu belirtebiliriz. Kura çekimlerinde bazı kesimlerin öne sürdüğü gibi soğuk top sıcak top öne sürümlerine şimdi daha çok inanmaya başladım. Çünkü futbolda milli takımlar düzeyindeki karşılaşmalar dışında (Dünya Kupası-Avrupa Şampiyonası) Avrupa’nın en büyük organizasyonuna yalnızca futbol gözlüğüyle bakacak olursak hepimizin yanıldığını görürüz. Lütfen yıllar önce Galatasaray’ın Manchester United’i elemesiyle UEFA’nın sistem değişikliğine gittiğini unutmayınız. Durum böyle olunca UEFA’nın özellikle Şampiyonlar Ligi finalinde dünyanın en büyük kulüplerine final oynatma gayreti, girişimi ve de büyük hevesi yadsınamaz bir gerçek olarak karşımıza çıkacaktır. Bu bağlamda bizim gibi ikinci planda kalan takımlara ancak belirli bir noktaya kadar piyon olmak dışında başka bir gözle bakılamaz. Şu anda iddia ediyorum ve kalıbımı basıyorum ki yarı final kura çekinimde büyük olasılıkla Real Madrid-Barcelona-Bayern Münih ve Borissa Dortmund yer alacak ve real Madrid ile Barcelona kesinlikle yarı finalde karşılaştırılmayacak. Çünkü bu dünyada kurulu düzen, büyüklerin istediği düzen bu. Olaya yalnızca futbol şöleni olarak bakmanın yanlış olduğunu belirtiyor ve dönen paraların hiç de azımsanamayacak boyutlara geldiğini buradan bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Galatasarayımızın Şampiyonlar Ligi’nde elbette gücü belli. Ancak bu güçlerin boyutunun neresinde olması gerektiği konusunda büyük kulüplerin, federasyonun ve futbol camiasının takım ayrımı yapmaksızın oturup düşünmeleri gerekiyor. Bizim hedefimiz ne? Hedef Süper Lig ise amenna. Yok hedef Avrupa’da istenilen başarıyı yakalamak ise futbolumuzda bazı atılımların ve yatırımların desteklenmesi gerekiyor. Zaten yıllardır Milli Takım’ın durumu ortada, buna bir de Avrupa Kupaları’nda mücadele eden takımları ekleyecek olursak o zaman ligde kimin kaç kere şampiyon olduğu, kimin kimi yendiği, yenildiği beni çok fazla ilgilendirmiyor. Annemizin liginde güzel güzel birbirimizi yemeye devam edelim. Bu bağlamda bizi Avrupa’da temsil edecek takımların üst hedefi ancak UEFA Avrupa Ligi olacaktır. Bu lig ancak bizim büyükler olarak nitelendirdiğimiz takımları kaldırabilir.
Ben Galatasaray’ın Real Madrid’e yenildiğine üzülmüyorum ancak ne kadar iyi niyetle ve özveriyle mücadele etmiş olsa da kapasite dev takımlar karşısında belli bir yere kadar. Eğer hedef yalnızca takımlarımızın isimleri değil, Türk’ün ve Türkiye’nin adını duyurmaksa ve bu güzel ülkeyi tanıtmaksa yanlışlara birlikte dur demeliyiz. Burada birlik olamıyorsak o zaman İspanyol gazetelerinin birinde Galatasarayımız için yer alan “Küçük takım” ifadesini, yediğimiz ikinci golden sonra da İngilizlerin “2-0 Hindi rosto” söylemlerini ve dolayısıyla sevinçlerini yutmak zorundayız. İspanyol basını Galatasarayımızı, Mourinho üzerinden sürekli çok güçlü, çok ciddiye alınması gereken bir rakip olarak göstererek kendi takımlarının iyi biçimde bu son maça motivesine yardımcı oldular. Başardılar da… Sonuçta maçı 3-0 alınca da bu söylemlerle haklı olarak borularını öttürüyorlar.
Bir de maçta hiçbir varlık gösteremeyen Snejder’in bir gün önceki “İlerlemek için bazen bir geri adım atmak gerekir” ben bir Galatarasay taraftarı olarak kabul etmem kesinlikle olası değil. Sen bize gelmek için bin bir naz edeceksin, o kadar parayı alacaksın sonra da senden beklentilerin çok ama çok uzağında kalacaksın ve bu sözleri söyleyeceksin, Yakışmaz efendi, yakışmaz. Ben ve benim gibi birçok taraftar bunu kabul edemez.
Yine de her şeye karşın bu sezon, geç başladığınız Şampiyonlar Ligi’nde bizlere çok güzel anlar yaşattınız, Teşekkürler hepinize. Gelecek yıl çok kaliteli bir iki oyuncu takviyesiyle daha başarılı olacağımızı düşünüyorum ve şampiyonluk yolunda başarılar diliyorum.