Şu "evin" haline yakından bir bakalım;

Mutfak lavabosu tıkalı, lavabodan taşan pis sular kabın-kacağın her yerine bulaşmış, mutfağa girilecek gibi değil! Oturma odasının tavanı çökmüş, her yer toz-duman! Hacze gelen memur, salondaki LED Tvyi de kayıtlara geçiyor. Son değerli şey de evi terk ediyor böylece! Fosseptik çoktan patlamış, ortalığı b.k götürüyor...

Şimdi gelin ve böylesi bir manzarada iç açıcı bir kare bulun!

Çekilen bu fotoğrafa yansıyan şey, "bu ülke sporunun içine düşürüldüğü felaket tablosunun" ta kendisidir!

Şimdilik, yalnızca futbolun yangını gibi görünse de, çok kısa bir sürede, bütün diğer branşları da sarıp sarmalayacağı kesin "söndürülemez bir yangındır" bu...

Günü kurtarmak ve eyyam ile ömür tüketen yöneticilerin, Türk Sporunu "akıllarından büyük tutkuları" ile içine sürükledikleri bu yangının vebali, yalnızca onların boynunda da değildir elbette...

Bu yangın;

yakıtının, kendilerini taraftar temsilcisi noktasına konuşlandırmış, "yönetici ağzıyla kuş tutan", "menfaatperest taraftar oluşumlarınca" tedarik edildiği,

görmedik, duymadık, bilmiyoruz "üç maymun medyasının"tıknefes, harıl-harıl körüklediği

ve bütün bu tiyatronun sergilendiği sahnenin sahibi olan "federasyonların" -en ruh karartıcı psikopatlara taş çıkartırcasına- güle oynaya üstüne benzin döktüğü

"ŞİZOFREN" bir yangındır...

Bu ülkenin en büyük felaketi, son yüz yıldır her şeyi dışarıda arıyor olmasıdır...

Ve bu boşuna gayretlerinin neticesinde, İlim ve fende geride kaldığı yetmezmiş gibi, bir zamanlar savunucusu olduğu "ahlak, adalet ve namus" gibi kavramların içini doldurma noktasında da, en nihayet çağdaş uygarlığın en az "ELLİ YIL" gerisine düşmüştür!

Bu ülkede, "yalnızca kendi halkına saygıdan dolayı" atılmış ileriye doğru bir tek adım göremezsiniz!

İleriye doğru adımlar, hep "onlar" istiyor diye ve hep "onların" bir parçası olmak için,

"istemeye-istemeye, lutfederek!" atılır...

Bu acınacak haliyle de, "KENDİSİNE SAYGISI OLMAYAN" bir ülkedir burası!

Kendisini var eden değerlere sırtını dönmüş, "KÖRLER VE SAĞIRLARIN" ülkesidir!

Üst kattaki yangına aldırmadan, alt katta el çırpan "AYMAZLARIN" ülkesidir burası!

Burası Beşyüzbin fırsatçı ve torpilli aptalın "BAŞ", geriye kalan milyonlarca AKILLININ ise "AYAK" olduğu bir ülkedir!

İçinde can çekişen, "kendi öz canıyken" arkasındaki ambulansa yol vermeyen "KENDİNDEN GEÇMİŞ MAGANDALARIN" ülkesidir burası!

Kendi evini yakıp ateşinde "Hıdrellez" kutlayan "MORONLARIN" ülkesidir!

Burası sözün bittiği, yumrukların, yani "GÜCÜN" konuştuğu, "GÜCE TAPANLARIN" ülkesidir!

Akıl, bu ülkede "bulunmaz bir Hint malıdır! Kaf dağından, Çin'den, taaa Maçin'den gelir..." (Necip Fazıl Kısakürek)

Sayelerinde artık, namus da bu ülkede bulunmaz bir Hint malıdır... Ahlak da, adalet de!

Elin ahlakı ile namuslu olmak mümkün mü?

Bu ayıp bu ülkeye "kaç yüz yıl" yeter!?

UEFA karar verecek, hak yerini bulacak ve sporun namusu kurtulacak öyle mi?!

Peki bu ülke, kendi kokmuş pisliğinde, kendi sarhoş kusmuğunda boğulmaktan ne zaman kurtulacak?

Bir kez de kendimiz için ahlaklı olsak ya!

Bir kez de kendimize saygımızdan, gerçeklerle yüzleşsek...

Bir kez de "onlar" demeden ve istediler diye değil, biz istediğimiz için ve "kendi onurumuz" adına temizlensek ya!

Diyelim ki; UEFA da "ne haliniz varsa görün" dedi ve karışmadı namussuzluğumuza!

İçimiz rahat mı edecek böylece?

Böylece "tertemiz mişiz" gibi yapabilecek miyiz? Konu kapanacak mı?

Ne yani, gıkınız çıkmayacak, mutlu mu olacaksınız böylece?

"Başkalarının duvarına" toslamayacağınızı bildiğiniz şeylerde, "sizin namusunuza" nasıl inanacağız öyleyse!

Söyleyin, eğer sonunda "dönecek bir Bağdat" yoksa, "yaptığınız yanlış hesapların" çetelesini kim tutacak?

Bu hamaset işi değil! Temiz ve dürüstçe oynanması gereken bir "oyundan" bahsediyoruz!

Bir "OYUNDAN!"...

Bir oyunda bile dürüst ve adil olamayanların başka hangi işlerde dürüst ve adil olması beklenebilir?

Bir insanın dürüstlüğü ve namusu, en çok da en basit fiiller de anlaşılırken üstelik!

AİHM var diye "İNSAN" olmak, UEFA var diye "DÜRÜST VE ADİL OYUNA" inanmak istemiyoruz biz!

AİHM'İN de canı cehenneme UEFA'NIN da!

Biz, bu ülkenin "HER BİRİ EŞİT" vatandaşları olduğumuz için "BU SAYGIYI" görmek ve bu ülkenin "HER BİRİ EŞİT" vatandaşları olduğumuz için "İNSAN" yerine konmak istiyoruz!


Çok mu?

Çoksa;

Bize "ÇOK" gördüğünüz şey, size  "HARAM" olsun o halde!