Makale Yaz
Bu haberi yazdır
EĞİL! YOKSA VURULURSUN!
 Nis
09
 2013

Bugünkü çok önemli karşılaşmanın öncesinde bütün bu olup bitenlere farklı bir pencereden bakmaya çalışacağım.

3 Temmuz sürecinin ardından Şampiyonlar Ligine alınmayan Fenerbahçe’ye UEFA nezdinde bir diyet ödendiğinin bilincinde olacak kadar kafamız basıyor çok şükür! 

Bu tuzaklara düşecek değiliz! Bu tuzakları daha kurgulanmadan önce anlayabilecek kadar uzun bir süredir bu ülke vatandaşıyız! Yapılmak istenen şeyin farkındayız ve bu işin içinde, TC Hükümetinin de yer aldığını biliyoruz!

Bir yandan, inanılmaz bir şekilde bir takımını doğradıkları ülkenin diğer bir takımını çeke çeke finale taşıyanlar düne kadar Türk adını duyduklarında tüyleri diken diken olanlar değil mi? Peki bugün ne oldu da Fenerbahçeyi bu kadar sevip kollamaya başladılar!

Çektikleri kuralara ve oynadıkları maçlara bir bakalım. Kendi taraftarlarının da anlamadığı bir şekilde maç kazanıp tur geçen bu futbol fakiri takımda değişen ne oldu! Oynadıkları oyun ortada! Bu oyunla değil uefada Türkiye Liginde bile galibiyet almaları mucizelere bağlı bir takımdan basediyoruz! İşte gözlerimiz bizi yanıltmıyor, en son oynadıkları Orduspor maçına bakalım ne demek istediğimiz anlaşılır. Maçın ilk 20 dakikasında kalesinde en az 3 gol görmesi gereken takım mucize kabilinden maçı 2-0 kazanıyor. Peki Hasan Kabzeye yapılan hareketin Danynin yaptığından farkı neydi! Fazlası vardı eksiği yoktu! Versene penaltıyı, çıkarsana kırmızıyı! Veremezsin ve çıkaramazsın!

Antalya, Mersin, Bursa maçları bundan farklı değildi ki!

Futbol seviyesi olarak bu bahsettiğim durumdaki bir takımın da, uefada aldığı bu mesafe bize inandırıcı gelmiyor! Bunun iki yıl öncesinin diyeti olduğuna inanmamamız için bir tek sebep de gösteremezsiniz! Bir adım daha ileri gidip bugün şunu söylüyorum; temyiz hükümetten aldığı talimatla bütün kararları bozacak!

Evet! Hayatında verdiği hiçbir karar temyizden dönmemiş hakimin, bu kararı temyizde bozulacak! Bunu bugünden görebiliyor olmanın verdiği cesaretle yazıyorum bütün bunları…

Eğil! Yoksa vurulursun!

Minareyi çalıp kılıfını da hazırlayanlar elbette uefa nezdinde de tutukları takımın zor duruma düşmesine mani olacak şekilde her durumu ayarlamaktan çekinmeyeceklerdir. Düşünsenize aksi bir durumda yani temyizin durumu onaylaması ve fenerin mecburen şikeci olarak tescillenmesi durumunda geriye dönük olarak ne kadar çok sorun yaşanacak!

Buyrun altaltta sıralayalım;

- Trabzonspora 2011 yılının kupası iade edilecek! Ve sıralama değişeceği için avrupa kupalarına gitmeye aslında hak kazanmış ama gidememiş takımların ciddi tazminat hakları doğacak!

-Geçen sezon aldıkları Türkiye kupası, bulundukları konum itibari ile girdikleri torba değişeceği için iade edilecek! Kupada eledikleri bütün takımların tazminat hakkı doğacak!

-Bugüne kadar bu ligde oldukları için oynadıkları bütün maçlar, rakip takım lehine 3-0 hükmen tescil edilecek!

-Ve en önemlisi bugüne kadar uefa da oynadıkları bütün maçlar da aynı şekilde tescil edilecek. Tur kaybeden bütün takımların tazminat hakkı doğacak!

Bu durumda ortada fenerbahçe kulübü diye bir şey kalır mı?

UEFA geriye dönük olarak bir çok kulübü karşsına alacak bir süreci başına bela eder mi? Böyle bir riski hangi kurum göze alır!

Bu kadarı fenerbahçenin aklanması için yeterli değil mi, yoksa daha sayalım mı!

Evet bugün hala saf saf uefadan gelecek şike cezası bekleyen sporseverlere buradan bu kötü haberi veriyor olmak beni de üzüyor ama maalesef sonuç budur!

O halde adamların Şampiyonlar Ligine katılamadığı için uğradığı maduriyet de giderilmeli! Bu mağduriyetin giderilmesi üst başlığının altında Galatasaray’ın derhal bertaraf edilmesi mevzusu da var!

İşte açıkça görüldüğü üzere süreç fenerbahçenin cezalandırılacağı değil ödüllendirileceği bir boyuta taşınmıştır! Belli ki bu kulübün lobi gücü ve etkinliği bizim sandığımızdan çok daha büyük ya da belki daha doğru bir deyişle çetenin gücü sanılandan kat kat fazla!

Yahu kardeşim siz iftira atmadınız tamam, mahkeme yargıladı tamam ama alın işte UEFA’da bir şey yapmadı! “Demek ki bu takıma komplo kurulmuş” şeklinde düşünen masum köylünün bu durumda ne suçu var!

Bütün bunlara bakıp aksini söyleyebilir misiniz;  Fenerbahçe gerçekten mağdur edilmişitir! Şimdi geriye o halde, bu mağduriyetin burada da giderilmesi meselesi kalıyor!

İşte iki takımın oynadığı maçlar ve olanlar ortada!

Biz türkiye liginde yıllardır olan bitene zaten çok aşinayız da bu kez işin içine UEFA’yı da katabilmiş olmaları şapka çıkartılacak cinsten!

İşte iki takımın Avrupa’da oynadıkları maçlar da ortada!

Real madrid karşısında turu çalınan takımın hocasını, “taktik ve teknik anlamda eleştirme cüretini gösteren kafayı yemiş bir taraftarlık anlayışına” bütün bunlar az bile bana kalırsa!

Düşünebiliyor musunuz, barnebauda 90 bin kişinin önünde bir takımın emeği göz göre göre çalınıyor ve bütün bunlar sanki hiç olmamış gibi takımın oyunu sorgulanıyor! Herzaman iyi oynayan takım mı kazanıyor futbolda! Kaldı ki istatistiklere yansıyan sonuca göre maçın galibi Galatasaray! Realin sahasında topla yüzde elliyediye kırküç oranında fazla oynamış ve ondan daha fazla faul ve korner kullanmış bir takımdan bahsediyoruz! Ve bu takımın 2 tane de net penaltısı verilmemiş! Eee daha ne olacaktı!

Bütün bunları görmemezlikten gelerek, mevcut tablonun açıkça “Galatasarayın lehine olmasını” içine sindiremeyen yorumcu kılıklı kıskanç hainlerin “Real aslında maça tam asılmadı” limanına sığınmaları ise tam manası ile açık bir şerefsizliktir!

Real maça asılmadığı için mou 4. gol kaçarken sağı solu tekmeliyordu kulübede! Ve o kadar küçümsüyorlardı ki Galatasaray’ı, Samiyende oynayacakları maçta, en golcü oyuncusunun da işini sırf bu yüzden bitiriverdiler!

İşte bu tablo Terim’in bahsettiği itibarsızlaştırma operasyonunun ta kendisidir!

Galatasaray Şampiyonlar Liginde yarı final için oynarken, o maçı yorumlayan, ekranlarındaki bütün yorumcuların fenerbahçeli olması için ne diyorsunuz peki! Meftunu oldukları takımın, Real karşısında bunun onda biri bir cesaretle futbol oynayabilmesi için neler vermezlerdi kimbilir!

Onları asıl kahreden şey, bu takımın taraftarlarının asıl çekirdeğinin tura olan inancını yitirmemiş olması… Hala Terim’e ve bu takımın köklerine güvenen bu taraftar kitlesinden nefret ettiklerini de biliyoruz!

Bu asıl taraftar profilinin, “bugün bu turun geçilebileceğine olan inancı” onların aslında “kaybediyor olduğunun” da açık göstergesidir!

Evet bugün belki yine yenilecek Galatasaray…  

ilk maçın skorunu lehine çevirmek için oynayacağından şüphe etmediğimiz için belki de farklı yenilecek ama deneyecek!

Vurulacağını bilse bile, asla eğilmeyecek!

Galatasaray ruhu ile adam gibi korkmadan, 3-0 a aldırmadan erkek gibi kendisine yakışan şekilde oynayacak ve yine ekranlarda bazı ahlak fukaraları, çıkıp ahkam kesecek zavallıca bir mutlulukla, kendi kafalarına göre, harcanan emekleri ve sarfedilen eforu küçümseyecek!

Ama bir gün, o kupayı da bu ülkeye yine TERİM önderliğindeki GALATASARAY’IN  getirdiğini görmeden de ölmeyecekler!

Göreceksiniz…

 

 

 





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2015
 
Mayıs (1)
  2014
  2013
  2012
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...