Gerçek o ki Türkiye'de oyuncu yetişmiyor ama bunun sebebi kesinlikle yabancı kontenjanının fazlalığı değildir. Türkiye'de alt yapılar rezil durumda. Kurumsallıktan uzak yönetilen takımlarımızda alt yapılara ayrılan maddi kaynaklar çoğu zaman tek bir A takım oyuncusunun yıllık ücretine bile yaklaşamıyor.

Oyuncu yetiştirmek küçük yaşlardan başlayan bir süreçtir. Bu konuda farklı yaş kategorileri için uzmanlık eğitimi almış hocalara gerekli ücretler ödenmeli ve genç oyuncuların eğitilip, çalışabileceği tesisler kurulmalıdır. Ayrıca sadece yetenek temelli yapılan seçme ve devamındaki kalitesiz antrenman sistemi nedeni ile Türk oyuncular ilerleyen yaşlarda gerekli fiziksel gelişimi gösteremiyorlar. Futbol her geçen gün daha fiziksel bir oyun oluyor ve Türk oyuncular yaşıtı olan Avrupalı oyuncuların yanında ufak tefek ya da cılız kalıyorlar. Son yıllarda Anadolu kulüpleri bile alt yapıdan oyuncu çıkarmak yerine Almanya veya Hollanda'dan yerli pasaportlu oyuncu devşiriyorlar. Uzun vadeli olmayan bu çözüm alt yapıların toptan kapanma noktasına gelmesine neden oluyor. Ligimizin oyun yapısı itibari ile genç yaşta dışarıdan gelen yerli/yabancı oyuncular istisnalar hariç Türkiye'de beklene gelişimi gösteremiyorlar. Öyle ki olgun yaşta kaliteli liglerden gelen oyuncular bile 1 sene içinde fiziksel olarak geri gidiyorlar.

Türk Futbolunun önünü açmak için TTF tarafından atılması gereken 2 adım vardır:

Birincisi yabancı kısıtlamasının kaldırılmasıdır. Yabancı kısıtlamasında İngiliz modeli benimsenebilir. Sayı sınırlaması getirmeden kendi milli takımlarında belirli bir sayıda oynamış olma benzeri kriterler konabilir.

İkinci adımda kulüplerin bütçelerinde garanti gelir olan yayın hakkının %25 ini altyapıya harcama zorunluluğu getirmesidir. Uymayan kulüplere ayırmadıkları paranın misli ile cezası kesilmelidir.  

Bu sorunların üstüne gitmesi gereken TFF'nin son icadı ise 5+3+1 kuralı oldu. Bu kısıtlama ile takımlarımızın Avrupa başarısının önünü kesmiş oldu. Buna karşın Türk futbol camiası son dönemde milli takımdaki başarısızlığı fazla yabancı oynatılmasına ve yerli oyuncuların yeterli şans bulamamasına bağlayarak, TFF’ye destek oldular. Lakin bu son derece içi boş bir teoridir. Başarılı milli takımların oyuncularının İngiliz, İspanyol, Alman, İtalyan ligi gibi üst düzey liglerde oynadığı gerçeği ortadayken, kendi ligimize yabancı sınırlaması getirerek nasıl oyuncularımızı bu liglerdeki seviyeye çıkarmayı hedefliyoruz anlamak mümkün değil. Dahası GS'nin UEFA Şampiyonu jenerasyonunu ayrı tutarsak milli takımımızda fark yaratan kaliteli oyuncuların çoğunluğu Türkiye Ligi dışından geliyor. Eğer yabancı sınırlaması kaldırılırsa ligimizde ki az sayıdaki kaliteli yerli oyuncular daha rekabetçi bir ligde oynamış olurlar ve kendilerini geliştirme şansı bulurlar. Zaten bir ülkenin milli takımın başarısı için 100 tane üst düzey oyuncu yetiştirmesi gerekmiyor. Milli takım havuzunu oluşturabilecek 25-30 kişilik bir oyuncu grubu fazlası ile yeterli oluyor.

Peki tüm bu gerçekler ortada iken neden bu kısıtlama var. Cevap çok basit, Almaya, İspanya, İngiltere ve İtalya liginde orta düzey takımlardaki oyunculara ödenen maaşlar vergiden sonra 500.000 – 700.000 euro civarında. Bizim ligimizde ise vasat Süper Lig takımlarında yerli oyuncular bu paraları kazanıyor. Bizim bu yerli oyuncular kaliteli liglerde bu paraları kazanmayı bırakın, o ülkelerin 2. liglerine bile transfer olamazlar. Bonservis bedelleri ise zaten zıvanadan çıkmış durumda. Piyasada dönen paralar bu kadar fazla olunca menajerlerin çevirdiği fırıldaklar ve para aklama veya mevki edinme peşinde olan yöneticilerin ayak oyunları bitmek bilmiyor. Kendimize sormamız gereken en önemli sorulardan biri de bizim ligimizdeki oyuncular daha çok para kazanırken neden bu kadar kalitesiz bir futbol izlediğimiz. Sonuç; Türk Futbolu = Kaos, kavga, gürültü

Umarım bir gün yabancı kontenjanı serbest bırakılırda bizde yayıncı kuruluşlara ödediğimiz paraların karşılığı olan futbolu izleme şansı elde ederiz.