Sevgili Renkdaşlar, Sezon başlayalı makul bir süre geçti CL’de ilk 2 maç sonucunda Gruptan çıkma şansımız çok azaldı, ligde ise liderin 2 puan arkasındayız. Son dönemde herkes bir saf tutmaya başladı bazılarımız Yönetimi suçluyor ve gitmesini istiyor, bazılarımız Hamza Hoca’nın gitmesi gerektiğini düşünüyor, bir grupsa ikisi de gitsin diyor. Peki fanatikliğimizi bir kenara bırakıp objektif olarak bakınca gerçek tablo ne?

Ortada bir gerçek var ki ekonomik olarak yaptırım seviyesinin hemen altındayız. Bu durumdan kurtulmamızda kısa vadede mümkün görünmüyor. Galatasaray’ın borsaya bildirdiği bazı resmi rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum.

2011 yılı toplam gelir: 153.4 milyon lira, sene sonu net zarar: 68.52 milyon lira

2012 yılı toplam gelir: 235.45 milyon lira, sene sonu net zarar: 35.88 milyon lira

2013 yılı toplam gelir: 294.91 milyon lira, sene sonu net zarar: 99.47 milyon lira

2014 yılı toplam gelir: 380.83 milyon lira, sene sonu net zarar: 113.95 milyon lira

Kulübün 2013 yılı sonunda 555,1 milyon lira olan net borç alacak farkı, 31 Aralık 2014 itibarıyla 831,1 milyon lira olduğu ve 276 milyon liralık bir yükseliş yaşandığı gözüküyor. Net borç alacak farkının, Ünal Aysal döneminin sonu olarak kabul edilen 31 Ekim 2014 itibarıyla ise 825,7 milyon lira olduğu 2014 yılı mali genel kurulda belirtildi. 2015 yılında ise UEFA’nın zorlaması ile uzun bir aradan sonra ilk defa denk bütçe yaptık. Henüz resmi veriler açıklanmasa da bu yıl zarar yok ama borç aynı.

UEFA’nın yeni düzenlemeleri kulüplerin fazla borçlanmasına imkân tanıyor. Bizim ise ödememiz gereken yaklaşık 850 milyon lira borcumuz var. Gayrimenkul satışı yapmadan bu borcu ödememiz, düşük bütçeli ekonomik bir takım kurduğumuzu kabul edersek yaklaşık 10 yıl sürer.

İşin özü camia içerisinde kimse artık takımın başarısını birinci planda tutmuyor. Dursun Özbek gibi futboldan zerre anlamayan birinin başkan olarak getirilmesinin tek bir amacı var, ekonomik disiplin. O da şu ana kadar bunu yaptı. Hamza Hoca konusundaki genel eleştirilere bende katılıyorum ama kaliteli ve yüksek hedefleri olan bir hoca getirsek adam bu kadronun tamamına yakınını değiştirmek isteyecek. Yani renkdaşlar zaman sabır ve destek zamanı. Elimizdeki malzeme bu ve uzun bir sürede büyük yıldızlara ve kaliteli isimlere hasret kalacağımız da ortada. O yüzden bence artık herkes gerçekleri görsün ve eleştirilerini bunu düşünerek yapsın.

Evet, bende eleştiriyorum ve çok kızıyorum ama bu tepkilerim gerçekleri değiştirmiyor. Artık kulübün eli kolu bağlı. Amacımız borçları eritene kadar ligde şampiyon olup CL’de sürekli yer almak olmalı. Eğer CL gelirinden mahrum kalmaya başlarsak borcu ödememizde mümkün olmaz ve çok daha zor durumlara düşebiliriz. O yüzden bize düşen Galatasaray arması olan her yerde bize yakışan olgun duruşu sergileyerek takımımıza sonuna kadar sahip çıkmak.