18
2015
Bu yazıyı yazmak için transfer sezonunun sonunu beklemeyi planlıyordum lakin gidişat beni çok rahatsız etti. Sezon bitmeden “şampiyonluk hayrımıza olur mu“ diye bir yazı yazmıştım ve şu an izlediğimiz senaryonun gerçekleşmesinden korkmuştum.
Evet Hamza Hocanın hakkı ödenmez ve bu taraftar emek verenlerin her zaman yanında olur ama herkesin kafasında aynı soru var: Hamza Hoca CL’de başarılı olabilir mi?
CL’de başarı için kaliteli yabancı oyunculara ihtiyacımız olduğu kesin. Çünkü sanılanın aksine yerli oyuncu kalitesi CL’den çok uzak. Ama Hamza Hoca ısrarla yerli ve kendi tanıdığı yabacı oyuncuların peşin. Kaliteli oyuncudan anlamadığı zamanında yaptığı Sneijder yorumundan belliydi. O Sneijder Galatasaray’ın tartışmasız en iyi oyuncusu.
Bilal Kısa transferi beni bu yazıyı yazmaya iten ana neden oldu. Bilal benim de beğendiğim teknik ve efendi bir oyuncu. Ama bu özellikleri Bilal’i transfer etmemize yeterli değil. 32 yaşında olması bir yana ilk 11 de oynaması çok zor bir isim. Kupa maçları ve yedek olarak düşünülerek alındı ama yedek olarak o bölgede oyuncumuz çok. Emre Çolak, Hamit, Yekta ve hala takımda olan Dzemaili var. Bunlar varken Bilal a 2.5 milyon TL verip almak tek kelimeyle ÇAPSIZLIK örneği oldu. 1.6 milyon Euro az para değil sonuçta 2 yılda Bilal kaç kere işe yarayacakta bu parayı verdiler anlamak imkansız. Alt yapıdan birini oynat o da kupada iş yapar sonuçta.
Sonuçta CL için mutlaka kaliteli bir forvet, sağ-sol bek, stoper ve bir kanat oyuncusu almamız lazım. Elimizdeki kadro CL’de averaj takımı olur. Hamza Hoca’da her maç sonrası çıkar sorumluluk benim özür dilerim muhabbeti yapar durur. Yetersiz oyuncuları aslanım benim diyerek gazlamak CL’de işe yaramaz.
Hamza Hoca uzun vadeli takımın başında kalmak istiyorsa İngilizce öğrenip yabancı oyuncuları idare edebilen bir yapıya bürünmesi lazım. Bu seneki şampiyonluk sonuna kadar hak edilmiş olsa da eze eze gelen bir şampiyonluk değildi. Hamza Hoca’ya ve liseli futbol dehalarından kurulu Yönetime hatırlatırım “Papaz Her Zaman Pilav Yemez.”