13
2014
Gözüken o ki bu sezon Prandelli 3 lü orta saha sisteminde ısrarlı olacak. Dzemaili transferi ile birlikte Melo ve Selçuk ile iyi bir orta üçlüsü oluşturabiliriz. Tabi Selçuk’un toparlanacağını umut ederek bunu yazıyorum. Lakin ileri üçlüde oynayan Burak-Sneijde-Bruma üçlüsü ile bu sistemi işletebilir miyiz? Gözüken çok çok zor.
Bu oyun sistemi ve oyuncu yapısı ile açık oynayan Eskişehir karşısında bile pozisyon üretmekte zorlanıyoruz. Hücum ederken kesinlikle kanat akını yapamıyoruz. Tek kanat organizasyonumuz iki bekin oyuna girmesi ile gerçekleşiyor. Lakin Veysel, Tarık ve Telles bu sistemdeki kanat akını eksikliğini giderebilecek kalitede değiller. Zaman zaman ileri çıkışlar yapabiliyorlar ama karşılarında kaliteli kanat oyuncular varken bu bekler savunma yapmakta bile zorlanırlar.
Hücum ederken sadece göbekten ver kaç denemeleri ve Burak’ı defans arkasına kaçırmayı deniyoruz. Böyle oynadığımızı anlayan rakipler göbeği kalabalık tutarak bizi çok kolay durduruyorlar. Bu sistemde başarılı olmak için mutlaka tempolu bir oyun oynamamız ve hücum pres yapmamız lazım. Bireysel performanslara bakarsak yeni transferlerden Dzemaili takımda sürekli yer bulur ayakları düzgün ve tempolu bir oyuncu. Pandev çok geç girdi ama kesinlikle sezonun kader adamı olmasını beklediğin çok önemli bir oyuncu. Tarık ise Telles’den çok farklı bir oyun ortaya koymadı. Ama karşısındaki oyuncu Tarık’ı hiç zorlamadı. Verilen paranın karşılığı olup olmadığı CL’de belli olacak. Bruma tehlikeli bir oyuncu ama son hamlesini çok geliştirmesi gerekiyor. Bu da oynayarak olacak ama bizde bu şansı bulabilir mi şüpheli.
Burak bu sistemde ceza sahasının içini tek başına oynayacak kalitede bir oyuncu değil. Farklı özellikleri var ama ceza sahası içi ve çevresinde aldığı topları tutabilen veya arkadaşlarına indirebilen bir oyuncu değil. Dahası stoperler arasında tek başına kalınca kontrol edilmesi kolay bir oyucu. Burak’a CL’de tek forvet olarak adım attırmazlar. Sneijder’de gözüken bir mutsuzluk var. Bunu çözmemiz lazım yoksa takıma çok zarar verecek. Sneijder’in temposunu arttırması, daha çok top istemesi ve mutlaka kanatlara inmesi lazım. Dünya kupası sonrası gitme planlarını gerçekleşmeyince moralinin bozulduğu belli. Ama moralini yükseltmenin yolu yeni bir zamlı sözleşme önermek değil. En etkili oynadığı 2 inci forvet pozisyonunda oynatmak daha çok verim almamızı sağlar. Önündeki adam Burak olmamak kaydı ile.
Aslında Eskişehir iç sahada kolay bir rakipti ama 2 puan kaybettik. Daha çok erken ama rakiplerimiz Fener ve BJK iç sahada Eskişehir’i böyle yakalarlar ise rahat geçerler.
Önümüzde Anderlecht maçı var. Eğer 4-3-3 sisteminde ısrar edeceksek Burak mutlaka yedek kalmalı. İleri üçlüyü Sneijder-Pandev-Umut üçlüsü ile kurmamız ve rakibi sürekli baskı altına almamız lazım. Anderlect çok kaliteli bir takım değil ama bize oranla çok tempolular. Eğer ilk 30 dk da işi bitiremez isek maçın devamı çok karışabilir.
Tablo bu sistem ile hala karamsar gözüküyor. Aslında tüm sorunlarımızın çözümü 4-4-2’ye dönmemiz. Sneijder-Pandev ileri ikilide olmalı. Şu anki form düzeyleri ile Melo-Dzemaili göbekte Bruma ve Olcan kanatlarda oynamalı. Defansın soluna Telles, sağına Tarık konulabilir. Göbekte ise takımın en sağlam yeri olarak gözüken Semih-Chechu. Böyle oynarsak kulübedeki hamle oyuncularının sayısı da artmış olur.
İyi başlamasak da CL’in havası başkadır. Arena’da taraftarını arkasına almış ve giydiği formanın anlamı bilen oyunculardan kurulu bir Galatasaray her rakibe denktir. Biz taraftar olarak üzerimize düşenden fazlasını yapmaya hazırız, sahada aslanlar bize ayak uydursun yeter.