24
2019
Sevgili renkdaşlar, iki sezon üst üste gelen şampiyonluk ve CL geliri sayesinde kâğıt üzerinde açık ara favori başladığımız bir sezonun bu şekilde devam etmesi hepimizi büyük hayal kırıklığı ve üzüntüye sevk etti. Falcao’nun CL’de şov yapmasını hayal ederek geçen günler geride kaldı. Peki nasıl oldu da bu hale geldik.
Galatasaray’ı uzun yıllardık takip eden biri olarak cevabı dolandırmadan vereyim. Transferi Fatih Terim yapınca sonuç böyle oluyor. Fatih Hocanın bu son dönemi, yapılan transfer rezaletleri açısından, Lucescu sonrası dönemi hatırlatıyor. Lucescu’nun transfer ettiği, başarılı olan ucuz ve kaliteli oyuncuların yerine daha pahalı ve ya tutarsa transferleri sonucunda rezil rüsva olduğumuzu ve sonunda hocanın bırakmak zorunda kaldığını hatırlayın. Bu seferde Tudor’un kurduğu takımı, bu takım F.T. takımı değil diyerek bozarak, yerlerine ya tutarsa diye transferler yapılması sonucunda ilk 11’de Selçuk İnan’ın 6 numara oynadığı bir takım izler olduk.
Bu seneki en iyi transferlerimiz olan Andone ve Lemina’nın sakatlık sorunları yaşaması, kadromuzdaki en önemli ve en çok para edecek ismin olan Lyuindama’nın sezonu kapatması ve Falcao’nun uzun sakatlığı belimizi fazlasıyla büktü. Fakat tüm bu sıkıntılara rağmen elimizdeki kadronun ligdeki durumuna açıklama getiremiyoruz. Her hafta çıkışa geçeceğimiz hayali ile ilk devrenin sonuna geldik.
Bizim en büyük iki efsanemiz Metin Oktay ve Fatih Terim’dir. Hocanın 66 yaşında olduğu gerçeğini göz önünde bulundurursak, bu son dönemi ve iki yıllık bir serinin ardından hüsran bir son hocayı bekliyor. Bu seneki şampiyonluğumuz artık imkansıza yakın bir ihtimal. Tabi Hocanın kredisi var, büyük ihtimalle önümüzdeki sene de takımın başında olur ama CL olmaksızın mali imkanlarımızın çok geriye gideceği ve Hocanın parasızlıktan istediklerimizi yapamadık bahanelerini dinlemeye devam ederek geçireceğimiz başarısız bir sezonun sonunda kırık bir kalp ve buruk bir veda bizleri bekliyor.
Neden bu kadar karamsar olduğumu sorarsanız hocanın transfer hatalarına, taktik saçmalıklarını eklemeye başladığını söyleyebilirim. Bu sezon iyiye yakın futbol oynadığımız ender maçlarda 3-5-2 şeklinde diziliyorduk ve en azından rakiplere pozisyon vermeden oyunu kontrol ediyorduk. Ama ne hikmetse 4-4-2 oynamakta ısrar ediyoruz. Kanatlarımızda Mariano-Feguilli ve Nagatomo-Babel ikilileri ile fizik kalite açısında büyük sorun yaşıyor. Hele son Göztepe maçında orta ikilide Selçuk-Belhanda’yı izleyince aklımı oynatacaktım. Ya Hocam Allah aşkına gerçekten Selçuk’un Göztepe deplasmanında Ömer-Belhanda-Feguilli üçlüsü ile beraber 6 numara pozisyonunu oynayacağını planlıyorsan diyecek lafım yok. Selçuk’un oynadığı her maçta rakip takım topu alır almaz stoperlerimizle karşı karşıya kalıyor. Bunu görmemek için kör olmak lazım. Ha yerine adam yok diyorsan kusura bakma kimse bu cevabı ciddiye almaz. Selçuk futbolu bırakmış sen hala farkında değilsin.
Şimdi, devre arasındaki transfere bel bağladık. Onyekuru gelecek bizi kurtaracak diye bekliyoruz. Haddime değil hocam ama benden söylemesi, ilk devreyi kadro dışı geçiren adamın maç temposunu yakalaması uzun sürer, sakatlık riski yüksek olur. Sonra çıkıp ben hayatımda böyle çok sakatlık olan bir sezon görmedim deme.