Bu sene CL ve Avrupa maceramız erken bitti. Bunda hocanın ve yönetimin payı büyükte olsa işin aslı kadro kalitemizin bu seviyenin çok altında kalmış olması. Sezon başı kadro planlaması yapılırken Ünal Başkan ve Bülent Tulun denen futbol özürlüsü danışmanı, Terim'in gidişinden beri yaptıkları saçma sapan transferlere yenilerini eklediler. Düşüşte olan Selçuk ve Burak'la zamlı sözleşmeler imzaladılar. Yetmedi onların isteği ile G.TÖRE yerine Olcan'ı transfer ettiler. Olcan'ın bir halta yaramayacağı CL kuraları sonrası "bu gruptan tüm maçlarımızı kazanarak çıkarız" şeklindeki açıklamasından belliydi.

Ebue kalitesinde bir adamı kadro dışı bırakıp yerine komedyen Tarık'ı transfer ettik ki transferinden önce vasat ve gereksiz bir oyuncu olduğunu en az 2 kere yazmışımdır. Takımın iki kanat oyuncusundan Amrabat'ı kiraladılar, Bruma'nın ise kadro dışı kalmasına göz yumdular. Pandev ve Cemaili hakkında ise konuşmaya gerek yok hava saçılan milyon eurolar.

Artık önümüze bakmamız gerekirse yeni yönetimi bekleyen önemli işler var. Öncelikle yapılması gerekenler:

* Hamza Hoca'ya özgürlük tanımak ve arkasında durmak

* Mali disiplini sağlamak

* Selçuk, Hamit, Tarık, Veysel, Zan, Balta, Aydın, Sabri, Telles ve hatta sözleşmesinde indirime gitmez ise Burak’ı takımdan göndermek

* Bütçe dahilinde kaliteli bir forvet, stoper ve 2 bek oyuncusu almak

* Amrabat'ı takıma kazandırmak

* Bruma'nın fiziksel ve taktiksel gelişimi için özel çaba harcamak

Acı olan kaliteli ve birkaç yıl daha üst düzeyde oynayabilecek bir kadroyu dağıtmış olmamız. Galatasaray çok büyük bir takımdır ve yeniden toparlanıp Avrupa sahnesindeki yerini alacaktır. Ama artık bize lobici Selçuk’u, küstüm küstüm Burak’ı, dede Hamit’i, mahalle takımı topçusu Tarık’ı izletmesinler. Bu formanın bir ağarlığı var ve taraftar olarak bunu görmek istiyoruz.