Makale Yaz
Bu haberi yazdır
TÜRK TELEKOM ARENA'NIN BEDELİ Mİ?.....
 Tem
27
 2012



Belki pek çoğunuz gerçekleri biliyorsunuz ama ben yinede elimden geldiğince toparlayarak F.Bahçelilerin nasıl "Aslantepe peşkeş çekiliyor" nidaları arasında neler götürdüğünü anlatmaya çalışacağım..

Ama önce biraz güncel olaylara bir bakalım.

3 Temmuz 2011 den bu güne kadar yaşadığımız ŞİKE SÜRECİ kimlerin şike yaptığını, Teşvik verdiğini açıkça ortaya çıkarsa da onun haricinde o kadar çok önem arzeden başka gerçekler ortaya çıkarmıştır ki saymakla bitmez...

Her şeyden evvel FENERBAHÇE MEDYASI denilen ve zamanında kalemlerini birer PASSAT karşılığında kiraladığı ve ısmarlama haberler yazdıkları iddialarının aslında ne kadar gerçek olduğunu bu şike sürecinde yayınlanan telefon tapeleri sayesinde öğrenmiş olduk...

Hatta Sinan Engin gibi yaptığı asparagas haberlerle "GÖRDÜĞÜN GİBİ SENİN KARDEŞİN YAPTIRIR İŞTE" diye yaptıkları yalan haber ile öğünenleri de gördük...

En basitinden bir Emenike transferine Galatasaray'ın nasıl karıştırıldığını, birilerinin yaptıkları transferi kimlere rağmen nasıl yaptıklarını çok iyi öğrendik...

Bu süreçte mafya kırıntılarının futbolumuza nasıl çöreklendiğini, hakemlerimizin nasıl da bu mide bulandıran işlere karışmadığını(!) gördük.

Yani o kadar çok şey gördük ki saymakla bitmez..

Ve adil olması gereken bir Başbakan'ın devreye girmesi ile gerçekten de sırtındaki bu kamburdan, içindeki bazı safralardan kurtulma fırsatını elde eden futbolumuz sözde Türk Futbolunu bataktan kurtarma adına tek bir takımı kurtarabilmek için çok büyük bir fırsatı kaçırmıştır...

Arkadaşlar,

OMURGASIZ İNSANLAR NEYİ GÖRMEK İSTİYORSA ONU GÖRÜRLER, NEYİ DUYMAK İSTİYORSA ONU DUYARLAR, MENFAATLERİ NEYİ GEREKTİYORSA ÖYLE HAREKET EDERLER. YOKSA, BİLGİ, BELGE, TAPE, TEKNİK TAKİP HEPSİ  HİKAYEDİR ONLAR İÇİN..........

Hepimiz biliyoruz ki DEMİRÖREN FEDERASYONU belli bir proje üzerine kuruldu. Tüm amaç, gerekirse yönetmelikleri değiştirmek ve 3 temmuzda başlayan şike sürecini tereyağından kıl çekercesine(!) hiçbir kulübe ve özellikle Aziz Yıldırım'a ceza vermeyerek sonlandırmak ve hiç bir takımın küme düşmemesini veya cezalar almamasını sağlamaktı amaç...

Çünkü kurullar ona göre yeniden seçilmişti...

Aziz Yıldırım özellikle ceza alamamalıydı ki F.Bahçe küme düşmesin. Ve öyle oldu..

 

Bugün, yani 26 Temmuz 2012 tarihinde Hıncal ULUÇ yine ağır(!) konuştu.:))..

Kısaca F.Bahçenin tüm amacının her fırsatta G.Saray'a zarar vermek olduğunu söylemişti Hıcal ULUÇ yazısında.

Ve şaka bir yana aslında gerçekten de öyleydi durum.

Belki de çok uzuuun yıllardır F.Bahçe Galatasaray'ın EBEDİ DOSTU(!) olmaktan çıkmıştır.

Özellikle de Aziz Yıldırımın başkanlığı döneminde bu düşmanlık gerçekten zirve yapmıştır.

Çünkü F.Bahçeliler bu dönemde ne yazık ki ezeli rakiplerini DÜŞMAN olarak görmeye başlamıştır...

.................................

Şimdi sizlere F.Bahçenin Saraçoğlu stadını yaparken ne zorluklar çektiğini (!), neler kaybettiklerini (!) ve neler kazandıklarını dilimin döndüğünce anlatmaya çalışacağım.

Bunu şunun için yazıyorum ki gerek burada ve gerekse pek çok yerde artık işin çivisi çıktı.

Çünkü biz Galatasaraylılar artık neyin PEŞKEŞ olduğu, kimlerin aslında devleti dolandırıp(!) ÜÇKAĞIT açtığını gür bir ses ile dile getirmezsek, her yerde karşılarına dikilmezsek , gerçekleri gözlerine sokmazsak birileri emellerine ulaşacaklar ve Devletin, Belediyenin  parsellenmedik bir yerini bırakmayacaklar.

Ve hem de bunu nasıl yapacaklar biliyor musunuz?

Galatasaray'ı kurtarmak adına Devlet arazilerinin Galatasaray'a peşkeş çekildiğini iddia ederek.

 

F.Bahçeli arkadaşlarımız(!) yıllardır kendi stadlarını kendileri yaptıklarını söyleyip dururlar. Ve uzun zamandır da medyadaki kalemşörleri vasıtası ile sürekli olarak da o stadın tapusunun kendilerine verilmesini işleyip durmaktadırlar...

Ama bunları söyleyenlere bakarsanız tamamı F.Bahçelidir.:))..

Şu bir gerçek ki eğer adaletli olursak yaptıkları yatırımın karşılığını mutlaka almalıdır. Asla haksızlığa uğramamalıdır. Çünkü adalet bir gün herkese lazım olur....

Arkadaşlar,

"""""Gücü olmayan adalet acizdir, adaleti olmayan güç ise zalim. Gücü olmayan adalete mutlaka bir karşı çıkan olur, çünkü kötü insanlar her zaman vardır. Adaleti olmayan güç ise töhmet altında kalır. Demek ki adalet ile gücü bir araya getirmek gerekir. Bunu yapabilmek için de adil olanın güçlü, güçlü olanın ise adil olması gerekir. (ALINTIDIR)..."""""

 

Beyler,

Gelin bir inceleyelim bakalım aslında Devlet kime yol vermiş(!), hangi kulübü kurtarmış(!) belgeleriyle ortaya koyalım. Bakalım "BİZ STADIMIZI KENDİMİZ YAPTIK" diyen F.Bahçe aslında stadına kaç para harcamış?.....

Aziz Yıldırım Haziran-2010 'da LUBE AYAR'a (Onun kim olduğunu artık hepiniz biliyorsunuz) verdiği röportajın bir bölümünde aynen şöyle diyordu Saraçoğlunun yapımı ile ilgili;

 

"""Hayır, biz stadımızı kendimiz yıktık yaptık. Bu stat taraftarımızın, kulübümüzün imkanları, yöneticilerin maddi katkıları ve şirketlerinin olanaklarıyla yapıldı. Projeyi arkadaşımız Mehmet Saruhan yaptırdı. Bizim makinelerimiz, mühendislerimiz burada çalıştı. Stadı normal bedelinden daha ucuza mal ettik. Çünkü bir müteahhit kârı ödemedik, kendimiz başında durduk taşeronlara yaptırdık. Bu stadın yapımı 100 milyon dolardan aşağı değildir. Sattığımız koltuklarla, bir kısmını da bankalardan alarak, Migros ve Telsim'in katkılarıyla biz bu stadı yaptık. Kasada bir lira bile yokken yola çıktık ve tamamladık. Fenerbahçe'nin kendi imkanlarından başka güvencemiz yoktu."""

 

Arkadaşlar, burada hemen şunu belirteyim ve sizler de bir kenera not alın lütfen...

Gördüğünüz gibi Aziz Yıldırım burada kendi ağzından yaptırdıkları stadın maliyetinin 100 milyon dolar civarında olduğunu söylüyor. Ve kasada BİR Lira yok iken bu stadı yaptıklarını söylüyor.

Oysa yine aynı Aziz Yıldırım Genel Kurulda mı, Divan Kurulu toplantısında mıydı tam hatırlamıyorum ama hepinizin hatırlayacağı üzere "BİZ GALATASARAY'IN PROJE MASRAFLARINA HARCADIĞI PARA İLE STADIMIZI YAPTIK" diye kendilerinin nasıl da işini bilen kişiler olduğunu anlatıyor ve Galatasaray ile aklınca dalga geçiyordu...

Hal böyleyken değişik tarihlerde yayınlanan bazı inceleme ve araştırmalarda çıkan haberle ise şöyleydi.

 

Bu arada, Başbakan Yardımcısı Cemil ÇİÇEK  MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak’ın soruları üzerine verdiği cevapta Ali Sami Yen Stadı arazisinin 1 milyar 25 milyon TL’ye satıldığını, 475 milyon TL’nin idareye kaldığını açıklayan Çiçek, Türk Telekom Arena’nın 191.5 milyon TL’ye yapıldığını bildirmişti. 24 Şubat 2011 Milliyet (DİĞER GAZETE VE İNTERNET SİTELERİNDE BULABİLİRSİNİZ).....

 

Bu arada bazı stadların maliyetini açıklayan F.Bahçenin gayri resmi yayın organı 03 Mart 2010 tarihli Fotomaç Gazetesi (Bakınız: http://www.fotomac.com.tr/Aktuel/2010/03/04/bazi_statlarin_maliyeti)

T.T.Arena Stadının maliyetini 150 Milyon Euro, Şükrü Saraçoğlu Stadının maliyetini de 70 Milyon Euro olarak gösteriyordu...

 

Yine Aziz Yıldırım'ın kankası Ertuğrul Özkök'ün görev yaptığı yandaş medya organı Hürriyette ise 07 Ocak 2012 tarihinde Beşiktaş İnönü Stadı ile ilgili yaptığı bir haberin içeriğinde T.T.Arena Stadı ile Şükrü Saraçoğlu Stadyumunu karşılaştırıyordu. (Bakınız: http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/19624371.asp)

 

Haberin içeriğinde  T.T.Arena'nın maliyetinin 400 Milyon Dolar (Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in Türk Telekom Arena’nın 191.5 milyon TL’ye yapıldığını resmen açıklamasına rağmen) olarak, Şükrü Saraçoğlu stadyumunun maliyetinin de 70 Milyon Dolar olduğu yazıyordu ....

Sizce Hürriyet gazetesi bile bile T.T.Arenanın maliyetini neden çok yüksek göstermiş olabilir?..

Sizce buradaki art niyet nedir dersiniz?...

(BU GAZETE GALATASARAYLILARIN BOYKOTUNU O KADAR ÇOK HAK EDİYOR Kİ)...

 

Yine Kenan BAŞARAN'ın "ŞÜKRÜ SARAÇOĞLU MU, TÜRK TELEKOM ARENA MI?" diye başlık attığı ve 27 Aralık 2010 tarihinde yayınlanan araştırmasında T.Telekom Arena'nın maliyetinin 161 milyon dolar (YANİ BAŞBAKAN YARDIMCISI CEMİL ÇİÇEĞİN AÇIKLADIĞI TUTAR) olduğu, Şükrü Saraçoğlu Stadının maliyetinin de 23 Milyon Dolar olduğu (YANİ ZAMANINDA AZİZ YILDIRIM'IN "Biz Galatasaray'ın projeye harcadığı para işle stad yaptık dediği miktar) yayınlanmıştır...

(Bakınız: http://www.futbolekonomi.com/index.php?option=com_jce&Itemid=99)..

 

Ve en sonunda gelelim LUBE AAYAR'ın Işın Çelebi ile yaptığı röportaja...

Lube AYAR 'ın 11 Mayıs 2010 'da yaptığı röportajda Galatasaray'ın Yönetim Kurulu Üyesi ve T.Telekom Arena ile tüm süreçlerde en yakından ilgilenen sayın Işın Çelebi (BURAYA ÇOK DİKKAT EDİNİZ) """ Bu stadın projesini 6 milyon TL’ye biz yaptırdık; iç mimarisi ve sistemler için de 30 milyon TL ödüyoruz.""" demesine rağmen bu sözlerin ne kadar önemli olduğu, aslında peşkeş çekildi denilen bir stada en azından "STADIMIZI BİZ KENDİMİZ YAPTIK" diye ortalığı velveleye katanlar kadar bir bedel ödediğimiz gerçeği yatmaktadır..

BU KONUNUN ÖNEMİ F.BAHÇELİ YANDAŞ MEDYA TARAFINDAN ASLA GÜNDEME GETİRİLMEMİŞTİR. HALA DA GETİRİLMEMEKTEDİR.....

 

Bilmiyorum bu durum acil terbiyeye ihtiyacı olan birilerini terbiye etmeye, en azından utandırıp susturmaya yeter mi?...

Ve yapılan anlaşmaya göre stad kirası ödememesi gereken Galatasaray Fenerbahçeli Başbakanın olaya ciddi yaklaşımları(!)  ve Türk Telekom Arena Stadı için GSGM tarafından hazırlanan ek sözleşme ile her sene amatör branşlara yaklaşık 1.5 milyon TL katkı verecek, İl Müdürlüğü'ne 300 protokol koltuğu, 2 adet VIP salonu, 100 araçlık ücretsiz kapalı otopark ayıracak.....

Acaba devlet tarafından kulüplere 49 yıllığına kiralanan başka stadlarda böyle ödemeler ve hizmetler var mı acaba?....

Hiç araştırdınız mı?...

 

İşte arkadaşlar,

Bir tarafta yaklaşık 35-40 milyon TL harcayarak devletin yaptığı stada katkı koyan  Galatasaray'a tüm vazgeçtiği değerlere rağmen stad peşkeş(!) çekilmiş oluyor, diğer taraftan da kendi başkanlarının ağzından """GALATASARAY'IN PROJEYE HARCADIĞI PARA -(Yani 35-40 milyon ile) İLE BİZ STAD YAPTIK"""  diyen ve stada yaptıkları harcamaları şişirerek sanki neredeyse bir Emirates Stadyumu yapmışlarcasına ortalığı velveleye verenler alınteri ile iş yapmış oluyor...

 

Gündeme geldiği günden beri yıllardır Galatasaray'ın stadına (Kİ HERKESİN BİLDİĞİ GİBİ STAD GALATASARAY'IN DEĞİL GALATASARAY YİNE KİRACI) peşkeş diyenlerin asıl amacının

"Cambaza bak cambaza!" yaklaşımları ile dikkatleri başka yöne çekmek ve devletten Seyrantepe bahanesi ile ile daha fazla  toprak, gayrimenkul yani kısaca daha büyük kıyaklar(!) koparmaktır..

Örnek mi?...

Mesela, bugün Başkanı dahil her F.Bahçelinin para vererek aldık diye sırıtarak anlattıkları kendilerine göre Ataşehir, halkın tabiri ile PEŞKEŞŞEHİR 'i örnek verebiliriz.

Ama, nasıl oluyorsa o parasını vererek aldık dedikleri Ataşehir arzisinden daha satış işlemleri sırasında milyonlarca TL kara geçiyorlar. Yani tersini söylersek sözde para ödediklerini söyledikleri bir alışverişte devlet daha satış anında Milyonlarca TL zarar ediyor.

Ne hikmettir ki yılbaşının hemen öncesine denk fgelen alışverişten dolayı (BİR KAÇ GÜN SONRA HARÇLAR ARTTI) devlet ekstradan yine milyonlarca TL zarar etmiştir. Bir diğer deyişle F.Bahçe bir kez daha milyonlarca TL kar etmiştir ekstradan....

 

Öbür tarafta da yaptığı özelleştirmeler ile her zaman zarar eden devlet (BÖYLE BİR DURUM ÇOK AZDIR) belki de ilk defa yaptığı bir alışverişte, bazılarına göre ise Galatasaray'a yaptığı kıyak(!) ile zarar etmemiş, bilakis BEŞ KURUŞ almadığı bir alışverişten Yüz Milyonlarca TL kara geçmiştir.

Lütfen arkadaşlar, burada bağırıp çağırması gereken, isyan etmesi gereken, yetimin malı gidiyor, devlet soyuluyor demesi gereken kim?...

Bu F.Bahçelilerin yaptığı neyin isyanı?...

Lütfen arkadaşlar,

Artık uyanalım.

Arkadaşlarımızı uyandıralım....

Bakın, F.Bahçeliler bugün Galatasaray'ın T.Telekom Arena'da yaptığı masraflar kadar bir harcama ile yaptıkları  (Kİ YAPMAMALARI, YAPAMAMALARI GEREKEN) bir stad için "BİZ YAPTIK" diyerek tapusunu alıp üzerine konmaya çalışıyorlar...

Üstelik nasıl aldıkları herkesin malumu Ataşehiri  de (HALK DİLİNDE PEŞKEŞŞEHİR) kendilerine hak görüyorlar...

Hani onları dinleyen de aynen Aslantepe gibi kuş uçmaz kervan geçmez bir yere bir stad yaptıklarını düşünecektir. Oysa sadece tamir ettikleri(!!!!!)  o kaçak stadın yerinde daha önce ayakta 35.000, oturarak 25.000  kişinin maç  seyrettiği bir stad bulunuyordu.

Peki o stad nereye gitti, inek alıp dağa mı kaçırdı, yoksa stad yandı bitti kül mü oldu?...

Peki o ortadan kaybolan stad kaç milyon değerindeydi ve devlet o stadın parasını kimden düşecek?.:))..

Normalde F.Bahçenin yaptığı, daha doğrusu tamir(!) ettiği stadına yaptığı harcamalardan düşmesi gerekmez mi?...

Mesela, Beşiktaş da İnönü'de TAMİR RUHSATI ile bir şeyler yaptı ama İnönü stadı hiç yollara, sağa sola taşmadı. Hiç Dolmabahçeye doğru büyümedi.:))..

Sahi o eski(!) Saraçoğlu stadının yıkılmadan önceki değeri ne kadardı dersiniz?....

Arkadaşlar,

Bugün en basit kira kontratlarında dahi kiralanan (EV-İŞYERİ VB.) yerde, içinde ve dışında yapılan her türlü tadilat ile ilgili masrafların KİRACIYA AİT OLDUĞU ve kiralama süresi sonunda kiraladığı (EV-İŞYERİ VB.) yer ile ilgili olarak yapılan her türlü masraf ile ilgili olarak tazminat istemeye hakkı olmayacağı ve söz konusu gayrimenkul inşaatın tamamının mal sahibinin olacağı yazılıdır....

Yani, bunun ne demek olduğunu sanırım uzun uzun anlatmaya gerek yok.

Bugün F.Bahçe o Saraçoğlu Stadında ister tadilat deyin, isterseniz başka bir ad altında  söyleyin ama her ne yaptıysa ki aslında yapmamaları gereken ve öncelikle Kadıköy Belediyesi ve sonrasında Büyükşehir Belediyesince göz yumulan işler yaparak Ülkede hiçbir kişi ve kurumun yapamayacağı bir yatırım(!) yaparak kendisine hatırı sayılır derecede haksız kazanç sağlamıştır. Bu sayede rakiplerine çok büyük bir fark atmıştır..

Aşağı yukarı aynı şartlarda stadına tadilat yapan Beşiktaşa ise her ne hikmetse göz yumulmamış, nasıl oluyorsa Beşiktaş'a kendi stadını yapma(!!!!!) imkanı tanınmamıştır.:))..

O kladar masraf eden Beşiktaş tribünleri aşağıya indirirken kapalı tribünlere de tadilat yapmasına(!) göz yumulamazmıydı?...

Yani beyler, neresinden bakarsanız bakın F.Bahçeye Kadıköy Belediyesi tarafından yadsınamayacak kıyaklar yapılmış ve bu kıyaklar da F.Bahçe Kongre Üyesi Başbakanımız(!) tarafından görünmezden gelinmiştir...

Yoksa neresinden bakarsanız bakın Saraçoğlu Stadının inşaasına kesinlikle göz yumulmuştur..

Eğer gerçekten de tek alıcı F.Bahçe olmasa, daha doğrusu o Ataşehir arazisi öncelikle F.Bahçeye kiralanmasaydı ve F.Bahçenin TEK ve TOK alıcı olması sağlanmasaydı hepimiz biliyoruz ki o arazinin çok daha fazla bir getirisi olurdu.....

 

Arkadaşlar,

F.Bahçenin kapattığı diğer gayrimenkulleri ve arazileri saymıyorum.

Kendilerine sadece Saraçoğlu Stadının onarımına(!) verilen müsaade ile Ataşehir de parasını vererek(!!!!!) yaptıkları yatırımları n karşılığında elde ettikleri rantı sormak istiyorum..

 

Galatasaray öylesine değerli(!!!!!) bir dağ başına stad yaptı ki, daha doğrusu Ali Sami Yen'in üst kullanım hakkından vazgeçmesi karşılığında kendisine öylesine bir stad yapıldı ki stadın yapıldığı arazi daha önce 2 defa açık arttırma ile satışa çıkarılmasına rağmen hiç kimse, hatta Kooperatifler bile ev yapmak için alıcı olmadı...

Yani, Galatasaray dağ başında atııl bir araziye yapılacak bir stad karşılığında Mecidiyeköydeki Ali Sami Yen Stadını terk etti.

Galatasaray Ali Sami Yen'i terk etti, Seyrantepede sahip olduğu üst kullanım hakkını terk etti. Galatasararay Ali Sami Yende de kiracıydı, Seyrantepede de kiracı.

Yani stad yine devletin. Üstelik Galatasaray bu gün hiç bir kulübün vermediği kadar devlete vergi veriyor, kar sağlıyor...

 

F.Bahçenin Saraçoğlunda ki rantını anlatmaya zaten gerek yok.

Asıl mesele Ataşehir yani halkın tabiri ile Peşkeşşehirde olanlar.

Çünkü F.Bahçe orasını alabilmek için hiçbir yeri terk etmedi. Durup dururken aynen stadların kiralanması gibi orası F.bahçeye kiralandı.:))..

Daha sonra da ihaleye girip alsalar bile onlarca yıl o araziyi kullanamayacak olan kişi ve kurumların katıldığı(!) bir açık arttırma ile o arazi F.Bahçeye  bu ülkede her zenginin bir çırpıda ödeyeceği, hatta mümkün olursa aynı araziden onlarca alabileceği bir meblağ karşılığında SÖZDE satıldı.:))..

Şimdi orada yapılan tesis veya tesisler F.Bahçenin tapulu malı olacak. Kulübün sadece satıştan 300 milyon TL'ye yakın bir kazancı var. Yani tersini düşünürsek  devletin o kadar zararı var.

Çünkü, arazi ticari plan yerine İmar Planı ile satılmıştır. Üstelik de yılbaşına, yani yeni harçların devreye girmesine 1-2 gün kala satılmıştır. Eğer söz konusu arsa yeni yılda satılsaydı ve F.Bahçeye kiralanmadan önce direk satılsaydı devlet en azından 300 milyon TL kar edecekti...

Lütfen beyler, sizce hangisi peşkeş, hangi kulüp yetim malı yiyiyor?...

Tüm bunların yanında kendilerine HALKA AÇIK SPOR TESİSİ YAPAMAK ÜZERE tahsis edilen orman alanında bugün bildiğiniz gibi F.Bahçenin Samandıra tesisleri yükselmektedir.

 

Bu arada Kenan Evren Lisesi ile ilgili acı durumu anlatmaya gerek var mı bilmiyorum. Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından tarih olarak değerlendirilen bir okul sırf F.Bahçe istediği diye yıkılıp F.Bahçenin kullanımına açılmasına onay veriliyor....

Olay yine ticari anlayacağınız. Amaç belli ki F.Bahçeye rant sağlamak yine..

Bir de F.Bahçeli kardeşlerimi(!!!!!) nasıl oluyorsa burası ile ilgili olarak da "BİZ O OKUL YERİNE ÜÇ TANE OKUL YAPTIRIYORUZ" diye kendilerini rahatlatıyorlar.:))..

Hani, arazisini alıp da sıfırdan ÜÇ okul yaptırsalar neyse.:))..

F.Bahçe ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan 12 Kasım 2002 tarihli Protokol ve yine 10 Ağustos 2004 tarihli protokol esaslarına göre F.bahçenin yapacağı okullar aşağıdaki gibidir.

1. İçerenköy’de 5719 m2 yüz ölçümlü 16 dersliklik Halil Atamavcı İlköğretim Okulu binasının yıkılarak yerine 30 dersliklik yeni bir ilköğretim okulu 2. Merdivenköy’de 1600 m2 yüz ölçümlü 7 dersliklik Merdivenköy İlköğretim Okulu binasının yıkılarak yerine 20 dersliklik bir ilk öğretim okulu 3. Küçükbakkalköyde 9000 m2 yüz ölçümlü 40 dersliklik, laboratuarları, sosyal mekanları, basketbol ve voleybol resmi müsabakalarının yapılacağı ölçülerde spor ve konferans salonu ihtiva eden tesisler yaparak Milli Eğitim Bakanlığına devredecektir.

Yani var olan okullar yıkılacak ve yeniden yapılacak.

Aslında bu protokol bile Ali Sami Yen'in karşılığında tapusu yine devlete ait olmak üzere ÜÇ adet stadyum(!) yapılması gerektiğini,  yani TOKİ tarafından inşaası yapılan ve Galatasaray'ın bu güne kadar sadece Projesine 12 Milyon Dolar harcadığı T.Telekom Arena Stadının Galatasaray'a bir peşkeş olmadığını açıkça göstermektedir.

Hatta Galatasaray'ın bu alışvewrişten zararlı çıktığı F.Bahçelilerin hesapları ile bile ortaya çıkmaktadır.:))..

 

F.Bahçelilerin bugün öğündükleri Topuk Yaylası tesislerinin de nasıl yapıldığını anlatmaya gerek var mı bilmiyorum.

Gerek Konuşan Fenerbahçeliler Platformu'nun şike sürecinden önce gazetelere verdikleri ilanlar ile Aziz Yıldırım'a sordukları sorular ve sonradan tapeler ile ortaya çıkan Federasyon-F.Bahçe ilişkileri ile Topuk Yaylası tesislerinin nasıl yapıldığı, Aziz Yıldırım'ın F.Bahçesini nasıl mal-mülk sahibi yaptığı açıkça ortaya çıkmaktadır....

Artık, F.Bahçenin sahip olduğu her gayrimenkulü buna göre değerlendirmek lazım.

Aslında herşey rahmetli Canaydın'ın Kasım-2007 de katıldığı Divan Kurulunda söylediği sözlerinde açıkça yer alıyor. F.bahçelilerin neden böyle organize işler peşinde olduğunu çok güzel anlatmış rahmetli Canaydın....

"""""Bunlar Ali Sami Yen Stadı'ndan yılda maksimum 10-12 milyon dolar kazanıyor ama Aslantepe'ye geçtiği zaman minumum 40 milyon dolar kazanacak. Bu geliri elde ettiğinde biz Galatasaray'ı yakalayamayız, sizler hiç yakalayamazsınız. Gelin birlik olalım, gidelim bu olaya mani olalım"""""

İşte Ebedi Dostluk dediğiniz budur.

Bu zihniyet rahmetli Kazım Kanat'ın yıllar önce söylediği yerde hala. Yani hala "BU GALATASARAY DURDURULMALI" zihniyetinde ebedi dostlar(!)....

Demek ki zihniyet hiç değişmemiş.

Amaç yukarılara tırmanarak zirveye çıkmak değil. Amaç zirveye tırmananları tekmeleyerek zirvede yalnız kalmak.....

Başkanları Aziz Yıldırım bile onca yatırıma rağmen """ Tesisleşmeye başladık, tesis olarak Fenerbahçe'yi diğer kulüplerden ileriye taşıdık, (onca yatırıma rağmen ) ama hiçbiri Fenerbahçe'nin malı değil.""" derken bazılarının "O stad F.Bahçenin hakkı, çünkü kendisi yaptı"  demesi kadar komik ne olabilir ki?...

Yine bazı terbiye yoksunu F.bahçelilerin başkanları Aziz Yıldırım'ın " Kasada bir lira bile yokken yola çıktık ve tamamladık." sözleri ortada iken Galatasaraylıların kendi stadlarını (MECİDİYEKÖY'E) asla yapamayacaklarını söylemesinden ve bunu iddia etmesinden saçma ne olabilir ki..

 

Saygılarımla,

Hakan GİRGİN






Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2014
  2013
  2012
  2011
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...