16
2013
Bir kişinin kendi mesleğinde çok başarılı bir YÖNETİCİ olması demek hiç bilmediği bir başka iş kolunu da başarı ile yönetebileceğinin garantisi değildir….
Evet, Ünal Aysal’dan bahsediyorum.
Belki kulübümüzün başına geldiğinden beri çok başarılı olmuş gibi görünüyorsa da onu başarılı kılan aslında hepimizin çok iyi bildiği gibi Futbol Takımımızın başarılarıdır.
Futbol takımımızın başında da Fatih Terim ve onun ekibi olduğuna göre aslında Ünal Aysal’ın bugün kulüp içindeki muhalefet karşısında göğsünü gererek(!) gezmesinin ve aldığı alkışların en büyük sebebi de tabi ki Fatih Terim’dir…..
Evet, Ünal Aysal gerçekten de çok başarılı bir iş adamı olabilir. Gerçekten de ticaretten çok iyi anlayabilir. Galatasaray adına ticari anlamda çok iyi hamleler de yapabilir.
Kurumsallaşma adına da kulüpte bazı profesyonellere görev verebilir.
Bana göre Galatasaray’ın mahkeme kapılarında sürünmesine neden olan Bülent TULUN olmamalıydı ama İstediği danışmanlarla da çalışabilir.
Ama, eğer Ünal Aysal gerçekten de kendisinin de söylediği gibi futboldan anlamıyorsa o zaman yapacağı tek bir şey vardı o da sonuna kadar Fatih Terim’e sahip çıkmak, onu onore etmek, kulüpte bütünlüğü sağlamak adına kendisiyle daha bu Milli Takım vb. gibi bir takım ayak oyunları başlamadan önce çok uzun süreli ve hatta ucu açık bir mukavele yapmalıydı…
Ve herkes tarafından bilinmelidir ki Fatih Terim gerçekten de şu anda kulübün sözleşmeli elemanı gibi görünse de aslında hepimiz biliyoruz ki Fatih Terim sıradan bir çalışan değildir.
Fatih Terim, özel bilgi ve beceriye sahip, yani Ünal Aysal gibi düşünürsek eğer ve Galatasaray’ı bir şirket olarak kabul edersek kendi konusunda UZMAN bir CEO gibidir Fatih Terim.
Yani Patronlar şirketin sahibi olsa da şirketlerini konunun uzmanı, iş yaptıkları piyasayı çok iyi bilen, rakipleri ile mücadele edebilecek CEO ‘lara, yani bir yerde Genel Müdürlere emanet ederler……
Yoksa başarısız bir CEO veya Genel Müdür (ARTIK NE DERSENİZ) göreve getirirlerse eğer o şirket zarara etmeye ve hatta iflas edip batmaya mecburdur…
Yani Fatih Terim sıradan bir çalışan değildir….
Kaldı ki Fatih Terim şu anda her hangi bir seçimde aynen Ünal Aysal gibi kulübe Başkan olabilecek durumda olan bir kişidir.
Terim bir Divan Kurulu üyesidir artık.
Terim 40 yıldır bu camianın içindedir.
Yani Terim bu kulübün sıradan bir çalışanı değildir.
İşte Ünal Aysal’ın en büyük hatası da bu olmuştur…
Eğer Galatasaray’ı bir şirket olarak düşünürsek ki aslında artık resmen şirket, hem de Borsa’da işlem gören bir şirket ve Ünal Aysal’ı da Şirketin Sahibi gibi düşünürsek (Ki değil, o sadece pek çok hissedarın seçtiği bir Yönetici durumunda) işte o zaman Futbol Takımı da şirketin makinaları gibi kabul edersek eğer Terim o makinaları hizmete sokacak ve verimli bir şekilde çalıştıracak olan özel bilgi ve beceriye sahip bir çalışandır. Evet çalışandır ama çok ama çok özel bir çalışandır. O firmanın çalışabilmesi için olmazsa olmazıdır…..
Yani arkadaşlar, çok açık bir şey var ki ortada bu son dedikodular(!), karşılıklı gider yapmalar, isim vermeden yapılan eleştiriler ve tehditler inanıyorum ki Galatasaray’dan başka hiç kimseye zarar vermiyor. İlk anda ve sonuçta en çok zarar eden Galatasaray olacaktır bu çekişmeler sonucunda….
Eğer Terim giderse bu işe en çok sevinenler başta Fenerbahçe camiası olacaktır. İnanıyorum ki Galatasaray’daki bu gelişmelere en çok onlar sevineceklerdir.
Çünkü taş atmadıkları için kolları yorulmamış olacak. Hiçbir çaba harcamadan Galatasaray’ı şampiyonluk kulvarının dışına atmış ve gerçekten de 4. Yıldızı taktırmamak adına en stretejik hamlelerini yapmış olacaklardır….
Hepimiz görüyoruz ki son zamanlarda At izi, İt izine karışmış durumdadır.
İçindeki Galatasaray sevgisini(!) bildiğimiz malum futbol ulemaları haftalardır bu olayları kaşımaktadırlar.
Gerçi suçun en büyüğü ülkemizin Futbol Federasyonunda.
Ama ben inanıyorum ki bizim hocada da suç var.
Birisi, eğer mukavelesi devam eden bir futbolcuyu ayartırsan ve zamansız bir transfer teklifinde bulunursan bunu etik bulmayıp ceza yağdıran kurumun kendisi ve mukavelesi devam eden bir Teknik Direktöre (SÖZDE) mukavele imzalatıyor.
Diğeri de, yani Fatih Terim’de kalkıp iki sezondur Galatasaray’ı şampiyon yapmamak için her türlü katakulli’yi çeviren,kendisine şampiyonluk kutlamalarını zehir eden, kupalarını neredeyse futbolcuların kucaklarına atıp kaçan, sezon içinde senin ve futbolcularının haksız yere ceza almalarını sağlayan bir kuruma, daha doğrusu o kurumun başındaki adam gibi adamın(!!!!!) huzuru için Galatasaray’ın ve Galatasaraylıların huzurunu kaçırıyorsun, moralleri bozuyorsun…..
Değer mi hiç hocam?....
Ünal Aysal’a ders vermek için (En azından resmin görünen yüzü öyle) böyle bir siyaset yürütmenin ne gereği var?
Sana yakışmıyor hocam.
SEVENLERİNİ DE GALATASARAY’I SEVENLERİ DE ÜZME….
Hakan GİRGİN