19
2014
Savaşmadan Yenilmek,
Ruhsuzlar Ordusu,
Mancini’yi Anlayabilmek...
Yani bu yazıya ne başlık atarsanız atın hepsi olur her halde...
Onu bunu bilmem de Mancini’nin bu Chelsea maçlarında, hatta lig maçlarında çıkardığı kadroları anlayabilen, takımın sahadaki oyun kurgusunu çözebilen ve bizlere izah edebilecek birisi var mı bilmiyorum...
Arkadaş, Türkiye Kupasında Tokatspor ile oynamıyorsun, Şampiyonlar Liginde ve Chelsea ile oynuyorsun.
Burak’ı sağda, Sneijder’i solda oynatmak ile ne elde etmek istiyorsun ki?..
Belki Tokatspor gibi zayıf bir takım ile oynasan bu kurgu işler de Chelsea’ye karşı senin bu derece lakayt olmanı kimsenin anlaması mümkün değil.
“Ben futboldan anlamam, ama futboldan anlayan adamdan anlarım” diyen sayın(!) Başkanımız bile Sneijder için “Biz onu forvet arkası oynaması için transfer ettik” diyorsa, yani Sneijder’in forvet arkası dışında hiçbir mevkide oynayamayacağı, oynatırsan da verimli olamayacağı bu derece belli iken sen neyin kavgasını veriyorsun ki Sneijder’i ısrarla sol kanatta oynatarak...
Hani, takımda RUH yoktu desek bunun ruh ile uzaktan yakından alakası yok bana göre. Gördüğüm o ki Mancini doğru adamlarla sahaya çıksa bile doğru adamları yanlış yerlerde ve yanlış taktikle oynatıyor bana göre...
Yani aynı futbolculardan başka bir dizilişle inanın daha çok verim almak mümkündür diyorum ben.
Keşke takım 4-2-3-1 oynasaydı.
Hatta 4-3-1-2 dizilişi ile sahada yer alsaydı. Olmadı 4-4-1-1 sisteminde oynasaydı. Yeter ki bu şekilde oynamasaydı.
Eminim bu oynanan oyundan çok daha mücadeleci bir futbol seyrederdik sahada...
Evet, yenersin, yenilirsin, elenirsin ama futbol oynarsın, çarpışarak elenirsin. Teslim olmazsın.
İçinizde Galatasaray’ın futbolunu beğenen, futbolcuların yaptığı mücadeleyi(!) takdir eden BİR kişi var mı gerçekten?...
Ben koca maçta Galatasaray’ın rakip kaleye bir tek çut atamamasına kızıyorum...
Mancini’nin 68-70. Dakikalarda yedek kulübesindeki o vurdumduymaz haline, o oturuşuna üzülmeyeniniz var mı?
-----------------------------------------------------------
Oysa şampiyon olmuş ama eksikleri sırıtan bir takımımız vardı.
Eksiklerimiz belli idi ve atla deve de değildi.
Sıkıntılar giderilse, macera aranılmasa, reklam değil de iş üretilseydi bir iki takviye ile bu sezon çok daha koşan, mücadele eden bir takım yaratılırdı.
Oysa takım o derece bozuldu ki, bırakın takıma takviye yapmayı eldeki verimli adamların bile küstürüldükleri için, bazen de yanlış pozisyonlarda, yanlış taktiklerle oynatıldıkları için verimleri düştü.
Başkanın egoları yüzünden geldiğimiz noktaya bakar mısınız?
Şampiyonlar liginden gerçekten çok kolay elendik.
İnanın bana göre Juventus bu Chelsea’den daha kaliteli bir takım idi. Bömyle bir Chelsea’ye çok basit bir şekilde ve futbol oynamadan elenip gitmek şahsen beni üzüyor.
Eminim çok Galatasaraylı arkadaşım, kardeşim de üzülüyordur...
Bilmiyorum bazı ÇİLEK MERAKLILARI anladılar mı ARDA’nın satılması ile bu takımın neler kaybettiğini...
Gerçekten Galatasaray sevdası ile dolu yüreği ortada iken ona yapılan saldırıları karşılayıp göğüs gerecek yöneticilerimiz aksine Sarı-Lacivert gözlüklerle yazılar yazan, yorumlar yazan, dedikodular üretenlerin tezgahladığı bir tuzağın içine düşüp de Arda gibi birisine onu bu saldırılar karşısında sarıp sarmalamak yerine, sen “Mezarlıklar kendilerini vazgeçilmez sananlarla dolu” diyerek yol verirsen, Herkes SOL BEK teşhisini yapmış ve Teknik Direktörün de SOL BEK beklerken sen kalkıp da muhteşem bir kazık yiyerek sana kakaladıkları İÇİ GEÇMİŞ çilekleri alıp getirisen bu takımın bu durumlara düşmesi çok normal...
İnanın çok daha kötü durumlara düşeriz ve Mancini sizler, bizler kadar üzülmez bile...
Ceketini alır gider.
Üstelik de cebine milyonlarca Euro’ları koyarak ve ardında hiçbir işe yaramayacak, asla Galatasaray forması giyemeyecek pek çok futbolcu müsveddesi bırakarak...
Ve hepimiz biliyoruz ki eğer Fatih Terim Olsaydı bu maçta her türlü çılgınlığı yapardı bu turu geçmek için...
Futbol bu, belki yine elenirdik ama en azından beti-benzi atardı Chelsea’lilerin...
Çünkü çok daha iyi futbol oynardık. Ben bundan eminim...
Çünkü biz bu maçtan çok daha ciddi oynadığımız, mücadele ettiğimiz hazırlık maçlarını da gördük...
Arkadaşlar,
Unutmayın, başka sermaye arttırımı yaptırmazlar,
Üstelik satacak hisseleriniz de yok.
Ve harcanan onca paraya karşılık azalmayıp aksine artan borçlar, buna karşılık işe yaramaz futbolcular, var elimizde...
Ve kalırsa yine bir sürü transfer isteyecek olan Mancini var...
Tabi bir de onca gelire karşılık kulübe bir tek çivi çakmayan, bir tek tesis kazandırmayan kurumsallaşma üstadı başkanımız Ünal Aysal...
Vatana, Millete hayırlı olsun.
Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti, millet Tüpçü’ye fırça atarken o karşılıklı yemek yesin restaurantlarda...
Göz göre göre lig gitti, Şampiyonlar Ligi rüyası bitti, ne kaldı elde Teneke bir kupadan başka.
Bunun için milyonlarca Euro harcamaya gerek yoktu ki...
HAYIRLI TRAŞLAR...
Hakan Girgin