Makale Yaz
Bu haberi yazdır
AĞZI OLAN KONUŞURSA.....
 Haz
15
 2022

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba demek istedim. Lafları fazla dolandırmadan düşüncelerimi açıklamaya çalışacağım. Ben yeni nesil Galatasaray aşkını bir türlü anlayamıyorum. Geçmişi bir anda silen anlayışı hiç kavrayamıyorum. Elbette aslolan sadece ve sadece Galatasaray, geriside boş laf, teferruat. Ancak geçmişi bilmeyen de geleceğe asla doğru bakamaz. 

1970 li yıllarda şampiyonluk görmeden büyüyen, liseye giderken Fener li ve Beşiktaşlı arkadaşlarının alaylarına maruz kalan nesildenim. Yani asla sevinmek için seven, iyigün taraftarı olmadım. Biz her maça gittik, maçın ne maçı olduğunun zerre önemi olmadı. Lig olur, kupa olur, TSYD ya da Donanma kupası olur, Hazırlık maçı olur ve ya Avrupa kupası olur farketmez. Sezon açılışlarını bile yıllarca kaçırmadık. Maça gitmek için puan durumuna, transferlere, takımın durumuna hiç bakmadık. Tek gerçeğimiz vardı bizim, o gün sarı kırmızı forma giyen takım sahaya çıkacak. Bu motivasyon yetmiyor ise oturun oturduğunuz yerde.

Şimdi bakıyorum da televizyonlarda, radyolarda, yazılı basında, sanal medyada ağzı olan konuşuyor, hekes futbolun kitabını yazıyor. Elbette bu şekilde olacak, nasıl olsa palavradan kimse ölmemiş. Eleştiri evet ama hakaret, küfür, aşağılama, alay asla. Adama sorarlar diyeceğim de soran yok maalesef, kardeşim iyi güzel konuşuyorsun da sen ne yaptın ? Senin sahada olduğun dönem, Türk futbolu ne kazandı ? Ya da sen hiç sahada bulundun mu ? Hiç taşın altına elin koydun mu ? Ama dediğim gibi, soran kim ?

Herkesin ağzında bir Fatih Terim sakızı. Herkesin mutlak doğru bir fikri var. Herkes bu konuda uzman. Herkes herşeyi biliyor. Hatta öyle biliyor ki ne Fatih hoca, ne Fatih hoca ile çalışan başkanlar, yöneticiler, teknik ekip ve sporcular bile o çok bilenler kadar bimiyor. Zaten medyada ki futbolcu, hoca, hakem eskileri futbol dehası, eşleri benzerleri yYk beyzadelerin. Ne de olsa kendi hakemlik dönemlerinde Avrupa ve Dünya şampiyonalarında finaller yönetmiş, kendi futbolculuk ve teknik adamlık süreçlerinde kulüplerine her sene Avrupa kupalarında finaller, lig şampiyonlukları, milli takıma Avrupa ve Dünya kupası finalleri oynatmışlar,  futbolcu eskileri ise sanki sahadayken harikalar yaratmış, takımlarını sırtlamış, ülkenin ve dünyanın zirvelerine taşımış müthiş şahsiyetler. Arkadaş elbette fikrin olacak, görüşün olacak ama biraz da aklın olacak bizahmet. Maalesef, cehalet asla hiç bir dönem bugün kadar özgüven kazanmamıştı.

Elbette Fatih Terim yüzlerce doğrunun yanında bir o kadar da yanlışları olan bir profesyonel. Elbette Fatih Terim de yanılır, hata yapar, bu hatalardan maç kaybeder, hatta kupa, şampiyonluk kaybeder. Elbette işin futbol ise kamuoyunu, geniş kitleleri ilgilendiren her işte olduğu gibi övgünün ikiz kardeşi eleştiri de olacak. Ancak bizim toplumumuzda eleştiri ile hakaret hatta küfür arasında ki farkı bilmeyenler o kadar fazla ki. Yazılı ve görsel medyada ki haddini bilmezler bir tarafa, onlar benim değil muhatabı olan insanların sorunu. Ancak sosyal medya denilen şu otamda adam geçmiş klavyenin başına aklına geleni yazıyor. Küfür, hakaret bini bir para, gırla gidiyor. Oysa o sövdüğü şahıs karşısına çıksa bir selfie, bir imza için yalvar yakar olacak sanal kahraman. Maçtan evvel kadroyu beğenmemiş, döşeniyor hocaya. Maç bitmiş, 3-4 tane atmış takım, sanki o döşenen kendisi değilmiş gibi ballandıra ballandıra anlatıyor maçı. Elbette bunun tam aksi de mümkün ve sıkça da rastlıyoruz. Tabii ki futbol hepimizin ilgi alanı, hepimizin futbol ile ilgili, Galatasaray ile ilgili düşünceleri, istekleri, beklentileri var. Ancak hafta içi idmanlarda hangi futbolcu ne yapmış, nasıl çalışmış, fiziksel, mental, psikolojik durumu ne ? Hocanın rakip analizi, oyun planı ne ? Bunları en iyi bilen kimdir acaba ?

Efendim, Fatih Terim in egosu yüksekmiş. Kardeş o Avrupa kupasını, millet hayalini bile kuramazken bu ülkeye ben getirseydim siz ego nasıl olurmuş o zaman görürdünüz. Kaldı ki o ego, o inat, o kavgacı, hırslı, yenilgiyi kabulenemeyen karakter olmasa bugün müzede UEFA kupası, formada 4 yıldız filan da olmazdı. Derseniz ki bugün yeni yönetim Fatih Terim ile mi anlaşsın ? Ben şahsen istemiyorum bunu. Bana göre Fatih Terim in Florya ya heykelini dikelim ancak artık kendimize başka çıkışlar bulalım. Fatih hova görevini Türk spor tarihinde eşi emsali görülmemiş, kimseye nasip olmamış şekilde yapmıştır. Bundan sonra kendi isterse yeri Florya değil, Galatasaray başkanlık makamı olmalıdır.

Galatasaray da hiç görülmemiş bir ayrılık, bir düşmanlık söz konusu. Maalesef her gelen bunu işaret ediyor, düzeltme, birlik, beraberlik mesajları veriyor ama ayrışmaları daha da büyütüp, kavgalara yeni kavgalar ekleyip, nihayetinde suçlayıp gidiyor. Oysa Galatasaray Başkanlık Makamı her dönem saygı , itibar görmüş bir makamdır. Kişilerden ziyade makamın saygınlığı büyüktür. Şahsen sn. Dursun Özbek çok olumlu baktığım bir isim olmasa bile Galatasaray başkanına omuz atan bir şahsın o koltuğa oturmasından daha iyidir bance. En ağır eleştirileri yaptığım Galatasaray başkanı sn. Ünal Aysal dır, ancak makama olan saygımdan dolayı ona bile içimden gelen bir çok kelimeyi yutmayı tercih ettim. Bana kalsa üyelikten atar, ne stadıma, ne kulüp binama girmesine izin vermezdim. Ama dediğim gibi bizim nesil Galatasaray değerlerini Ali Uras, Ali Tanrıyar, Selahattin Bayazıt, Alp Yalman gibi efsanelerden öğrendik. Bu sebeple de sn. Burak Elmas başkanın gitmesine en çok sevinenlerden olsam da kendisine edilen hakaret ve küfürleri asla tasvip edemem.

Gündeme dair son bir kaç düşüncemi de paylaşıp yazımı bitirmek istiyorum. Şahsi fikrimdir, sadece beni bağlar. Fener formasına istediği kadar yıldız taksın, bizim problemimiz değil. Bana göre biz o 4 yıldızı çıkartıp yerine UEFA ve Süper kupa amblemlerini koyalım. Takımın başına geçecek teknik adam ve transfer edilek futbolcular bizim konumuz değil ve olmamalı. Bu kulüp en sıkışık anında Falcao kazığını popülist medya dolmuşuna gelen taraftarı sayesinde yedi. Biz taraftarı ilgilendiren sahaya çıkıp aslan gibi oynayacak bir takım. Bunu başarabilecek teknik adam kim ise o gelsin. Bunu başaracak futbolcular kim ise o transfer edilsin. İsimler değil sistem ön plana çıksın. Bize düşen tribünleri doldurup takıma destek olmak. GS Store, GS kredi kartları, GS gsm operatörleri ve diğer GS ticari girişimlerini kullanarak elimizden geldiğince kulübe destek olmak. Herkese saygılar.





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2022
 
Ağustos (1)
 
Haziran (1)
  2020
  2019
  2018
  2017
  2016
  2015
  2014
  2013
  2012
  2011
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...