Bir yaygaradır gidiyor ,dün kavgayı körükleyen ,ateşe benzin dökenler birden bire barış güvercini ,etik ,namuslu ,adil oluverdiler. çok kötü unuttular ki "Adaletin olmadığı yerde barış olamaz". Adaleti ,hakkı ,hukuğu yok sayanlar namusu paraya ,alı terini ranta peşkeş çekenler şimdi yeni rollerine soyunmaktalar. Her türlü pisliği ,rezilliği ,şerefsizliği kapalı kapalılar ardında destekleyenler ,gerçekleri saptıranlar ,yapılanları saklayanlar ,suni gündemler yaratarak suçları unutturanlar ,karayı aklayanlar şimdi namus bekçisi ,sportmen beyzadeleri oynamaktalar.

Neymiş efendim bu Galatasaray - Fenerbahçe rekabetinin temeli bile yokmuş. Bu neyin düşmanlığıymış ? Merak ediyorum ne zaman biraz olsun dürüst olacaklar ? Gerçeklerle yüzleşmek cesaretini ne zaman gösterecekler ? Ben bir Galatasaraylıyım. Öyle hasta filan da değil aksine son derece sağlıklı bir Galatasaraylıyım. Fenerbahçe yi sevmediğimi ,seveni de sevmediğimi açık seçik söylemekten hiç çekinmiyorum. Fenerli arkadaşlarım var elbette ama sorduğuma cevap veremeyeni onlardan saymıyorum bile.

Nedir bu Fenerbahçe bakın ve görün. Öğünürler Kurtuluş savaşında aldıkları "General Harrington" kupasıyla. Oysa o kupaya kadar işgal kuvvetleriyle ,yurdumu işgal eden askerlerle ,vatandaşımı katleden katillerle 50 tane maç yapan bir topluluktur Fenerbahçe. Yani işgalci güçlere tıpkı bazı hayat kadınları gibi moral veren bir kabare topluluğudur Fenerbahçe. Hele ki müzelerinde gururla baktıkları o kupa rezaletin son perdesidir. Kimdir General Harrington denilen şahıs ? İşgalci güçlerin baş komutanı ,bir çok vatan severin katili. Onun adına bir kupa bir Türk takımına gurur veriyor ise diyecek lafım olamaz. Mesela düşünsenize ,Maccabi Tel Aviv takımının müzesinde Adolf Hitler kupası.

Adolf Hitler demişken Fenerin unutulmaz başkanı ve stadının isim babası Şükrü Saracoğlu nu anmadan geçmeyelim. Şimdi soralım bakalım ,kendilerine siyah çoraplılar diyen bir gurup Fenerli neden ısrarla stada Şükrü Saracoğlu nun isminin verilmesini engellemeye çalışmışlardı. Şükrü Saracoğlu bu ülkede başbakanılık ,dışişleri bakanlığlı yapmış bir insandı. Ama gerçekte tam anlamıyla kim ve neydi ? Kendisi Belçika da gördüğü eğitimin ardından ülkeye dönüşünde çeşitli görevler yaparken son derece fanatik bir şekilde "nazi yanlısı ,faşist ve kafatasçı" politikalar üreten ,zamanında ülkede ırkçı hareketlerin en yoğun yaşandığı bir liderdir. Nazi Almanyasına silah yapımında kullanılan krom madenini satan da kendisidir. Ödemeleri ise yahudilerden ve işgal edilen ülke halklarından gasp edilen altın dişler dahil bir çok takıyla almıştır. Tarafsızlık ilan eden Türkiye Cumhuriyetinde 18 Haziran 1941 de Nazilerle dostluk anlaşmasında da kendi imzası vardır. Faşist varlık vergisi de kendi icadı olup ,yine olsa yine yapardım diyecek kadar fanatik bir insandır Şükrü Saracoğlu. Ülkede ki yahudi  ,rum ve ermeni aleyhtarı en büyük faşist ayaklanma ve hareketler de onun dönemine aittir.

Fenerbahçe li saflar Atatürk ün takımı olmakla gurur duyarlar. Bakalım bu içi boş iddiaların sahipleri Doktor Nazım ismini duymuşlar mı hiç ? Kimdir bu Dr. Nazım ? 27 Ağustos 1926 da idam edilen bir vatan hainidir. Şaşırmayın sakın ,o dönemler de vatan hainleri idam edilirdi. Suçu Mustafa Kemal Paşaya suikast girişimi. Hedef ,irticayı tahrik ve dini siyasete alet ederek iktidarı düşürmek. Plan ,suikastin ardından karmaşadan yararlanarak tekneyle Yunanistan ın Sakız adasına kaçmak. Ne alaka demeyin lütfen ,bu hain Dr. Nazım Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanıdır.

İşte böylesi ,kirli ,lekeli bir utanç abidesi tarihi şanlı tarih diye anlatanlara ne aklım ne vicdanım ne de midem tahammül ediyor. Kendilerine Kurtuluş Savaşı kahramanı süsü verenler aslında açık seçik işgalcilerin kucağına oturup canlarını ve mallarını kurtarma peşinde ki ucuz işbirlikçilerinden başka bir şey değildiler. Neymiş efendim silah kaçakçılığı yaparak Mustafa Kemal in güçlerine yardımcı olmuşlar. Elbette ikili oynayacaklardı ,yıllar sonra başkanları olan Şükrü Saracoğlu da Naziler savaşı kaybedince aynı kıvırmaları yapmadı mı ? Demek taaa o günlerden kalma bu Fenerli esnekliği ,kıvraklığı. Rüzgar ne taraftan eserse o tarafa dönüyorlar.

Onlar kahramanlık hikayeleri anlatıp ,işgalcilerle top oynarlarken Galatasaray neredeydi ? Söyleleyim ,o beyzade dedikleri ,sarayın çocukları dedikleri Galatasaray Çanakkale de yatmaktaydı. Gencecik delikanlılar tamamen gönüllü olarak canlarını vatanlarına feda etmişlerdi. Halkın takımı dedikleri top oynarken işgalciyle kardeş kardeş,saray çocukları can verdiler vatan uğrunda ,seve seve. Ortada takım filan kalmadı ki düşmanla top oynayacak. Bakın bakalım adını sokağımıza da veren kaptanımız Hasnun Galip neredeydi o gün ?

Bu ülke sporuna şikeyi sokan kim ? Bu ülke sporunda şiddeti ,ırkçılığı ,ayrımcılığı körükleyen kim ? Kimin başkanı şikecilikten ,çetecilikten hüküm giydi ,hapis yattı. Kimin yöneticisi enerji sahtekarlığından ,ülkeyi yüz milyonlarca dolar dolandırmaktan yargılandı ? Kimin taraftarı benzin istasyonuna molotof atacak kadar ,polisin arabasını devirecek kadar gözü dönmüş ? Kendi stadını yakan kimler ? Hıncal Uluç araştırmış ,öğrenmiş ,hangi kulübün başkanı hangi medya müdürlerine hangi plakalı lüx otomobilleri tahsis etmiş ? Kimleri kurtarmak için hangi kanunlar tek toplantıda iptal edilmiş ,değiştirilmiş ? Bütün bu rezillikleri görmezden gelip gerçekte kör fanatikler ,sözde spor severler neyi ,nerede ,ne için ve ne şekilde savunmaktalar ? Ve kimin sözde sporcuları sahada her türlü rezilliği ,çirkefliği yapıp ,evinden gazeteci aldırıp ,basın tribünlüne hem de milli maçta el kol hareketleri çekip ,kanunen şike olan şampiyonluğu kanırta kanırta alıp ,hakemin suratına balgamı yapıştırıp ,dakikalarca parmaklarıyla yaptığı çukura diğer parmağını sokup çıkartıp en sonunda da başka taraflarını avuçlamıştır ?

Az çok tribünlerle haşır neşir olanlar çok iyi bilirler bazı şeyleri. Eğer üzerine 10 kişi saldırırsa becerebilen kaçar ,beceremeyen hastanelik olur. Yok eğer üzerinde emanet varsa çeker savunursun canını. Keşke hiç olmasa ,hiç yaşanmasa ama bu tabloda sadece üstünde ki forma yüzünden saldırıya uğrayan sosyopat ,psikopat ,cani. Ona saldıran ise sadece öldüğü için spor sever ,centilmen. Su testisi su yolunda kırıldı demeye bilenler bile cesaret edemeyeceklerse vay halimize. Maç öncesi Fener başkanı olan spor düşmanı şahısın hiç gerek yokken G.Saray aleyhine yaptığı kışkırtmalar için o meşhur 6222 ne diyor acaba ? Aslında ne tesadüf ise özellikle Kadıköy de ki her Fener maçımızdan önce bu düşmanca demeçler veriliyor aynı şahıs tarafından.

Memleket yanıyor ,spor dünyası bir birine girmiş ,futbol camiası saatli bomba. Federasyon başkanı ortalıkta yok. Kulübünde bile sahtekarlıktan ceza alan ,mali olarak ibra edilmeyen bir şarlatanı Türk futbolunun başına getirenin ayıbı. Federasyon başkanı ligin şampiyonuna kupasını vermekten kaçıyor. Federasyonun hukukçuları sahaya atılan şişeleri ,ses bombalarını görmüyor. Tribünlerde ki ırkçı hareketleri yok sayıyor. Hakem teşkilatı hakemden hakeme fark gözetiyor ,kimi öz evlatları ,kimi üvey. Sonra kan akarsa suçlu futbol ,suçlu rekabet. Bırakın insanları bir rahat rekabetlerini yaşasınlar bakalım. Ama eşit ve adil. Siz sadece kuralları ve kanunları uygulayın. Ama eşit ve adil. sonra görelim bakalım ne değişiyor futbol dünyasında.