Ne olur biri bana anlatsın ,ne yapmaya neyi kanıtlamaya çalışıyoruz biz. Neyi ve kimden daha iyi bildiğimizi sanmakta neyin mücadelesini vermekteyiz hala. Şike yapan ,teşvik primi veren takımların bulunduğu bir ülkenin ligindeyiz. Mahkeme kararlarına kulak asmayan ,hukuka ,adalete aldırmadan ben yaptım oldu mantığında ki bir federasyonun idaresindeyiz. Spor ahlakından ,etikten ,dürüst ve adil oyundan vazgeçmiş para ,çıkar ve rantın kölesi olmuş bir kulüpler birliğinin üyesiyiz. Hepsinden ötesi gözleri kararmış ,hırslarının esiri olmuş ,namussuzluğu ,şeref ve haysiyet fukaralığını dahi fanatizm denizinde renkleri uğruna kabullenmiş bir toplumun fertleriyiz maalesef.

Şimdi sanki her şey çok düzgünmüş gibi bir derdimiz kalmış ,Abdullah Avcı. Bizler aslında bir kaç sene evvel bu filmi seyretmiştik. Ancak o dönem sayın Avcı nın rolünü Ersun Yanal ,Galatasaray ın rolünü yine Galatasaray ,Selçuk İnan ın rolünü ise Hakan Şükür oynamakta idi. Elbette her iki filmde de tarafsız Türk spor medyası!!!! tozu dumana katma ,ortalığı karıştırma rolünü kusursuz bir şekilde oynadı. Sonuçta zarar gören ,konsantrasyonunu kaybeden ise hep Galatasaray oldu.

Hollanda maçının kadrosunu görür görmez bende hocayı yanlış ve hatalı buldum. Bana göre de elinde Selçuk gibi bir orta sahası olan teknik adam önce bu futbolcunun adını yazar ve çevresine 10 isim daha koyarak takımı çıkartır. Çünkü Selçuk son 2 senede ki performansı ile bunu fazlasıyla hak etmiştir. Ayrıca her türlü sisteme ,taktiğe ve dizilişe uygun çok yönlü bir futbolcudur. Bunun dışında rakipte Robben gibi dünyanın sayılı kanat hücumcularından birisi varken Hamit gibi devşirme bir bek yaratmanın da mantığını çözemedim ,hele ki elde Gökhan Gönül gibi doğuştan bir sağbekin varken. 

Ancak içinizden hatırlayanlar çıkacaktır ki ben herkes şampiyonluk kutlarken geçen yıl ilk defa Fatih hocayıda eleştirmiştim. Kadıköyde şampiyonluğu getiren 0-0 lık maçta sahada ki futbolu ve korkaklığı takımıma ve hocama yakıştıramamıştım. Hatta Arena da 2-1 yenilmemize rağmen sahada futbol ezmesi yaptığımız Fener maçını tercih ettiğimi belirtmiştim. Yani elimden geldiğince skor değil spor yazmaya çalışıyorum. Şuna eminim ki eğer Amsterdam da Umut un kafası direk yerine ağlara gitse ,ya da Arda karşı karşıya pozisyonda kendine yakışanı yapsa ve ya adamlar kalelerine attıkları topu çizgiden çıkartmasalar bir çok yazar çok farklı şeyler yazacaklardı.

Arkadaşlar memlekette futbolu masa başı oyunu haline getirmişler biz hala komplo teorileriyle uğraşmaktayız. Milli takım hocası neden bize düşman olsun ki? Hangi mantık Abdullah Avcı gibi bir hocayı Galatasaray düşmanı yapar ki? Evet sayın Avcı hata yapacaktır ,gerek tercihleri gerek ise sistem ve taktiklerini eleştireceğiz mutlaka. Ancak hala eleştiri ile hakaret arasında ki çizginin farkında olmayanlar ziyadesi ile mevcut. Eğer hoca bir futbolcuya tavır koyar ise onu aday kadroya bile davet etmez ,olur biter. Eğer kampta bir problem yaşarsa futbolcuyu kamptan gönderir yine biter. Ama kulübede yanında oturttuğu adama ne diye önyargı ile suçlanır ki bir hoca. Ayrıca eğer takımı kendisi kurmayacak ise başarısızlık durumunda neden sorumluluk alsın ki? 

Sayın Abdullah Avcı nın kadro seçimlerine ben de katılmıyorum. Bana göre de şu anda milli takımın olmazsa olmaz ismi Selçuk İnan olmalıdır. Bence de hoca hata yapmıştır. Ama sayın Avcı nın tercihlerine de saygı duyarken iyi niyetinden asla şüphe etmem. Hele ki kendisinin kadroda ki herhangi bir oyuncu ile şahsi hesaba gireceğine ya da bir kulüple kişisel problemi olduğuna asla inanmam. Benim asıl endişem sevgili renktaşlarımın ,asli görevi ülke gerçekleriyle ülke insanı arasında ki bağlantıyı kesmek ,gerçekleri unutturmak ,insanları uyutmak olan medyamızın oyununa ve gazına her defasında bu denli kolay gelmeleridir. Çünkü bütün bu suni sorunlardan asli zararı hep Galatasaray görmektedir ki amaçta zaten budur.