17
2020
Şimdi birileri hesap vermek zorunda, şayet artık palavra dinlemek istemiyoruz. Belki bir zamanlar futbol sadece futboldu ama ortada onlarca hatta yüzlerce milyon doların döndüğü bir piyasada hiç kimse olur böyle şeyler, denge, şanssızlık gibi yorumlar yapmasın. Sadece şampiyonlar ligine katılmak kaç para, bilİyor musunuz ?
En başta söylenmesi gerekenleri söyleyelim, iğneyi bir kendimize batıralım. Sahaya futbol oynamak için çıkan 22 futbolcudan sadece Rize forması giyenler işi ciddiye alıp top oynamaya, işlerini ciddiyetle yapmaya uğraştılar. G.Saray forması giyenlerden sadece kaleci Muslera işini yapmaya, cansiperane topunu oynamaya çalışıyordu. Yani sahada kalecisi ile gol yememeye çalışan bir şampiyon adayı ile hırs ile gol arayan, koşan, çabalayan bir küme düşme adayı oynuyorlardı. G.Saray bu pandemi arasından daha çıkamamış, bu çok belli. Muslera dışında biraz Donk iyiydi, biraz Ömer ile Sarachi bir şeyler yapmaya çalışıyorlardı ancak onlarda iyi niyetle mücadele etselerde iyi top oynayamıyorlar genelde her topu kaybediyorlardı. Mariano ben neden burdayım der gibi, Ahmet ilk defa sahaya adım atmış gibi bir halde, Seri ile Lemina çoktan tatile çıkmışlar sanki. Feghuili ve Falcao beyler zaten hiç teşrif etmemişler. Onyekuru ise papatya falı misali bir var bir yok.
Bütün bunlardan kötüsü ise kulübede ne seyrettiğini anlamayan bir Fatih Terim. Arkadaş ne düşündün, ne çalıştın, ne plan kurdun bilemem ama bu maçta 5 değişiklik yapıp Falcao ve Feghuili ye 90 dk. tahammül edemezsin. Hele devre arası takımda birşeyler yapamasa bile yapmaya, sorumluluk almaya çalışan tek adam Ömer oyundan alınmaz asla. Zaten bu sezonu Muslera nın elleri ve Ömer in adrese teslim asistleri, duran topları bu şekle getirmedi mi ? Neyse, hocanında formsuz olmaya hatta şampiyonluktan kopmaya hakkı var. O bizim hocamız, bizim takımımız, bizim sorunumuz. İyi değildik ve kaybettik.
Şimdi gelelim şu legal çeteye, şu silahsız mafyaya. Eğer bir maçımıza Yaşar Kemal Uğurlu atanıyorsa beni bir sinir, bir huzursuzluk basıyor. Adamın ismini duyunca uykularım kaçıyor. Bu hakem ile Ali Palabıyık hiç bir maçımıza çıkmasa mutlu olurum. Ben öyle uğura, şansa inanmam, bu 2 hakem benim görüşüme göre açık ve net G.Saray düşmanı, art niyetli, son derece zeki, sinsi ve ahlaksız hakemler. Ancak federasyon ve mhk bu denli kritik dönemlerde bu isimleri kullanmaya bayılıyorlar nedense. Sanırım Cüneyt ve Fırat artık çok fazla bariz oluyor.
Bak arkadaş, Fifa diyor ki, ofsayt şüphesi var ise oynat, pzisyon sonuçlansın, öyle bayrak kaldır. Burada ki anahtar kelime "şüphe". Şüphe dediğin 3-5 santime denk gelir. Armut gibi 30 santim hem de 2 futbolcu birden ofsayta ise kaldır bayrağı, çal düdüğü olsun bitsin. Ama yok, ben oynatayım da belki bir bacak kırılır arada. Bu mudur yani. Sonra kaleci boşa çıkacak benim oyuncumun bacağına yandan tüm ağırlığı ile inecek, diz esneyecek, iç, dış tüm bağlar yırtılacak, adamın belki kariyeri bitecek, maçı yöneten şahıs gidecek bu katliamı defalarca seyredecek (midesi, vicdanı nasıl kaldırdıysa) ve hiç bir şey yokmuş gibi devam diyecek. Ya birader yemişim maçını da, puanını da, şampiyonluğunu da, sahada düpedüz hakem gözetiminde cinayet işleniyor. Eğer kural kitabı bunu bu şekilde yazıyor ise o kitabı kıvırsınlar, yazana monte etsinler.
Futbol kural kitabında "kontrolsüz hareket" diye bir terim var. Hani bir futbolcu rakibine ciddi tehlike oluşturacak bir hareket yapar ve rakibe değmediği halde hareketin derecesine göre sarı ya da kırmızı kart görür. Ya da geçen sezon Arena da pozisyon tamamlandığı, pas ve şut gerçekleştiği halde Muslera nın İsla ya yaptığı harekete hakem Fırat Aydınus un verdiği penaltı kararı gibi. Şimdi soru şu, hadi her şeyi anladık, kabul ettik de Muslera nın kaval kemiğini 2 yerden kıran Skoda ile Andone nin sağ bacak bağlarını toptan kopartan Tarık ın müdahaleleri hiç bir cezaya yer vermeyecek derecede kurallara uygun, kontrollü hareketler miydi ?
Şimdi siz Y.Kemal Uğurlu denilen cellada 3-5 hafta maç vermeseniz ne olur, Muslera en az 6 ay yok, Andone muhtemelen daha da fazla. Hiç ama hiç kimsenin kuralların ardına saklanarak, kitabın boşluklarına sığınarak futbolu katletmeye, futbolcu sağlığına kast etmeye hakkı olmamalıdır. Geçen sezon sözde G.Saray lehine hata yaptığını iddia ederek lisanslarını yırttığınız 2 hakem ile en az 6-7 ay alt klasmana attığınız Ümit Öztürk örnekleri de maçı bilerek, isteyerek katleden ama hatayı G.Saray aleyhine yaptığı için 5-6 hafta sonra maç alan Hüseyin Göçek canlı misali gözümüzün önünde. Bakalım bu futbol celladı, insanlık ayıbı uğursuza ne bedel biçecek paşa gönlünüz.