Aziz Yıldırım içerden çıktıktan sonra merakla beklenen açıklamasını kendi kulübünün divan toplantısında yaptı. Aynı şahıs içeri alındıktan sonra mahkemede konuşacağını ve yerin yerinden oynayacağını söylüyordu. Zaman geldi konuştu ve hiç bir şey söylemedi. Bu sefer çıkınca konuşacak dediler çıktı ama konuşmadı. Kendine gelsin öyle konuşacak dediler ve zat-ı muhterem nihayet konuştu. Konuştu konuşmasına da yine hiç bir şey söylememeyi başardı. Gerçi haksızlık etmemek gerekir ,bozuk saat bile günde 2 defa doğruyu gösterir misali bazı doğruları dile getirmedi diyemem.

Aziz bey diyor ki ;Eğer ben şike yaptıysam Fenerbahçe için yaptım ,bana ceza verip kulübüme vermemek saçmalığın dikalasıdır. Bravo sayın başkan en azından bazı sivrilerden daha zekisiniz. Diyor ki ;Türk futbolunu temizlemek için en başta TFF ve kurulları sonra da kulüpler birliğ temizlenmelidir. Doğru söze ne denir ki. Diyor ki ;Madem biz kirliyiz o zaman havuzunuzu da kirletmeyelim ,Fenerbahçe yi çıkartacağım. Başkan küçük bir hata ediyor kanımca ,bu havuz dalgası hedef aldığı Galatasaray ve Trabzon u pek fazla bağlamaz. Aksine ilk günden beri namus ve şereflerinin yerine rant ve çıkarlarını koyarak pisliği savunanlara yönelir bu tehdit.

Sonrası ne anlattı sayın başkan? Bir ara Balıkesirspor ,Göztepe ,Zonguldakspor filan bir şeyler anlatıp Galatasaray ı şikeyle itham ediyordu ,doğrusu pek anlayamadım. Ancak eğer bu temizlenme süreci çeyrek asrı filan kapsayacak ise sanırım hiç bir Galatasaray lı Ergün Gürsoy döneminde Malatya lı futbolculara Beşiktaş ı yenmeleri karşılığı verilen Doğan otomobillere itiraz etmez. Ama sayın Yıldırım ın anlattığı olay hakkında 35 yıldır futbolu çok yakından takip eden ben ve yaşıtlarımın en ufak bir fikrimiz yoktur. Bakın bir Galatasaray lı olarak ben kulübümün yanlışını itiraf ediyorum ,kabul ediyorum ve bu utancı yaşıyorum. Amaaa eğer önüne gelenden 6 şar 6 şar yiyen Ankaragücüne 8 atmaya şike diyorlar ise ,küme düşmemek için puana ihtiyacı olan Denizli ye teşvik iddia ediyorlar ise bu da onların kötü niyeti ,beyinsizliği ,futbol bilmezliği ve terbiyesizlikleridir.

Basketbolda bir Cemal Nalga skandalı yaşadık ,en koyu taraftardan ,başkanımıza kadar en ağır cezayı istedik. Basketbol federasyonu da öyle bir ceza verdi ki takımın düşmemesi mucizeydi ve o mucizeyi Galatasaray duruşu ve alınteri gerçeğe çevirdi. Futbol da U16 maçında yaşanan rezalete neredeyse tüm Galatasaray taraftarı özür diledi ,utancını yaşadık ve hala da yaşıyoruz. Yöneticilerimiz federasyona savunma bile vermeden her cezayı kabul ettiklerini bildirdiler.

Benzer hadiseler futbolda Fener in başına geldi ve tüm Fenerliler hepimiz kirliyiz edebiyatı yaptılar. Şimdi de masumu ,mazlumu oynuyorlar hiç utanmadan ,kadın ,erkek ,7 den 77 ye hep beraber. Düzce de 15 yaşında kızlarımıza saldırdılar ,özür yerine örtbası tercih ediyorlar. Şimdi sorarım size bu iki camia nasıl dost olabilirler. Geçtim dostluğu filan aynı platformda anılmak bile ağır geliyor bana.

Mahkeme diyor ki ,suç var ve sahaya da yansıdı. İbrahim Akın diyor ki ,ben parayı kendi kendime mi verdim. 6222 çıktığında kasım kasım kasılarak ben yaptırdım diyen Aziz bey değilmiydi? Kulüpler birliği denilen kuruluştan herkes kameralara sırıtarak kanuna verdiği destekten ,Türk futbolunun kurtulduğundan dem vurmuyor muydu? Şimdi 6222 Fenerbahçe üzerinden Türk sporunun ele geçirilmesi için atılan ilk adım oluverdi. Bu kanunu çok ağır diye 24 saatte spor-siyaset işbirliği değiştirivermedi mi? Aydınlar federasyonu genel kurul toplayıp 58. maddenin değişmesi için kongre yapmadı mı? Galatasaray açık oylama diye diretmeseydi daha o toplantıda 58 değişmeyecek miydi? Demirören genel kurulda red edilen değişimi bir gece yarısı ansızın yapmadı mı? Bu ayak oyunları sayesinde birileri bu gün dışarıda değil mi? Şimdi çıkmışsın dışarı yok 58 i n değişmesini biz istemedik ,yok 6222 bize yapılmış bir tuzaktı palavralarını ancak o kulüpte ki beyin özürlü ,namus fukarası ,haysiyet yoksunu güruha anlatıp alkışlatırsın.

Aziz bey siz havuzu bozup çıkın en başta ben alkışlayıp teşekkür etmezsem çıkartır pantalonumu etek giyerim. Ülkenin durumu da nasıl yönetildiği de kafasında beyin taşıyan herkesin malumu. Siz o tehditleri ne Galatasaray a ne de şakşakçınız Anadolu kulüplerine yapmadınız. Nasıl olsa bu memlekette herşey olur ,herşey unutulur diye düpedüz YARGITAY a aba altından sopa göstermektesiniz. Sonuçta gerekirse Türk kulüpleri 5 yıl Avrupaya gitmesin diyebilen bir başbakanımız bile mevcut. Elbette bu parlak fikri destekleyen bir federasyon başkanımızda var. Eğer bir ülkede bir siyasetçi HSYK başkanı olabiliyor ise o ülkede ki yargı bağımsızlığını da sizden iyi algılayabilecek kim olabilir ki?

Sayın Aziz Yıldırım aslında size çok hak veriyorum. Eğer sizler şikeden içeri alınırken size her türlü kirli pazarlık imkanını sağlayan sayın Mahmut Özgener ve sayın Oğuz Sarvan dışarda gezip tozabiliyor ise bu en basit deyimiye büyük bir adaletsizliktir. Eğer siz 2011 şampiyonluğundan suçlu bulunacaksanız Galatasaray maçınızı yöneten Fırat Aydınus ,Karabük maçınızı yöneten Bülent Yıldırım gibi hakemlerin FİFA kokartı takması ayıbın da ötesidir. Ancak atgözlüklü ,koyun beyinli şakşakçılarınıza bunu anlatmanızı da bekleyemem zaten. Sadece şunun cevabını merak ediyorum. Madem ki suçsuzum diyorsunuz o halde UEFA aleyhine açtığınız davadan  yani 30-35 milyon eurodan niye vazgeçtiniz?