03
2014
Nihayet dün gece gerçek bir futbol ziyafeti izlettiler bize. Nihayet aldıkları paranın ,isimlerinin ,kariyerlerinin hakkını teslim ettiler. Nihayet giydikleri formanın hakkını verdiler. Ve her şeyden önemlisi nihayet ümit verdiler ,umut aşıladılar bizlere ,korku verdiler soru işaretleri koydular sevmeyenlerine.
Bakmayın bir kesim tarafsız futbol yorumcusuna ,bakmayın Daum u yerin dibine sokanlara ,bakmayın Bursa ya demedik laf bırakmayan ulemalara. Onlar anladılar ceplerinde keklik gördükleri hedeflere ulaşmak için karşılarında kendilerinden çok daha güçlü bir dev olduğunu. Bu yüzdendir Aziz Yıldırım ın ,Abdullah Kiğılı nın acil ve anlamsız açıklamaları ,bunun telaşıdır bazı futbol alimlerinin Bursa yı yerin dibine sokmaları. G.Saray döndü diyemiyorlar çünkü ,bu futbolu nasıl durdururuz bilemiyorlar çünkü. Ve bu lig de bu futbolun çıtasına erişecek takım bulamıyorlar elbette. Çareyi de çaresiz bırakana övgü dizmek yerine çaresiz bırakılanı ezmekte buluyorlar.
Şimdi bize düşen tek iş bu inanılmaz resitali önümüzde ki haftalarda da aynı istikrar ,aynı iştah ve aynı inançla sergilemektir. Elbette bu işin baş rolü Mancini ye düşüyor. İşte bu kalibrede ki bir teknik adamdan beklenti tam da budur. Bu futbolu oynattıktan sonra takıma kimse daha düşük oyunlarla tatmin olmayacaktır. Elbette bu denli mükemmel bir fırtınayı her 90 dakika beklemek insafsızlık olur. Sonuçta futbol birey değil takım oyunu ve her maç her oyuncu çok iyi olacak diye bir garanti kim verebilir. Ancak ufak tefek aksaklıklar olsa da bu mantaliteyi ,bu isteği ,bu iştahı her 90 dk. üç aşağı beş yukarı görmek de taraftarın en doğal hakkıdır. Diyelim ki Bursa maçının sayısal değeri 100 dü ,o zaman diğer maçlarda da 100 olmasın 90 olur ,85 olur. Ancak asla artık 50 -60 filan olmamalıdır. Bu da tamamen hocanın bilgi ve becerisinin eseri olacaktır.
Sayın Mancini eğer bu futbolu oynatabiliyor ise bu takıma işin % 95 ini zaten yapmıştır. Şimdi yapacağı iş istikrarı oturtmaktır ki kendisi dünya çapında kariyeri olan en üst seviye teknik direktörler arasında adını ilk 10 a rahatlıkla yazdıran bir isim olarak bunu başaracak yetiye sahiptir. Ancak hocam lütfen biz Antep te ,Kayseri de iyi oynadık demek yanlışından vazgeç. Eğer G.Saray siz geldiğinizden beri Kopenhag maçının ilk devresi haricinde iyi futbol oynadıysa Bursa maçında oynadığı oyuna ne isim koyabiliriz ?
Birileri eleştirecek ya takılmışlar Burak ın peşine. Burak gol vuruşlarında kötü ve ya şanssız bir günündeydi belki. Belki Bursa kalecisi Frei ona özel hazırlıklar yapmıştı. Ama o Burak maçın açık ara en çok depar atan oyuncusuydu. O Burak maçta ki en yakın rakibinin tam 2 katı fazla sprint mesafesi kat etmiş. O Burak maçta ki en hızlı ilk 4 koşunun sahibi olmuş. Yani o Burak Bursa savunmasını darmadağın etmiş ,canından bezdirmiş ,bir sağa bir sola taşınmaktan adamların canı çıkmıştı. Verdikleri boşluklara da Melo ,Sneijder ,Selçuk ,Eboue gibi oyuncular rahatlıkla sızmışlardı. Böyle oynasın her maç ,rakibi böyle hırpalasın varsın istediği kadar gol kaçırsın aslan kral.
Bakın işte Sneijder şimdi yıldız. Bu maç gibi oynasın ,bu maç gibi istesin başımın üstünde taşırım. Ama sadece ismi yüzünden kimseye övgü dizecek değilim. Sevgili Sneijder şimdi G.Saray ın futbolcusu ,yıldızı oldun ,şimdi o paraları hak ettin. Böyle devam et ne olur. Keza Eboue için de geçerli bu ,kendisini en çok eleştiren ,en az seven taraftarlardan birisiydim. Ama en ufak temasta yerden kalkmayan ,koşmayan ,mücadele etmeyen adamın nesini sevecektim ki ? Ancak Bursa maçında artist değil futbolcu olduğunu hem de premier lig de yıllarca oynamış çok iyi bir futbolcu olduğunu önce kendi hatırladı sonra bize hatırlattı. Böyle oyna canımız al. Sabri den birileri özür dileyip hakkını teslim edebilecek kadar adam mı görelim bakalım. Seçuk tan Muslera ya ,Ceyhun dan ,Drogba ya ,Semih ten ,Balta ya her birinizin ayaklarına ,kafalarına ,yüreklerine sağlık.
Melo yu özellikle yazmadım çünkü en azından ayrı bir parantezi hak ediyor. Aslında anlatacak bir kelime ,yazacak bir söz bulamıyorum. Bir futbolcu bir takım için daha fazla ne yapabilir bilmiyorum. Zaten onu anlamak ve anlatmak bana düşmüyor. Artık top Brezilya nın hocası Scolari de. Eğer bu alın teri bu emek es geçilirse bunun ayıbı da onun olacaktır. Sanırım pasaportunda Brezilya yazan hiç bir futbolcu o formayı bu kadar çok hak etmiyor.
Son paragrafım da bu takıma enkaz ,bu futbolculara artık diyen bir kesime. Bakın bakalım bu resital de tek bir yeni transfer forma giydi mi ? Sizce bu Sabri ,bu Hakan ,bu Semih ,bu Burak hatta bu Selçuk tan hangisi artık ? Birileri cevap vermeli buna ,bu çocuklar mı futbolcu artığı yoksa onlara bu muameleyi layık gören birileri mi taraftar artığı ? Mancini ye karşı tek bir kötü söz söylemedim ,yazmadım. Ancak başkanı hala sevmiyorum ,hala saymıyorum ve hala inanmıyorum. İnşallah Mancin işleri yoluna koyup başarılı olrken onu da harcamaz Ünal Aysal.