Makale Yaz
Bu haberi yazdır
KAÇ TAVŞAN KAÇ !!!
 Eyl
20
 2014

Ben demiştim demek istemiyorum ama merak eden girip daha önce yazdıklarıma bakıversin bir zahmet. Ünal Aysal kaçacak ,bırakacak gidecek yazmıştım defalarca. Ünal Aysal her sözünde yalanla ,iftirayla kendi suçların başkalarına yükleyen bir kişiliktir demiştim. G.Saray iyi ya da kötü değil hiç ama hiç yönetilmiyor diye yazmıştım. Kulübü bataklığa sürüklediklerini ,yapılan hiç bir doğru işte bu yönetimin parmağı olmadığını ,elde edilen başarıların Ünal bey ve yönetimi sayesinde değil tam aksine onlara rağmen başarıldığını ısrarla anlatmaya çalışmıştım. Bu uyarılar için de epeyce bir hakarete ,küfüre muhatap olmuştum.

Şimdi bu sözleri ben etmiyorum ,kulüpte yarım asrı doldurmuş divan kurulu üyesi Hayri Kozak beyefendi aynen söylemiştir. Ünal başkan 3,5 senelik yönetiminde 1998 senesinden beri tüm G.Saray başkanlarını üstüne yük olan senelik 20 milyon dolar civarı bir yükten hiç haberdar dahi olmamıştır ,elbette Adnan Polat ın 2 senelik şirket birleştirme davası sonucu. Ünal başkan yeni stadın daha evvel eşi görülmemiş gelirlerini yönetme şansına sahip ilk G.Saray başkanıdır. Bunun kulübe ek getirisi yıllık 15 milyon doların üstündedir. Bu stadın tüm cefasını ise rahmetli Özhan başkan ve Adnan başkan çekmişlerdi ,Atsal a ise sefasını sürmek kalmıştır. Ayrıca yine Ünal Aysal ın söylediği üzre yönetimi esnasında kulübün % 7 lik hisse senedi satılarak 29 milyon dolarlık bir kaynak sağlanmış ,nakit akışı bu kaynak sayesinde düzenlenmiştir. Adnan Polat başkan 50 milyon doların üzerinde bir bütçeyle kulübün % 22 lik hisse senedini başta AİG ve diğer yabancı yatırımcılardan mahkemelerde sürünerek binbir zahmetle geri almış ve kulübe kazandırmıştı.

Yine sayın Hayri Kozak beyefendinin tespitleriyle devam edelim. Ünal Aysal ilk 2 yıllık başkanlığında sportif başarıyı yakalamıştır. Ancak o dönem takımın başında Fatih Terim vardı. Fatih Terim gönderildiğinde ise sportif başarı filan kalmamıştır. Bu gerçekten yola çıkarak kazanılan 2 şampiyonluğun mimarı kesinlikle Ünal Aysal olamaz. Ayrıca bu kulübün marka değeri 2000 senesinde yükselmiştir. Aysal yönetiminde en ufak b,r değer artışı yaşanmamıştır. Bu gün bu marka değerini korumak bile çok zordur.

Ortada olan gerçekler bunlar. Ünal Aysal bu kulübe cebinden 5 kuruş vermemiştir. Zaten işin aslı G.Saray ın da kimsenin parasına filan ihtiyacı yoktur. G.Saray ın öz kaynakların doğru ve iyi yöneten bir yönetim bu kulübü rahatlıkla kimseye muhtaç olmadan yönetebilir. Merak eden arkadaşlar sayın Aysal ın G.Saray başkanı olduktan sonra Türkiye Cumhuriyetinde yaptığı yatırımları ,aldığı ticari ihale ve işleri inceleyebilir. Elbette G.Saray a başkanlık yapan bir insan bulunduğu saygın konumdan da yararlanarak kanuna uygun işler yapabilir. Bunda bir terslik yok. Ancak asıl iş bir gönül işi olan G.Saray a hizmeti iyi ve doğru yapmaktır. Yani G.Saray ın gelirlerin doğru kullanmak ,giderlerini iyi ayarlamak ,ilkelerine ,amaçlarına ,prensiplerine sonuna kadar sahip çıkmaktır. G.Saray bir ticarethane değildir ,kazanmak önemlidir elbette ancak herşey demek asla değildir. Kazanırken G.Saray gibi kazanacaksın gerekirse G.Saray gibi kaybedersin ama kaybederken bile kazanırsın ,büyürsün.

Ünal Aysal ın yerinde gerçekten iyi ve başarılı bir insan bu koltuğa otursaydı bu gün çok farklı hedeflerden konuşuyor olabilirdik. Bulunmaz hint kumaşından söz eden yok. Elbette bu koca camiada Selahattin Bayazıt ,Ali Uras ,Ali Tanrıyar gibi insanlar tekrar bulunabilirdi. Süleyman Seba cebinde 5 kuruşu yokken iflas etmiş Beşiktaş a nasıl hizmetler yapmıştı ? Asla da hiç bir konuşmasında yok 4. ,5. olacak bir takımdan söz etmemişti ,bahane aramamış ,sorun değil çözüm üretmişti. Çok büyük bir olay değil bu. Sonuçta arkasında milyonlarca seveni olan bir markayı doğru yöneteceksin. Para zaten kazanılır yeter ki sen elinde ki değerleri iyi kullan ,piyasaya hakim ol ,paranı doğru yönet. Ayrıca bilmediğin konulara da bulaşma ,profesyonellere bırak ki gerçekten kurumsal bir yapı oluşsun.

Gelinen noktada Ünal Aysal ın yaptığı yanlışların sonucunda kaçmaktan başka çaresi kalmamıştır. Bunu görmek için kahin olmak da gerekmiyordu zaten. Ancak asıl iş Ünal Aysal a yaptığı yanlışların hesabı sorulacak mı ? Kendi kişisel kaprisleri sonucu toz olan kulübün milyonlarının hesabını verecek mi ? Kaybedilen kupaların ,sorumluluğu Ünal beye yüklenecek mi ? Yoksa beyzade alıp ceketini hiç bir şey olmamış gibi çekip gidecek mi ? Yani olan her zaman olduğu gibi bize mi olacak ? Yeni gelecek yönetim Ünal Aysal idaresinin kulübe açtığı dertleri temizlemek için ne kadar emek ,para ve mesai harcamak zorunda kalacaklar ? Sonunda bu dertlerden kulübü kurtarırken birileri yine çıkıp meşhur "liseci" zihniyetini hortlatıp kulübü başka Ünal lara peşkeş çekecek mi ? Ve en önemlisi de burunların ucunu göremeyen ,balık hafızalı birileri yine bu hayal taciri ,G.Saray düşmanlarına alet olacaklar mı ?





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2022
 
Ağustos (1)
 
Haziran (1)
  2020
  2019
  2018
  2017
  2016
  2015
  2014
  2013
  2012
  2011
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...