Müzesinde Uefa kupası olan G.Saray bir kasaba takımına ön elemelerde elendi. Elendiği takım 20 senelik bir tarihe 3-5 yıllık bir 1. lig tecrübesine, net sıfır Avrupa deneyimine sahip, 8 milyon euro bütçesi olan bir takım. Bize 2 maçtada yenilmeden turu geçen bu takımdan tek bir oyuncuyu alıp yedek kulübesinde oturtmasınız. Yani bu işin mazereti, bahanesi, kıvırması filan yok. Dürüst olalım, nasıl ki bu ülkenin gururuyduk şimdi de aynı ölçüde utancıyız biz. Ben bir G.Saray taraftarı olarak utanıyorum da maalesef asıl utanması gereken başkan, yönetim, futbolcular ve teknik adam hala hiç bir şey olmamış havalarında devam ediyorlar.

Maç bitmiş turun açık ara en yüksek puanlı seri başı takımı elenmiş, her fırsatta kameraların önüne atlayan başkan ve yöneticileri gören haber versin. Teknik direktör  Tudor çıkmış masal anlatıyor hala. Doğrusu ya basın mensupları da hiç altta kalmadan gereken cevapları verip gereken soruları sordular. Efendim G.Saray da 2 maçta beğenmediğimiz, hata olarak gördüğümüz ne varmış ? Kardeşim senin beğendiğin, doğru olarak gördüğün ne vardı ? Hele ilk maçta sahada G.Saray diye bir takım mı vardı ? Bazı günler Eyüp, Kartal, Altunizade gibi sahalarda maç seyrederim, şu G.Saray takımından çok daha ne yaptığını sahaya yansıtan amatör takımlar izledim.

Sneijder sistemine uymuyor diye gönderiyorsun da sahi senin sistemin ne. Sen takıma ne oynatmak istiyorsunda Sneijder o plana uymadı acaba ? Diyorsun ki koşmayan, mücadele etmeyen adam benim takımıma giremez. Sabri kadar koşup mücadele eden adam var mıydı kadroda ? Sabri bedelsiz giderken yerine Sabri yi takımdan kesemeyen yedek Linnes, kadromuza giremeyen kiralık Tarık ile Avrupa sınavına çıkıyoruz. Sahi Caroll, Tolga gibi adamlar senin sistemine uyuyor mu İgor ? Sorumluluk bende diyorsun da o sorumluluğun kapsamı parayı götürüp kovulunca tazminatı da kapıp ardına bakmadan çekip gitmek mi ? Maçtan sonra futbolcularına teşekkür etmişsin, başınızı dik tutun demişsin. Eğer halı sahada böyle sonuç alsak bütün takım birbirimize girerdik. Eğer sırtımda G.Saray forması olsa utancımdan odamdan bile çıkmazdım. Sanırım sen nereyi çalıştırdığını hala kavrayamamışsın.

Kardeşim Gomis e kızacağım ama içimden gelmiyor. Adama doğru düzgün ne bir orta geliyor ne bir pas. Belhanda ya kızacağım, içim elvermiyor. Adam hiç bir zaman ben Sneijder den iyi 10 numarayım, daha kaliteliyim filan demedi ki. Silah zoruyla da mukavele imzalatmadı yönetime. Maicon a kızacağım ama golü takımın değil defansın yediğini sanıyoruz hala. Selçuk a kızmak içimden gelmiyor. Yanında Tolga gibi bir top düşmanı varken, sorumluluk alan, boş alana kaçıp top isteyen tek adam yokken ne yapacak garibim. Oysa yanında Melo, önünde Burak ve Elmander, kanatlarında Eboue, Engin, Riera gibi oyuncular varken nasıl bir futbolcu olduğunu fazlasıyla göstermişti. 

Açık ve net olarak sol bek Caroll, orta saha Tolga, kanatlarda Yasin asla G.Saray kadrosunda yedek kulübesi için bile düşünülecek oyuncular değil. Tarık, Serdar Aziz gibi adamları söylemiyorum bile. Belhanda asla bir Sneijder değil. Ancak asıl sorun takım sahada bir takım değil. Yoksa G.Saray ın forması çıksa sahaya bundan misli misli iyisini yapar. Bu takımın saha içinde eksik bir yanı var. Sistem otursa bile, alışkanlıklar kazanılsa bile, idman temposuna alışılıp fizik kalite yükselse bile sahada G.Saray coşkusunu, isteğini, sevgisini yaşayacak ve yaşatacak o ruh diyelim, kan diyelim işte o olgu yok. Futbolcular arasında o güven, sevgi ve saygıya dayalı birliktelik sağlanmazsa bu takıma Messi yi, Ronaldo yu koysanız beş para etmez.

Kalkıp durduk yere Sneijder hrizi çıkartan yönetim ve hoca ile bu işler düzelmez. En kötü maçında, en çok protestoyu gösteren taraftarın bile hırsına, mücadelesine, çalışkanlığına, isteğine tek laf edemediği Sabri yi gönderip onun yedeği olan Linnes i tutanlarla, Tarık ı listeye yazanlarla bu iş olmaz. Yalanla dolanla palavrayla G.Saray gibi bir devi yönetemezsiniz. Kabul edeceksiniz ki siz bu kulübü yönetecek bilgiye, beceriye, kişiliğe, karaktere, vizyona sahip insanlar değilsiniz. Sizin bu kulübün başına gelmeniz taa en başından hataydı zaten. 

Açık ve net olarak söyleyelim bu kulübün kurtuluşu asla İgor Tudor un istifasından geçmez.Önce Dursun Özbek yönetim çekip gidecek. Yerine eğer Aysal gibi birisi gelecekse Özbek de kalsın derim. Bu sebeple liseci zihniyet bulaşmadan Adnan Polat ya da Adnan Öztürk, Ali Dürüst gibi bir isim kulübün başına gelmelidir. Ardından eğer becerilebilirse Fatih Terim olmazsa iyi bir yabancı (tercihen Alman) hoca ile bu kadronun oynayacağı oyuna gözleriniz inanmayacaktır. Emin olun ki şu günkü konum ve imkanlarla düzgün bir yönetimin elinde bu kulübün ne beş kuruş borcu ne de çözülemeyecek bir derdi olur. Eğer birileri mevzu G.Saray ise gerisi teferruat diyebilirse Adnan Polat yönetiminde, Fatih Terim teknik direktörlüğünde bu takım 4-5 sene içinde bu ülkeye gelmeyen o kupayıda getirecektir. Ama asla Özbek ten sonra Aysal gibi bir yanlışı daha kaldıramayız