Makale Yaz
Bu haberi yazdır
Farklıyız, farkındayız
 Şub
16
 2012

 

İnanın bana bu şike davası öylesine sulandı ki artık geçtim cezayı bu komediyi sergileyenlere ödül verseler yeridir. Arkadaş omurgasız ,yüzsüz gibi deyimlerin sadece laf olmadığını resmen öğrendik. Öyle insanların öyle yüzlerini gördük ki ,biliyorduk ,yazıyor ve söylüyorduk ama bu kadar rezilliği biz bile aklımızın ucundan geçirmiyorduk. biz en ufak vergi cezasından korkarken ,trafik cezasını bir an önce ödemeye çalışırken millet resmen memleketin adalet ve hukuk mekanizmasıyla kafa buluyormuş.

Aziz Yıldırım bey buyuruyorlar ki ,İbrahim Akın a 100 bin dolar vermişim ,göstersinler hangi hesaptan verilmiş bu para ,kanıtlasınlar verdiğimi ,köprüden atlarım. Sayın mahkeme başkanı işini soruyor ,inşaat mühendisi ve Fenerbahçe spor kulübü başkanı cevabını veriyor. Gelirini soruyor ,cevap ayda 30 bin Türk lirası. İçim sızladı ,acıdım resmen. Bizim başkan Galatasaray a başkan seçildiği için Galatasaray başkanına yakışmaz diyerek kendisine özel uçak satın alıyor ki değeri 7-8 milyon doların altında değil. Bu ülkede bir çok mekanda değeri 25-30 bin liranın üzerinde açılan şişeler var. Bizim sayın başkanımızın eski eşinin boğazda ki otelinde yemeğine bir çeşit özel trüf mantarı isteyenler bedel olarak gramına 7-8 bin lira para ödüyorlar ki talep de oldukça yüksek. Bir çok sanatçı ekstre adı verilen özel davet programları için gecede 100 bin lira gibi taleplerde bulunmakta. İstanbul da orta halli bir semtte orta halli bir apartman dairesinde kirada oturan bir aile ortalama olarak aylık 5-6 bin liralık bir giderle karşı karşıyadır. Nişantaşı ,Etiler ,Boğaz ,Bağdat caddesi gibi lüx semtler ve caddeler de ise bu 5-6 bin lira kiraya dahi yetmez maalesef. Ama sayın Aziz Yıldırım aylık 30 bin lira gelir gösteriyor ,hem de devletin resmi mahkemesine. Acaba o 100 bin dolar hangi hesaptan çekilerek verilmiştir ,ben de çok merak ettim.

Sayın Aziz Yıldırım diyor ki ,bu şahsıma değil Fenerbahçeye yönelik bir linç operasyonudur. Sayın başkan bu işlerden çıkar sağlayan ,nemalanan her kimlerse bu operasyon elbette o kişi ve kurumlara yönelik bir hukuk hareketidir. Bu ülkede düşünmeyi beceren ,gerçekleri gören her bireyin bildiği gibi sporda şiddet yasasını çıkartıp 6 ay sonra yanlış yapılmış ,değiştirilsin ,cezalar çok ağır denilmesinin tek sebebi ,yasanın hazırlanma aşamasında yapılan yanlışlıklar değil asla uygulanamayacağına dair olan inançtı. Yetkili birilerinin çıkıp yıllardır süren bu şike düzenine çomak sokacağı ne bu işten beslenenlerin ,ne göz yumanların ne de mağdur olanların ,isyan edenlerin akıllarının ucundan bile geçmemiştir. 

Sayın Mehmet Ali Aydınlar için asla Fener e başkan olamayacaksın diyor sayın Aziz Yılmaz. Sonra da ekliyor Fenerbahçe yi hiç kimse parasıyla satın alamaz. Sayın Yıldırım acaba Fenerbahçe spor kulübünün hangi branşında milli olma onuru yaşamış eski bir sporcuydu. Evet 1970 li yıllara kadar bu işler böyle yürüyordu büyük takımlarda. Ancak bunun son örnekleri sayın Süleyman Seba ve sayın Özhan Canaydın dı bildiğim kadarıyla. Hadi Galatasaray biraz daha ayrı irdelebilir. En azından sayın Ünal Aysal liseden çıkmış bir isimdir tıpkı sayın Canaydın gibi ve Galatasaray lisesi Galatasaray spor kulübünün temelidir ,kalbidir. Bu güne kadar onlarca başkanımız da bu lisemizden yetişmiş insanlardır zaten. Ancak Fenerbahçe neredeyse yarım asıra yakın bir süredir sadece parasıyla o koltuğu satın alan insanlar tarafından yönetilmiyor mu sayın Yıldırım ? Tıpkı rahmetli Tahsin Kaya gibi ,Ali Şen gibi ,sizin gibi. Ayrıca kongresi olan ,üyesi olan ,demokrasi ile yönetilen bir camia da nasıl olurda bu kadar kesin ve net çizgilerle konuşabilirsiniz bu da ayrı bir soru işareti.

Silivri de Fener taraftarı kulübüne ne kadar bağlı olduğunu mu gösterdi yoksa sahibine ne kadar sadık olduğunu mu? Yaşamadım bilemem ,allah da böyle bir utancı yaşatmasın bana. Ama şunu biliyorum ki iyi bir Galatasaraylı olarak eğer kulübümü böylesi pisliklere bulaştıran bir yönetici ve ya başkanım olsaydı bırakın desteği idamını ellerimle infaz etmek isterdim. 14 sene şampiyonluk hasreti çekmiş bir insanım ,hatta tam da o günlerde hayata merhaba dediğim için 17 yaşıma kadar bu mutluluğu hiç yaşayamadım. Ama allaha şükür böylesi bir utancı da hiç yaşamadım. Kulübüm benim için kutsaldır ,aşkımdır ,namusumdur ,şerefimdir. Şimdi diğer büyük takım taraftarlarını da kendimle kıyasladığım zaman şeref ve namuslarını nasıl şerefsizlik ve namussuzlukla savunmaları gerektiğini görüyor ve onlar için gerçekten üzüntü duyuyorum. Ömrümde sadece 2 sefer utanç yaşadım ,biri Cemal Nalga skandalı ,diğeri ise Metin Oktay tesislerimizde 15-16 yaşında ki çocuklara yapılan iğrenç saldırydı. Her iki olayda da gerek kulübümüzü yönetenlerin gerek ise taraftarımızın çok büyük bir çoğunluğunun verdiği mükemmel tepki ile Galatasaray ın farkını ,spor ahlakını ,şeref ve namusun ne demek olduğunu bir kere daha kör gözlere soka soka gösterdik. Demek ki bu işler öyle atmakla tutmakla olmuyor. Kazanmayı bileceksin ki büyük olasın ,kaybetmeyi hazmedeceksin ki büyük olasın ,hata da yapacaksın arada ama cezanı da aslan gibi kabullenecek ve çekeceksin ki büyük kalasın.

Beşiktaş aldığı Türkiye kupasını iade etti ancak Avrupada oynuyor. Mehmet Ali Aydınlar istifa ettikten sonra çıktı açıklama yapıyor ,dava da müdahil olan Beşiktaş ve Trabzon suçlu bulunursa UEFA dan en az 5 ,muhtemelen 8 yıl men cezası alacak. Beşiktaş başkanı sayın Demirören gerekirse Türk kulüpleri Avrupaya gitmesin buyuruyorlar. Beşiktaşın büyük taraftar gurubu çarşı dün temizlenin ,aklanın gelin dedikleri Tayfur Havutçu ve Serdal Adalı ya şimdiden sahip çıkıp kendilerini tekzip ,amaçlarını ise açık ediyorlar. Sonra da bu sürecin ilk gününden son saniyesine kadar sözünü de duruşunu da değiştirmeyen tek kulüp olan Galatasaray a iftira bombardımanı başlatıyorlar. Galatasaray süreci olumsuz etkilemiş ,Türk futboluna zarar vermiş. Neden ? Hukuk ve adalet herkese eşit olarak uygulansın dediği için mi? Eğer suç varsa işleyen cezasını kabullensin dediği için mi? Hiç bir kanun ve kural ,kişi ve kurumlara özel bir sefer için değişemez ,bu hukuk ve adalete aykırıdır dediği için mi? Yapılması planlanan oldu bittiye karşı erken uyanıp bunun UEFA nezdinde getireceği sonuçlardan Galatasaray ın etkilenmesi halinde maddi manevi zararının temin edileceği uyarısını yaparak başta kendisi olmak üzere mağdur olacak bir çok kulübü kurtardığı için mi? Yoksa hala kendilerini Galatasaray la kıyaslayıp reel anlamda başarı olarak yanına dahi yaklaşamadıkları gibi kendi yaptıkları pislikler bir bir ortaya serilirken Galatasaray ın etik anlamda da kendilerinden çok farklı bir yerde olduğu gerçeğini saptırmak için mi?

Beşiktaş 100. yılında şampiyon oldu. Benim hayret ettiğim tek nokta aşağı yukar her maç yaşanan skandallara rağmen özellikle medyanın hiç bir şey olmamış gibi takındığı tavırdı. Aradan bir yıl gibi bir zaman geçti ve Alaattin Çakıcı skandalı patladı. Çakıcı Beşiktaş kafilesiyle birlikte sahte kimlik ve pasaportla yurt dışına kaçmıştı. Bu nasıl oluyordu ,telefon kayıtları şu konuşmayı çıkartıyordu "Sinan ,benim kafamı bozmayın ,sayemde nasıl şampiyon olduğunuzu ve yine benim sayemde nasıl kimsenin sesinin çıkmadığını unutmayın. Şimdi ne diyorsam o nu yapacaksınız" Çoğunuzun bildiği gibi Alaattin beyin Sinan diye hitap ettiği şahıs o dönemin BJK menajeri Sinan Engin den başkası değildi. Beşiktaş ile Bursa nın neden kan davalısı olduklarını ,neden düşman olduklarını bilmeyen var mı? Şimdi sayın Celal Kolot a sormak lazım ,siz bizden hiç mi bir şeyler öğrenemediniz sayın Kolot.

Sayın Mahmut Özgener döneminde Beşiktaş ve Galatasaray ın futbolu yönetenler ve hakamlar hakkında yaptığı her şikayete anında basın toplantısı düzenlenerek cevap verilmesi ,Fenerbahçenin hakarete varan yalan ve yanlışlarla dolu subjektif videolu basın açıklamalarına ise en ufak bir cevap dahi verilmemesi acaba o dönem çalınan düdükleri nasıl etkilemiştir? Hayattaki en büyük ideali Fenerbahçeyi yönetmek olan bir insanın futbolun başına geçirilmesinin hakemler üzerindeki etkileri nelerdir? MHK başkanı tarafından bile kabul edilen bariz ve sonucu direk etkileyen hatalara imza atan Abdullah Yılmaz ın sadece 3 haftalık bir dinlenmenin ardından neredeyse her hafta maç alması bir tesadüf müdür? Bu durum hakemler üzerinde nasıl bir etki ve izlenime sebep olmuştur? Herkesin ilk anda gördüğü bariz planjonu görmezden gelerek Kasımpaşa maçımızı katleden hakem İlker Meral in o maçın ardından tekrar verildiği ilk Galatasaray maçında takımımızı yeniden katletmesini kim ve nasıl açıklayabilir? Sahada hiç bir şey ortaya koyamadığı için kaybeden Fenerbahçenin hocası sayın Aykut Kocaman ın her isyanından sonra hakem hatalarıyla kazanılan beleş puanların bir izahı var mıdır? Kadıköy de 11 senedir galip gelemediğimiz 11 lig maçında hatalı hakem kararları sayesinde sürekli mağdur edilen takımın Galatasaray olması bir tesadüf müdür? Önce Muhittin Boşat sonra Ali Aydın hangi takımın hakkını hangi takımlara karşı bariz bir şekilde gasp ettikleri için hakemliği bırakıp düdüklerini asmışlardır? Emin olun ki bu ve benzeri binlerce soru daha sorabilirim ama lafa gelince adaletten ,dürüstlükten ,hizmetten başka söz ağızlarında çıkmayan yetkililer bir tekine dahi cevap veremezler.

Şimdi demleyin çaylarınızı ,geçin televizyonunuzun karşısına Silivri de başlayıp Şişli de devam edecek olan karamizah temsilini güzel güzel seyredin. Hem zevk alıp gülümseyin hem de ibret alıp ağlayın. Bu memlekette yıllardır ne teröristler ,ne mafya babaları ,ne katiller ,ne tecavüzcüler ,çocuk istismarcıları ,ne bölücüler ,vatan hainleri o kapılarda kahraman muamelesi gördü. Bu ülke bu güne kadar kimlerle gurur duydu. Ve bu millet bu güne kadar neleri unutmadı ki? Sıvarlar dostlarım sıvarlar ,Güneşi de balçıkla sıvarlar.

 





Yorum Yaz

Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Puan Durumu Fikstür
Bizi Takip Edin :
Webaslan Google+ Webaslan Facebook Page Webaslan RSS Webaslan iPad Webaslan Mobil
reklam
Yazarın diğer yazıları
  2022
 
Ağustos (1)
 
Haziran (1)
  2020
  2019
  2018
  2017
  2016
  2015
  2014
  2013
  2012
  2011
Son Girilen Makaleler
beawerheart
| 28 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 25 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 24 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 15 Ağustos 2024 |
kabatasli
| 05 Ağustos 2024 |
En çok yorumlananlar
Blog bulunmuyor...