Arkadaşlar düşünüyorumda artık vazgeçmek lazım herhalde. Bu kadar uğraşın ,bu kadar emeğin ,isyanın ,sinirin bir karşılığı olmalı. İnanın bana taş olsa anlardı da bir şeyler değişirdi bunca zaman. Oysa yıllardır verilen mücadelenin ,anlatılmak istenilen gerçeklerin hepsi havada kalıyor maalesef bu ülke futbolunda. Futbolu yönetenler değişsede rant ve çıkar ilişkilerine dayalı sistem bir tek milim dahi sapmıyor yolundan. Oysa bir Galatasaray sevdalısı olarak bütün kavgam çok sevdiğim sporun ve özelliklede futbolun temiz ve dürüst bir oyun olarak kalması ,sonuçlarında sahada alınması yolunda.Ama bize bunu çok görüyorlar.

Yönettiği her maçta tüylerimi diken diken eden Bünyamin Gezer bıraktı diye sevinecek olduk ,senmisin sevinen dediler. Bizim kafa onlar kadar basmıyor tabii ,adamlar tilki gibi bir Bünyamin gider peşine onlarcası gelir. Son tetikçi olarak Abdullah Yılmaz ile yancısı Serdar Diyadin sahne alıverdi. Artık kime neyi anlatalım ,kime kimi şikayet edelim ,ne diye boşu boşuna isyan edip sinir hastası olalım ki. Aslında saflık bizde sanki yaşamadık mı bunları yıllardan beri ,tekrar tekrar. Sarvan gider Toroğlu gelir ,o gider Erol Ersoy gelir ,Boşat gelir ,Ali Aydın gelir ,istediğiniz kadar yazayım ama sonuçta gelir de gelir. Adamlar kurdukları düzeni koruyacak tetikçi sıkıntısına düşerlermi hiç. Almışlar ellerine ipleri çekiştirip duruyorlar perde arkasında bizde gariban kuklalara kızıyoruz beyhude.

Sayın başkanımız Ünal Aysal beyefendi ve sayın yöneticilerimiz sizlerin hatalarda yapsanız iyi niyetinizi ve Galatasaraylılığınızı asla sorgulayamam bile. Hepiniz fedakar ve cesur insanlarsınız. Ancak bu çirkef ortamında ,şampiyon olanında ,kupayı alanında masa başında belirlendiği ,sahada sadece önceden yazılmış senaryoların uygulandığı bir tiyatro oyununda bizim yerimiz yok ve olmamalı. Boşu boşuna emek ve para harcayıp transfer yapmak son derece yersiz ve anlamsız. Zaten paraya tapan o güçler asla Galatasaraysız bir lig düşünemeyecekleri için bizi kümede düşüremezler. Emin olun ki dertleşip konuştuğum hiç bir Galatasaray taraftarı da asla lekeli bir organizasyonun şaibeli ve kirli kupalarına tamah etmiyorlar. Zaten temiz olanı çürük elmalarla aynı sepete koymak yeterince onur kırıcı oluyor. Siz sadece şu Kulüpler birliği denilen mikrop yuvasından bizi kurtarsanız en büyük hizmeti vermiş olursunuz.

Hakemlere bir şey yazmak içimden gelmiyor artık. Nasıl olsa ne olduklarını kendileri de en az bizim kadar biliyorlar. Federasyon desen gerçekten komedi filmi gibi. Adamlar ne halt edeceklerini bilemediler kalkıp sırf suni gündem yaratmak ve yayıncı kuruluşa yaranmak için sanki başka derdimiz yokmuş gibi Play off sistemi getirdiler. Getirdilerde öyle alel acele  ,öyle plansız programsız getirdilerki ha bire sistemi değiştirip duruyorlar. Sonuçta bu sistem zaten Avrupanın önemli liglerinde asla uygulanmayan sadece alt düzey liglerde uygulanan bir sitem. Bir maç fikstürü yapıyorlar ki dünyada eşi benzeri yok.

Düşünsenize Trabzonun şampiyonlar ligi oynayacağı gün GS-FB maçı olacak ,Trabzonun erteleme maçı ise Beşiktaşın Avrupa ligi maçıyla aynı gün oynanacak. Söylediklerini 24 saat bile geçmeden değiştirmelerine filan alıştıkta bu kadarı bizim masa futbolu için bile biraz fazla. Ya MHK başkanı kendi hakemini suçlu bulurken PFDK nın cezaları onaylaması nasıl açıklanır. Bu adamlar hukukçu ,yani suçsuz yere hapse atılan bir adam suçsuzluğu anlaşılınca yok efendim sen hazır girmişken yatmaya devam et diyorlar. Allah bunların mahkemesineden korusun hepimizi ,adaletlerinden söz dahi etmiyorum. Sinirlerimi yatıştırmak için bir şeyler okuyorum ,iyi de geliyor doğrusu. Geçen gün bir şiir takıldı gözüme ,iki dizesi hatırladığım kadarıyla şöyleydi :  En az üç dil bileceksin ,En az üç dilde ana avrat söveceksin..............    Hatırladığım kadarıyla Bedri Rahmi nin dizeleriydi.