G.Saray kadrosu yeterli bir kadro mudur ? Eğer G.Saray takımı ,rakipleri 3 günde bir maç oynarken haftada bir sahaya çıkıyor ise fazlasıyla yeterli bir kadrodur. G.Saray bu seneki hedefleri olan lig ve kupada puan olarak ,beklenti olarak çok mu geride kalmıştır ? Asla hedeflerden bir sapma söz konusu değildir. G.Saray şu andan itibaren adının ,formasının ve kadrosunun hakkını verecek olsa hem birinci hedefi olan lig şampiyonluğunu hem de bonus olan kupayı kazanır. Ligde 15 maç sonunda alınan 30 puan ile liderin 5 ,ikincinin 2 puan gerisindeyiz sadece. Kupada guruptan çıkmak sürpriz olmaz sanırım..

Tablo aslında tam olarak bu. Ama fırtınalar kopuyor. Bunun sebebi ne acaba ? Çünkü puan tabloları asla gerçeği yansıtmıyor. Çünkü G.Saray maçından çıkan taraftar mutluluktan çok uzak. Çünkü G.Saray a gönül verenlerin umudu yok. G.Saray ın ligde aldığı 30 puan sahada oynadğı futbolun en az 2 misli fazladır. Eğer futbolun adaleti olsa bu takım 13 -15 arası bir puanla düşmeme mücadelesi yapardı. G.Saray takımı asla ve asla kadrosunun hakkını vermiyor. Bakın dikkat edin "kadrosunun hakkını vermiyor" diyorum. Yani bu kadro bu futbolun fersah fersah iyisini oynayabilir diyorum.

G.Saray oynaması gereken iyi ve dominant futbolu oynamıyor ama bunun suçu kimde ,hatalı olan kim ? İşte bu noktada herkes ayrışıyor. Arkadaşlar G.Saray kadrosunda sadece bu ligin değil tüm dünyanın en önemli ,sıradışı oyuncularından Muslera ,Sneijder ,Podolski gibi 3 büyük star var. Böyle oyuncuların zamanı ,yaşı olmaz. Bruma hemen herkes tarafından önümzdeki 10 yıla damgasını vuracak yıldız adayı olarak gösteriliyor. Selçuk ,De Jong hemen her teknik adamın kadrosunda isteyeceği ,tüm dünyada tanınan oyuncular. Chedjou Fransa da yılın futbolcusu seçilmiş bir isim. Semih ve Serdar sakatlık olmadığında milli takımın tartışmasız defans tandemi. Hakan inanılmaz bir profesyonel ,büyük bir tecrübe. Sabri hırsıyla ,Carole ise gelişimiyle hep formayı alan oyuncular. Linnes ,Cavanda piysaları olan iyi ,kaliteli kumaşlar. Sinan çok şey beklenen ve zaman zaman yaptıklarıyla beklentileri daha da arttıran bir genç. Yasin için Dortmund altyapısından çıktı dersek fazla söz etmeye gerek kalmaz. Eren İsviçre ve Almanya kariyerlerinin ardından geçen sezon Kasımpaşa da oynarken kimin ağzını sulandırmıyordu ki ? Tolga kalitesi ve kariyeri bundeliga da belli bir oyuncu. Sigourtson ve Koray için şanssızlık diyebiliriz. Şimdi bu kadro mu kötü ,bu kadro mu yetersiz ?

Teknik ekibe bakalım bir de. G.Saray gibi büyük takımlar teknik direktör seçimlerinde neleri baz alır ,nelere göre adaylarını belirler ? Elbette teknik direktörün kariyeri ilk seçim sebebidir. Ardından oynattığı futbol ,mantalite ,baskılar karşısında tutumu ,işler kötü giderken gösterdiği duruş ,basınla ilişkileri ,kişiliği ,karakteri gibi bir çok veri değerlendirilir. Ardından uygun olan isimler sıraya konur ve yönetimle hedefler ,izlenecek transfer politikaları ,yapılacak işler konusunda mutabakata varan hoca ile sözleşme yapılır. G.Saray yönetimi Jan Olde Riekerink ile yola devam kararı alırken bu seçimlerin ,görüşmelerin hangisi yapıldı acaba ? Bir kere en başta kariyer desen Riekerink in kariyeri filan yok. Hiç bir üst düzey ligde hiç kimse bu adama takım filan emanet etmemiş bu güne kadar. Genç desen o da yok. Adam yaşını başını almış ,işin sonuna doğru gitmekte. Bakarsan gerçekten beyefendi bir insan. Kibar bir görüntüye sahip. Sakin bir kişilik izlenimi veriyor. Ancak G.Saray gibi bir kulüpte altyapı sorumlusu olmak için bile Sneijder in isteği ile seçilen bir insan. Hamza hoca kovulduktan sonra Mustafa Denizli fiyaskosunun ardından sadece ve sadece lisansı olduğu için bedava bir tercihti. Yönetim ,şıklığı ,efendiliği ya da kimsenin keşfedemediği büyük futbol dehası için değil sadece bedava olduğu için Riekerink tercihi yaptı.

İşin daha da doğru ifadesi Riekerink tercih bile değil bir nevi mecburiyetti. Yönetim aslında transfer sezonunda uefa nın cezası ,fifa kriterleri ,iflasın eşiğinde mali durum yüzünden hiç kimsenin beklemediği kadar iyi ve doğru transfer hamleleri yaptı. Ancak sanırım bu kadar iyi kadro kurduk ,bunları oynatmak için teknik direktör gerekmez gibi bir acemi hatasına düştüler. Öyle ya takım kendi kendine çıkıp koşu yapsa ,üç beş topa vursa bile Muslera yine kurtarır ,Sneijder yine dünyanın en klas futbol aklına ,Selçuk tecrübeli ,sishirli ayaklara ,Podolski öldürücü şutlara ,De Jong kaliteye ,mücadeleye ,Eren harika bir fizeğe ,Bruma gençliğe ,çabukluğa ,Hakan tecrübeye sahip değil mi ? Hoca ne kadar kötü olsa hatta olmasa bile bu nitelikleri ellerinden alacak değil ya. İşte bu sebeple takımın şu rezil halinden suçu Riekerink den bile fazla olan G.Saray yönetimidir. Çünkü Bayern i ,Chalsea yi ,Real i yönetenler saf bizi yönetenler zeka küpü uyanıklar. Adamlar 100 milyon euro sayıp en büyük yıldızları kadroya katıyorlar sonra astronomik paralar verip o milyarlık kadronun başına dünyanın en önemli teknik adamlarını getiriyorlar. Vay enayiler vay ,değil mi ?

G.Saray ın başında adam gibi ,kariyerli ,işinin ehli bir teknik direktör olsa bu futbolcular bu topu oynar mı ? Arkadaş boş lafa gerek yok ,geç ligdeki rezil ,korkak ,pasif futbolu kupada Elazığ ı ,Erzincan ı yenemeyen ,Tuzla yı 90+ da geçen bir takım olur mu ? Kardeşim sen G.Saray takımysan hangi ligde oynadığını bilmediğim Tuzla yı yenmek için Sneijder i alıyorsan oyuna orada duracaksın. Gerçi bu seneki rezillikler bunlarla mı sınırlı ? Kasımpaşa dan hem de 10 kişilik Kasımpaşa dan korkarak 90 dan sonra tek tek 3 oyuncu değiştirirken utanmayan G.Saray lıyım demesin. Osmanlı maçında beraberliği korumak için Sneijder i çıkartıp stoper almak ,Beşiktaş a tam 45 dk. teslim olmak ,Kadıköy de tek şut çekmemek ayıp değilse nedir ? Her maç kendi yarı sahanda yüzlerce boş pas yapmak ,sıkıcı ,uyutucu ,pasif oyuna topa sahip oluyoruz diye iyi futbol demek nasıl bir futbol aklıdır ? Rakip atak yaparken topu taşıyan oyuncunun yanında eskort yapmak ,markajı gözle yaptırmak ,rakibin en uzun adamlarını kısa beklerle kontrol etmek hangi aklın ürünüdür ? Haftada bir sahaya çıkan bir takım nasıl olurda 60. dakikada kepenk indirir? Bu takım idmanlarda ne çalışıyor ? Nasıl oluyorda kalitesi ,klası yanımıza bile yaklaşamayan takımlar sahada takım olmak konusunda bizim fersah fersah önümüzde yer alıyor ?

Şimdi herkese soruyorum ,eğer G.Saray futbol takımının başında Riekerink in yerine Tuzla nın ya da Erzincan 24 ün adlarını bile bilmediğim hocaları görev yapsalar G.Saray bu gün aldığından tek eksik puan alır mıydı ? Peki bu hocalar Riekerink e ödediğimiz paranın sadece %10 unun kazanıyorlar mı ? Bak arkadaş herkes palavrayı bırakacak ve gerçekleri görecek. G.Saray kadrosu yedeklerin yanında  ilk 11 e 3-4 tane de altyapı oyuncusu koyar ,aslarını kadroya bile almaz ve Erzincan ,Tuzla ,Balçova ,gibi takımlara 7-8 tane atıp antreman maçı yapar. Ama bunu yapmak için bile takımın başına gerçek bir teknik direktör gerekiyormuş meğerse.Eğer hala bu Riekerink i savunmak için bu kadar kariyerli ,iyi futbolcuyu harcayıp hocaya sahip çıkma derdinde olan var ise ya gözünde ya beyninde tümör endişesi taşırım. Ya da G.Saray sevgisinden ,futbol bilgisinden ciddi şüphe ederim.